Mersin Büyükşehir Belediyesinin kardeş şehir Almanya Oberhausen Belediyesi işbirliği ile gerçekleştirdiği ’Kardeş Şehirler Öğrenci Değişim Programı’ çerçevesinde Mersin’e gelen öğrenciler, kentin eşsiz güzelliklerini deneyimleme ve antik tarihi hakkında bilgi sahibi olma imkanı buldu.
Her yıl farklı coğrafyaları öğrenmek, kültürlerarası dostlukları pekiştirmek ve kalıcı hale getirmek maksadıyla düzenlenen programın bu sene ev sahipliğini yapan Mersin Büyükşehir Belediyesi, iki hafta boyunca Oberhause’ndan gelen 10 öğrenci ve iki lideri ağırladı. Program boyunca Mersin’e özgü yöresel lezzetleri deneyen öğrenciler, aynı zamanda kentin antik tarihinden kültürel mirasına varıncaya kadar şehre özgü eşsiz güzellikleri tanıma fırsatı da buldu. Gezilerinin son durağını Anadolu’nun anıt kenti Tarsus’ta noktalayan öğrenciler, önce Doğa Parkında keyifli zaman geçirdi ardından Tarsus’un önemli tarihi yerlerinden Saint Paul Anıt Müzesi, Kubat Paşa Medresesi ve Eski Çırçır Fabrikasını gezerek günü sonlandırdı. “Projedeki en önemli amacımız, çocuklarımızın kalıcı dostluklar geliştirmelerini sağlamak”
Proje çerçevesinde Mersin kültürünü, gastronomisini, tarihini ve turistik yerlerini iki hafta boyunca yabancı öğrencilere tanıttıklarını ifade eden Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığında tercüman olarak görev yapan Ufuk Şahingöklü, “Öğrencilerle birlikte kültürel geziler yapmanın yanı sıra Mersin’de yetişen ürünlerle atölye çalışmaları da yaptık. Lavanta distilasyonu, mum yapımı ile birlikte yöresel ürünlerimizi öğrettik” dedi. Hem Türk hem Alman öğrencilerin çok güzel bir şekilde kaynaştığını kaydeden Şahingöklü, “Çocuklarımızın kalıcı dostluklar edinmelerini sağlamak istiyoruz. Amacımız da buydu. Yaptığımız anket çalışmasına göre, çocuklarımızın memnun kaldığını gördük” diye konuştu. Projenin Mersin’in popülerliğini artırmak, kültürel ve ören yerlerini tanıtmak amacıyla çok faydalı olduğunu aktaran Şahingöklü, “Gerçekten çok güzel ve dolu dolu geçirdiğimiz bir programın sonuna geldik” ifadelerini kullandı. “14 gün boyunca kültürlerarası etkileşimin yüksek olduğu bir program geçirdik”
Programda bu sene ev sahipliğini Büyükşehir Belediyesinin yapmasını kültürel etkileşim açısından çok kıymetli bulduğunu aktaran Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığında arkeolog olarak görev yapan Başar Akça, “14 gün etkileşim açısından çok güzel bir süre. Geçen sene Almanya’ya giden çocuklarımız bu sene de Alman çocukları misafir ettiler” şeklinde konuştu. Mersin’in kültürel, gastronomik ve doğal oluşum bakımından çok zengin olduğunu aktaran Akça, “Hemen hemen her gün Mersin’i tanımlayan bir aktivitede bulunduk. Gençlerimiz bu kadim şehirde 9 bin yılı aşkın zamandır var olan tarihi ve ören yerleri keşfettiler” dedi. Mersin’in her ilçesinde doğal oluşumlardan bir tanesinin var olduğundan söz eden Akça, şöyle devam etti; “Kadim kentimiz, jeolojik bakımdan çok önemli bir şehir. Doğal ve mağara oluşumları çok fazla. Çocuklarımız kendi ülkelerinde de yakın coğrafyada benzerlikler yaşadılar. Antik yerlerin çok iyi korunduğunu ve ören yerlerimizin popülasyonun daha da artması ve marka değerinin daha da olması gerektiğini belirttiler.”
Programın son gününde öğrencilere Tarsus’un kültürel yerlerini gezdirdiklerini söyleyen Akça, “Tarsus’u Anadolu’nun anıt kenti olarak nitelendirebiliriz. Çocuklarımız Anadolu’nun anıt kentinde güzel bir tarihi geziye çıktılar. Hristiyanlık dünyası için çok önemli bir kilise olan Saint Paul Kilisesini gezdik. Buradan sonra Kubat Paşa Medresesi, Kırkkaşık Bedesteni ve Eski Çırçır Fabrikasını göstererek gezimizi noktaladık” diye konuştu. “Programın en önemli faydası öğrencilere büyük bir vizyon katması”
Programı dolu dolu geçirdiklerini ve her gün farklı bir etkinliği deneyimlediklerini belirten Alman öğrencilerin lideri Miriam Malecki, “Özellikle ben bir yemek sever olarak yemeklerden oldukça hoşlandım. Program öğrencilere hem vizyon hem de görüş katıyor. Bizim bir deyişimiz var ‘Multi’nin arkadaşlıkları sonsuza kadar sürer’. Arkadaşlık, hoşgörü ve misafirpervelik her yerde aynı ama burada çok iyi ağırlandık. Yanı sıra Mersin çok sıcak. Yemekleri farklı ama iki kültürün de benzerlikleri de çok” ifadelerini kullandı. Öğrenciler yeni arkadaşlıklar edinmenin tadını çıkardı
Program sayesinde yabancı dilini geliştirme imkanı bulduğunu söyleyen Türk öğrencilerden Berkay Atasoy ise “İnsanlara kendi şehrimi gösterme fırsatım oldu. Benim için çok güzel bir deneyim oldu. İnsanlara kendi kültürümü göstermenin yanında kendi kültürümü yeniden tanımama da yardımcı oldu” dedi.