Uzman doktor Ağaçkıran, çocuklarda astımı önlemek için yaşadıkları ortamı sık sık havalandırmak, Hepa filtreli elektrik süpürgeleri kullanmak gerektiğini belirtti. Probiyotik ve prebiyotiklerle zengin gıdaların da bu hastalığa karşı oldukça koruyucu olduğu biliniyor. Peki, astım için beslenme önerisi nedir, çocuklarda astım geçer mi, ne iyi gelir?
Sarı nokta hastalığı nedir, tedavisi var mı? Gözde sarı nokta hastalığı neden olur?
Astımın hava yollarının daralması, bronşların alerjene aşırı tepki vermesi ve solunum yollarında iltihaplanma yaratan bir hastalık olduğunu anlatan Ağaçkıran, astımın hem genetik hem de çevresel faktörlere bağlı olarak gelişen karmaşık bir hastalık olduğunu, yapılan araştırmalarda astımın yüzde 36-79 oranında kalıtsal olduğunu aktardı.
Peter Pan sendromu neden olur, belirtileri nelerdir? Peter Pan sendromlu erkekler ve tedavisi...
DEHB nedir, belirtileri nelerdir? Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tedavisi
ÇOCUKLARDA ASTIM NEDEN OLUR, TETİKLEYEN NELER?
Çocuklarda astımın tetikleyicileri arasında atopik cilt ve şişmanlık, ev içindeki akarlar, evcil hayvanlar, mantarlar, küfler, viral enfeksiyonlar özellikle de üst solunum yolu enfeksiyonları, sigara içilen ortamlar, hava kirliliği, beslenme alışkanlıkları (paketli gıda, fast-food gibi), kokulu maddeler, deodorantlar, parfümler sayılabilir.
9-11 YAŞ ARASI ASTIM SIKLIĞI YÜZDE 6.9
Dünyada yaklaşık 300 milyon kişinin astım hastası olduğu biliniyor. Farklı toplumlarda astım sıklığı yüzde 1-8 arasında değişiyor, yapılan çalışmalarda Türkiye’de 9-11 yaş grubunda okul çağındaki çocuklarda astım sıklığının yüzde 6,9 olduğu tespit edilmiştir. Gelişmiş ve ekonomik düzeyi yüksek ülkelerde hastalık daha yaygın görülüyor. Çocuklarda büyüdükçe astım ataklarının azaldığı gözleniyor.
GECE ÖKSÜRÜĞÜ ASTIM BELİRTİSİ OLABİLİR
Sık hışıltı atakları yaşayan çocuklar, gece kötüleşen öksürükler, fiziksel aktivite ve alerjenle temas sonrası ortaya çıkan öksürükler, uzun süren veya sık tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonları ve solunum yolu açıcı ilaçlara iyi yanıt vermesi astıma işaret eder. Bu durumlarda hastaların astım açısından değerlendirilmesi gerekir.
NEFES DARLIĞI DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BİR BELİRTİ
Alerjenle karşılaşma sonucu oluşan öksürük, öksürük krizleriyle birlikte kusma, nefes darlığı, hışıltı, gece öksürükleri astımı akla getirir. Astımda en belirgin özellik bu şikayetlerin ataklar şeklinde görülmesidir. Bir diğer önemli özellik de solunum yolu açıcı ve iltihap giderici ilaçlarla nefes darlığının ve öksürüğün azalmasıdır.
SOĞUK HAVALAR ASTIMI KÖTÜLEŞTİRİR
Soğuk havalarda üst solunum yolu enfeksiyonlarının artması, kapalı mekanlarda alerjenlere daha fazla maruz kalınması astım riskini yükseltiyor.
YAŞADIKLARI ORTAMI SIK SIK HAVADAR ETMELİLER
Omega-3 yağ asitleriyle zengin beslenmenin, paketli gıdalardan uzak durmanın astım riskini düşürdüğünü belirten Ağaçkıran, probiyotik ve prebiyotiklerle zengin gıdaların da bu hastalığa karşı koruyucu olduğunu söyledi. Yaşadıkları ortamı sık sık havadar etmeleri gerektiğini, Hepa filtreli elektrik süpürgeleri kullanmalarını önerdi. Her hafta çarşafların en az 60 derecede yıkanması, yatak, yorgan ve yastıkların akarlara karşı koruyucu kılıflarla kaplanması gerektiğini, ortam nemi düşürülerek, halılar, pelüş oyuncaklardan kaçınılması gerektiğini vurguladı.
SIK TEKRARLAYAN ÜST SOLUNUM ENFEKSİYONU ASTIM BELİRTİSİ OLABİLİR
Nefes darlığı ve solunum güçlüğü çeken, sık tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonu olan, gece veya egzersizle artan öksürükleri kontrol altına alamayan çocukların mutlaka doktora görünmesi gerekmektedir.
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Astım tedavisinde iki farklı yaklaşım vardır.
Birincisi uzun süreli koruyucu tedavilerdir. Bu tedaviler her gün düzenli kullanıldığında astımın kontrol altına alınmasını sağlar. Bu tedavilerde en etkili ilaçlar inhale kortikosteroidlerdir. İkincisi ise nefes darlığı ve solunum güçlüğü olduğunda kullanılan tedavilerdir. Bu tedaviler hava yollarının açılmasına yardımcı olarak hastanın rahatlamasını sağlar.
AŞI TEDAVİSİ FAYDALI OLABİLİR
Orta ve ağır derecede alerjik astımı olan hastalarda etkili bir tedavi seçeneğidir. Uzun süreli kortikosteroid tedavisi gerektiren ve ağır ataklar geçiren hastalarda mutlaka değerlendirilmesi gereken bir tedavi yöntemidir.
