Sivas’ta dünyaca ünlü ’doktor balıkların’ bulunduğu bölgede altın arama faaliyeti başlatan Demir Export firmasının Danıştay’ın verdiği kararla bölgedeki faaliyetlerini durdurması bekleniyor.
Sivas’ın Kangal ilçesinde 2015 yılından bu yana altın madeni işleten ve siyanürle altın ayrıştıran Koç Holding’e bağlı Demir Export firmasının Kalkım köyü yakınlarında maden sahasını genişletmek istemesi, dünyaca ünlü ’doktor balıkların’ yok olacağı endişesiyle tepkilere neden olmuştu. Maden faaliyetlerinin, cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılan ve dünyanın dört bir yanından hastaların şifa bulduğu balıkları yok edeceği iddiasıyla bölgedeki 39 çevre gönüllüsü konuyu yargıya taşıdı. Sivas Bölge İdare Mahkemesi Çevre Etki Değerlendirmesi Olumlu Raporu’nun iptali ve yürütmenin durdurulması talebiyle açılan davayı reddetse de Danıştay 6. Dairesi geçtiğimiz günlerde bu kararı bozdu.
Koç Holding’e bağlı Demir Export firmasının Danıştay’ın kararına rağmen bölgede faaliyetini sürdürdüğü gözlense de firmanın 21 Ağustos tarihinde faaliyetlerini sonlandırarak söz konusu ocakları terk etmesi bekleniyor. "Köyler ve doktor balıklar susuz kalabilir"
Köylerinin su kaynağının maden faaliyetinin sürdürüldüğü bölgeye 1 kilometre mesafede olduğunu belirtin Çetinkaya köyü Muhtarı Yasin Akbulut, "Burada patlatma yaptıkları gün benim suyum bulanık akıyor. Şu an Çetinkaya köyünde 3 bin kişi oturuyor. Şu an bin 700’lerde çalışma var. Bizim suyumuz bin 580’de çıkıyor. Burası bin 600’lere indiği takdirde bizim suyumuz bitecek. Ben bunu tüm yetkililere bildirdim. Bakırtepe’deki yetkililere de bildirdim. Maalesef bizi dikkate almadılar. Burada altın önemli olmamalı, önce insana değer olmalı. Altın her yerde bulunur ama su bulunmaz. Karar alınmış ayın 20’sinde durdurulacakmış. İnşallah dururlar. Bu alanın durmasıyla ilgili karar var. Burası derine indikçe Kalkım kaplıcasındaki balıklar da yok olacak. Bu maden devam ederse hem Çetinkaya’nın suyu bitecek, hem de doktor balıklar ölecek. Şu an su depomuza kırmızı su akıyor. Çeşmelerden maden akıyor" dedi. "Mahkeme kararını dinlemediler" iddiası
Konunun yargıya taşınmasını sağlayan Pınargözü köyü eski Muhtarı Hüsnü Engin ise Danıştay kararına rağmen firmanın çalışmalarına devam ettiğini ileri sürerek, "Buraya Danıştay iki ay önce karar verdi. İki ay önce çıkan karara rağmen çalışma sürüyor. Danıştay kararı durdurma değil, burası tamamen iptal edildi, itirazları da yok. Bu karar kesinleştiği için devlet makamlarının burayı durdurması lazım. Türkiye’nin en büyük holdingi değil ne olursa olsun insanların görevlerini yapması lazım. Mahkeme kararını bile dinlememeleri çalışmayı durdurmayacaklarını gösteriyor. Durdurmazlarsa suyumuz bitmek üzere. Pınargözü’nün suyu önce azaldı sonra gitti. Aynı aşama şu anda burada yaşanıyor. Kalkım’ın da suyunun gittiği yer burası. Burayı sadece iptal etmesi yetmiyor. İlk ocakta o işler için tehlikeli. Burası durdurulursa oraya dönecekler. İlk ocakla suların çıktığı yerin arası 500, 600 metre. Onun için Bakırtepe Altın İşleme Madeni’nin kesinlikle durması lazım. Durmadığı takdirde Pınargözü’nün başına gelen Kalkım doktor balıklarını da öldürecek, Çetinkaya’nın suyunu da bitirecek. Koç Holding demesinler, gelsin burayı durdursunlar" diye konuştu.