İç Hastalıkları Uzmanı Doktor Cevat Türkay, diyabet hastalarının yüzde 50’sinin kalp rahatsızlıkları ve inme nedeni ile hayatlarını kaybettiklerini söyledi.
Sivas Medicana hastanesi Doktorlarından İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Cevat Türkay, diyabet hastalarının yüzde 50’sinin kalp rahatsızlıkları ve inme nedeni ile hayatlarını kaybettiklerini söyledi. Dr. Cevat Türkay, Türkiye’de diyabetli hasta sayısının hızla arttığına dikkat çekip, “Araştırmacıların 2030 yılında öngördükleri sayıya şimdiden ulaşmış bulunmaktayız. Ülkemizde, 2016 yılında 7 milyonu aşkın şeker hastası olduğu tahmin edilmekteydi. Yani Diyabet toplumda yüzde 11 oranını geçip daha da ilerlemektedir. Diyabet nedeni ile ölenlerin sayısı bulaşıcı hastalıklardan ölenlerden daha fazladır. ”dedi.
6 saniyede bir kişi diyabetten ölüyor
Türkay, Dünyada her 6 saniyede bir kişinin diyabet hastalığından öldüğünü belirtip, “Dünyada 320 milyon diyabet hastası 20 ila 64 yaşları arası çalışan erişkinlerden oluşuyor. Diyabetlilerde böbrek yetmezliği gelişme riski de yüksektir, hastaların yüzde 10’u kronik böbrek yetmezliği nedeni ile hayatını kaybediyor. Diyabet travmatik olmayan alt bacağın kesilmesinin en önemli nedenidir. Diyabetli olmayan birine göre kesilme riski ortalama 25 kat fazladır. Uluslararası Diyabet Federasyonu ( IDF ) Diyabet Atlası tahminlerine göre 2015’te her 6 saniyede 1 erişkin diyabete bağlı nedenlerle yaşamını kaybetti.” dedi.
Her iki diyabetliden biri hasta olduğunu bilmiyor
Türkay, her 11 yetişkinden 1’inin diyabetli olduğunu ifade edip, “Her iki diyabetli yetişkinden 1’ine teşhis konulmamış yani diyabetli olduğunu bilmiyorlar. Küresel sağlık harcamalarının yüzde 12’si, diyabete harcanıyor. Yaklaşık 673 milyar dolar. Her 7 doğumdan 1’i gebelik diyabetinden etkileniyor. Diyabet hastalarının dörtte üçü ise düşük ve orta gelir düzeyindeki ülkelerde yaşıyor.” dedi.
Türkay, İnsanların doğuştan tembelliğe ve çok yemeye meyilli olduklarını ifade edip, hayat tarzını değiştirmeyen diyabetlide her türlü tedavinin yetersiz kalacağını vurguladı. Ayrıca, tüm tedaviler düzenli uygulanan bir beslenme tedavisi ve fiziksel aktivite temeline oturtulması gerektiğinin altını çizdi.