Cumhurbaşkanı Erdoğan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı tebriklerini kabul etti
GALERİNİN DEVAMI
Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılı kutlamaları kapsamında Anıtkabir'deki törenin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne geçti.">
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, Sayıştay Başkanı Metin Yener, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyeleri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak ve kuvvet komutanları, TBMM üyeleri, kamu kurumlarının yöneticileri, Ankara'da görevli büyükelçiler, yabancı misyon şefleri, uluslararası kuruluşların temsilcileri, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün akrabaları ve Kurtuluş Savaşı şehitlerinin yakınları ile gazi ve şehit yakınları, bazı meslek grupları, gençler, engelliler ve sporcular, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bayram tebriklerini sundu.">
başkentte görevli çeşitli rütbelerden askeri personel de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tebriklerini iletti.">
daha "Cumhuriyetin 100'üncü Yılı Panosu"nu imzaladı.">
özel verilen resepsiyona katıldı.">
Son dakika Türkiye Cumhuriyeti haberleri: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl dönümü dolayısıyla İstanbul Boğazı'nda düzenlenen Cumhuriyet Bayramı Kutlama Etkinliklerinde 100. Yıl Hitabı gerçekleştirdi. Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti'nin mesut, muvaffak ve muzaffer olmasının önüne hiçbir emperyalist güç geçemeyecektir" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
'TÜRKİYE CUMHURİYETİ, BU TOPRAKLARDA KURDUĞUMUZ İLK DEĞİL, EN SON DEVLETİMİZDİR'
"Aziz milletim, kıymetli misafirler sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Ülkemizde ve yurt dışında yaşayan insanlarımızın Cumhuriyet bayramını bir kere daha tebrik ediyorum. Tüm dostlarımıza, kardeşlerimize teşekküre diyorum. Millet olarak bugün gerçekten çok farklı bir gurur ve heyecanı yaşadık, yaşıyoruz. 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiğimiz Cumhuriyet'imiz bugün ilk asrını tamamlayıp adına Türkiye Yüzyılı dediğimiz 2. yüzyılına yelken açıyor.