Merkezi Kahramanmaraş olan 7,7 ve 7, 6 büyüklüğündeki depremler Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Hatay, Gaziantep, Malatya, Kilis, Osmaniye, Elazığ ve Şanlıurfa olmak üzere 11 ilde büyük yıkıma neden oldu.
Yıkıcı depremlerden 13 milyondan fazla insan etkilenirken 48 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. 232 bin binanın yıkık ya da hasarlı duruma geldiği depremin ekonomik etkisinin 50 milyar doları aşması bekleniyor.
Depremin yaralarını sarmak için ilk andan itibaren tüm Türkiye, devlet-millet el ele vererek büyük bir seferberlikle canla çalışıyor. Devlet elindeki tüm imkanları seferber ederken iş dünyası ve vatandaşlar da ellerinde ne varsa yaraların sarılması için bölgeye gönderdi.
TEK DEFAHA MAHSUS VERGİ RAHATSIZ ETTİ
Afetzedeler ve bölgenin yeniden ayağa kalkabilmesi için yapılacak imar çalışmalarının finansmanına yönelik birçok yardım kampanyası düzenlenirken şirketlere de 'tek defaya mahsus' ek vergi getirildi.
Kurumlar Vergisi mükelleflerine sağlanan vergi teşviklerinden bir kereye mahsus yüzde 10 kesinti yapılacak. Bu düzenlemeden 22 bin kurumlar vergisi mükellefi etkilenecek.
"DEPREM SONRASI YETERİ KADAR DESTEK VERMEDİKLER"
Deprem sonrası bölgeye yeteri kadar destek vermediği iddia edilerek sosyal medyada eleştirilen TÜSİAD bu sefer alınacak deprem vergisinden rahatsız oldu.
Tek defaya mahsus alınacak bu yüzde 10'luk vergiye, yıllardır Türkiye'de milyarlarca lira para kazanan ve Türkiye'nin en zengin şirketlerinin içinde bulunduğu TÜSİAD karşı çıktı.
TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, deprem nedeniyle açıklanan yeni vergiler hakkında konuştu. Turan, açıklanan yeni vergiler için “adaletsiz” dedi.
Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı Orhan Turan, deprem nedeniyle açıklanan yeni vergilerle ilgili konuştu. Turan; sayıları 1 milyonun üzerinde olan kurumlar vergisi mükelleflerinden geçici vergi alınması yerine 22 bin civarındaki kurumlar vergisi teşviki almış mükelleften kesinti yapılmasının "adaletsiz" olduğunu söyledi.
"Kamu finansman ihtiyacının kamu gelirlerine zaten en yüksek katkıyı yapan kurumsal şirketlerden geçmiş dönem işlemleri baz alınarak karşılanmak istenmesinin öngörülebilirlik ilkesi açısından sıkıntılı ve vergi tabanı açısından adaletsiz olduğunu düşünüyoruz" diyen Turan, "Deprem nedeniyle ortaya çıkan ek harcama ihtiyacı, eğer vergi geliri artışı ile karşılanacaksa örneğin geçici kurumlar vergisi oranı artışı gibi adaletli bir yöntemle karşılanmasının daha uygun olacağını düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
Mevcut durumda kurumların yerel ve global koşullar nedeniyle finansal kaynaklara erişim sıkıntısı yaşadığını hatırlatan Turan, “EYT düzenlemesinin getirdiği yükü karşılamaya çalışırken, bu kez de 2022 yılı kazançlarındaki istisna ve indirimlerinin üzerinden ek vergi yükü ile karşı karşıya bırakılmakta” diye konuştu.
