Yeniçağ gazetesi yazarı Orhan Uğuroğlu, bugünkü köşe yazısında CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na getirilen siyaset yasağını ele aldı. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'a getirilen ve CHP desteğiyle kaldırılan siyaset yasağını hatırlatan Orhan Uğuroğlu, "Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a önerim var. Kaftancıoğlu'nun siyasi yasağını kaldırın…" yazdı.
"BU KARA LEKE OLARAK YAPIŞTI BİLE"
Öte yandan AK Parti ve MHP'nin sıradaki hedefinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olabileceğini söyleyen Yeniçağ gazetesi yazarı Orhan Uğuroğlu, "Kaftancıoğlu yetmez, sırada Ekrem İmamoğlu var kumpası peşindesiniz. Anladım ki; Demokrasiden de siyasi etikten de nasibinizi almamışsınız…Bu ayıp siyasetinize kara leke olarak yapıştı bile…" ifadelerini kullandı.
İşte, Yeniçağ gazetesi yazarı Orhan Uğuroğlu'nun dikkat çeken o yazısı:
Haydi Erdoğan sıra şimdi sende
"Siyasi yasağının kaldırılmasını sağlamak için CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a aracı gönderdin.
Milletvekili seçilebilmek için, yasağının kaldırılması için CHP'ye aracı gönderdin…
Baykal siyasete ve siyasetçilere yasak getiren 12 Eylül darbesinin mağdurlarından idi.
O dönemde yaşanan siyasi gelişmelerin perde arkasını ilk kez açıklıyorum...
3 Kasım 2002 seçiminde Genel Başkan olarak anayasa ve yasalara aykırı şekilde AKP'yi seçimlere sokup, oy pusulasında yer alan Recep Tayyip Erdoğan, siyasi yasaklı olduğu için milletvekili seçilemedi.
Erdoğan 3 Kasım seçiminden sadece 3 gün sonra 6 Kasım'da kendisine tebrik ziyareti yapan dönemin Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün'den şöyle ricada bulundu:
- "CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'la siyasi yasağımın kalkması için görüşüp rica ettiğimi iletir misin?"
ATO Başkanı Aygün o günlerde her siyasi parti ile diyaloğu olan bir iş insanıydı.
Erdoğan'ın siyasi yasağının kaldırılması için aracı olmayı kabul etti ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'dan hemen randevu alarak ziyaret edip şunları söyledi:
- "Sayın Baykal, 12 Eylül'ün siyasi yasaklarının mağdurlarından birisiniz. Demokrasilerde siyasi yasak olmamalı. Sayın Erdoğan'ın sizden ve partinizden ricası var. Siyasi yasağının kalkması için Meclis'te anayasa ve yasa değişikliğine CHP olarak onay verir misiniz?"
Baykal, Sinan Aygün'e şu yanıtı verdi:
- "Elbette 12 Eylül'ün siyasi yasak zihniyetine, uygulamalarına karşıyız. Ancak siyasi yasağın da kaldırılmasını içeren kapsamlı bir anayasa değişikliğinden yanayız."
Aygün, CHP'nin bu kararını iletince Erdoğan sevinçten havalara uçtu.
Abdullah Gül'ün AKP'de tam hâkimiyet sağlaması ile 5 yıllık siyasi yasak Erdoğan'ın siyasi hayatının sonu olacaktı.
CHP lideri Deniz Baykal birkaç gün sonra şu açıklamayı yaptı:
- "Bir insanın siyasi suç niteliğinde bir suçtan mahkûm olmasının onun siyasi haklarını ömür boyu ortadan kaldırmasına gerekçe teşkil edemez…
Düşüncenin suç olmaması gerekir.
Siyaset yasağını adil bulmuyoruz…
Siyasi yasağı, kaldırırız, çözeriz, çözmeliyiz.
Bunu anayasal bir paket içinde ele alırız."
Değerli okurlarım,
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a önerim var.
- Kaftancıoğlu'nun siyasi yasağını kaldırın…
Ancak önemle vurgulayarak şunu yazayım:
- Başta Kemal Kılıçdaroğlu ve Canan Kaftancıoğlu olmak üzere tek bir CHP'li ile, hatta hiçbir siyasetçi ile bu önerimi konuşmadım.
Demem o ki 1969'dan beri gazeteci olarak, bir fikir insanı olarak yüzde yüz kendi düşüncemdir.
Siyasi yasağı CHP tarafından kaldırılan Erdoğan ile tüm AKP'liler için çağrım şudur:
- Eğer demokrasiye inancınız varsa,
- Eğer vefa duygunuz varsa,
- Eğer AKP'nin kuruluşunun 3 temel ilkesi olan, "Yoksulluk-Yolsuzluk-Yasaklar" sloganlarınız hâlâ geçerliyse,
Sadece Canan Kaftancıoğlu için değil,
- Fikir suçlusu olan ya da olabilecek olan siyasetçiler için,
- Teröre ve vatana ihanete yönelik açıklamaları olmayan siyasetçiler için,
- Yasalarda olan "Siyaset Yasaklarının" kaldırılması için,
- Yasa çıkartır mısınız?
Erdoğan bil ki;
Başta liderleri Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere hiçbir CHP'li bugün Canan Kaftancıoğlu'nun siyasi yasağının kaldırılması için sana da AKP'ye de aracı göndermez ve doğrudan talepte asla bulunmaz.
- Ancak bu görev sana düşer...
Derler ki;
- Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar…
Bugüne kadar bekledim ki bu adımı atasın…
Anladım ki;
- Canan Kaftancıoğlu'na verilen siyaset yasağı ne senin ne AKP'lilerin ne Devlet Bahçeli'nin ne de MHP'lilerin umurunda dahi değil.
MHP'liler Başbuğ Türkeş'in siyasi yasaklı günlerini unutmuşlar…
Anladım ki;
AKP'liler kapatılan Necmettin Erbakan'a ve Millî Nizam, Millî Selamet, Refah ve Fazilet Partilerine verilen siyaset yasaklarını unutmuşlar…
Anladım ki;
- Siyasi rakibiniz Kaftancıoğlu'nu siyasi yasak ile bertaraf etmenin büyük sevinci içindesiniz.
Anladım ki;
- Kaftancıoğlu yetmez, sırada Ekrem İmamoğlu var kumpası peşindesiniz.
Anladım ki;
- Demokrasiden de siyasi etikten de nasibinizi almamışsınız…"
Bu ayıp siyasetinize kara leke olarak yapıştı bile…
