Aydınlı Roman vatandaşlar, kargıdan ürettikleri birçok ürünü dünyanın dört bir yanına ihraç ederken, kargılar ile adeta sanat yapan sepet örme ustaları bu sezon dolar ördü. Aydın’ın Efeler ilçesinde yaşayan Roman vatandaşların önemli geçim kaynağı olan hasır örme işçiliği bu sezon üreticilerinin yüzünü güldürdü. Sepet örme ustalarının kargılardan yaptığı sepet, sandalye, gölgelik gibi ürünlere rağbet her geçen gün artarken, turizm sezonunu hareketli geçiren sepet örme ustaları adeta dolar ördü. Çin mallarından doğal hasır ürünlere dönüş yaşanırken Roman vatandaşlar tarafından kargıdan üretilen birçok ürüne, dünyanın birçok ülkesinden de talep gelmeye başladı. Şemsiye, hasır, gölgelik, sepet gibi ürünlere talep giderek artarken, bu yıl gelen talebe göre hazırlanan el emeği ürünler Almanya’dan Hollanda’ya kadar birçok Avrupa ülkesine ihraç edildi. Dünyanın farklı ülkelerinden siparişi alan Romanlar, büyük bir sevinç yaşadı. Turizm sezonu ile birlikte hareketli günler geçiren sepet örme ustaları yurtdışından gelen talepler sebebiyle de siparişleri yetiştirmeye çalışıyor. Kargıları bir ressam edasıyla işleyerek sanata dönüştüren Roman vatandaşlar bu günlerde hummalı bir çalışma içine girdi. Sabahın erken saatlerinden itibaren atölyede çalışmaya başlayan ustalar, kargıları soyma ve kurutma işleminin ardından siparişleri yetiştirmeye çalışıyor. Atölyelerinde sadece turizm beldelerine değil Hollanda, Almanya dahil dünyanın pek çok yerine sepet ve hasır ürünü ihraç ettiklerini ifade eden Aydın Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı ve aynı zamanda işletme sahibi Abdül Aydeniz, siparişlere yetişmek için çok sayıda kişi ile sepet ördüklerini ifade etti. Roman sepet örme ustalarının zaman ve malzeme olduğu sürece istenen her ürünü çıkarabileceğini ifade eden Aydeniz; “Aydın Ilıcabaşı’ndaki arkadaşlarımıza ustalarımıza yeter ki malzemeyi verin. Bizde sepet öremem, plastik öremem, çatı yapamam gibi bir şey yok. Yeter ki malzememiz olsun her türlü işi çıkartırız. Sanatımız bu konuda çok güzel. Sanatımla gurur duyuyorum. Bir taraftan da üretici sayılırız. Katma değer üretmiş oluyoruz. Birkaç kişi yanımızda çalışıyor, ekmeğini kazanıyor. Bu konuda mesleğimden ve sanatımdan gurur duyuyorum. Severek yapıyorum işimi. Severek yaptığım için başarılı olduk. Başarılı olduğuma inanıyorum. Her 2 oğlum da bu işi devam ettiriyor. Marmaris yolu üzerinde teşhir salonumuz var. Burada da taleplere göre üretimimizi yapıyoruz. Sadece malzeme konusunda sıkıntımız var. Onun dışında bir sıkıntımız yok çok şükür. Bize malzeme ve zamanı verdiğinizde istediğiniz her şeyi en güzel şekilde yaparız” dedi. “İşini düzgün yapan usta her zaman para kazanır”
5 yıl önce Muğla’nın Ula ilçesinde yer alan Gökova’da da atölye açan Aydeniz, merkezlerinin hala daha Aydın’da olduğunu ifade ederek; “Sipariş nerelerden geliyorsa oraya doğru dönüş yapıyoruz ama burada yaklaşık 5 yıldır faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Oteller ve restoranlar ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ilıcabaşı’ndan gelen arkadaşlarımız ustalarımız da burada çalışmaktalar. Kıbrıs bölgesine 4 yıldan beri ürün gönderiyoruz ancak özellikle pandemiden sonra oradaki restoranlardan da talep arttı. Hollanda’ya da ürün gönderiyoruz. Bir taraftan da rattan dediğimiz malzemeyi de Çin veya Vietnam’dan getirtiyoruz. Yeni nesil gençlerimizin hepsi masa başı iş istiyor. Tabiki onlar da güzel yaşamak istiyor ama el sanatlarımızı da unutturmamamız lazım. Sepetçilik, hasırcılık gibi el sanatlarımızı da sürdürülebilir hale getirmeliyiz. Bu anlamda çalışan arkadaşlarımız da parasını kazanıyor. Aylık demeyelim ama sezonluk olarak 500 bin TL’ye yakın bir kazancımız oluyor. Sezon iyi giderse. Tabi birazda bu kabiliyet meselesi aslında. Ben yaklaşık 40 yıldır bu işin içindeyim. Öyle kolay öğrenilen bir meslek değil. Sanatını düzgün icra eden, yerinde ve zamanında teslim eden yani düzgün çalışan arkadaşımız işsiz kalmaz, çok güzel de para kazanır. Hasırcılıkta, bambuculukta para var. Yok diyen yalan söyler” şeklinde konuştu. Özellikle pandemiden sonra insanlar artık her şeyin doğalını istediğini sözlerine ekleyen Aydemir, artık Çin malı ürünlere plastik ürünlere olan rağbetin azaldığını ve doğal hasır ve bambu ürünlere taleplerin arttığını ifade etti.