Suriye İç Savaşı'nın üzerinden tam 12 yıl geçti. Beşar Esed idaresindeki Suriye Hükümeti ile muhalifler arasındaki mücadelede yüz binlerce insan özgürlüğünü ve daha da kötüsü, hayatını kaybetti.
Esed, her ne kadar 12 yıllık süreçte 24 kez af kararı açıklasa da bunun gerçeklikten uzak olduğu ve tamamen Şam'daki yönetimin taraftarlarını kapsadığı ortaya çıktı. Af kararlarının niteliği, Ümran Derneği'nin yayınladığı 'Anlama Kılavuzu: Esed Rejiminin Af İlanları' başlıklı araştırmasıyla netlik kazandı.
Rapora göre, Esed'in muhalifler arasındaki birliği kırabilmek için ilk üç yıl içerisinde 9 ayrı af kararı yayınladığı ve son duyurunun Aralık 2022'de yapıldığı öne çıktı.
Son yayınlanan 2022 Tarihli 24 No’lu Yasama Kararnamesi ile kabahatler, ihlaller, askerlikten firar, iç ve dış kaçış suçları için sekiz maddelik bir afla sabit tutuldu. Af kararı kapsamında aftan yararlanabilecek kişiler için bazı şartlar getirilirken, af kapsamının dışında tutulacak suçlar ve kişiler için de bazı hükümler belirtildi.
Bu bağlamda kabahatler ve ihlallerdeki tüm cezalar için af istense de ağır suçlar kapsam dışı tutulduğu kaydedildi. Yurt dışına kaçma gibi ağır suç unsuru içeren kabahatler hariç, hiçbir ağır suç af kapsamında gösterilmediği saptandı. Ancak ağır suç niteliği taşımayan tüm diğer suçlar Yasama Kararnamesi’nin içinde yer almadığı vurgulandı.
Önceki af kararnamelerinin birçoğunun aksine, sadece askeri ve ceza kanunu bağlamında işlenen suçlar değil, tüm kanunları ilgilendiren suçlar 24 No’lu Yasama Karararnamesi’nin kapsamında değerlendirildi.
Son yayınlanan af kararı ile 12 yıl içerisindeki diğer 23 karara bakıldığında, Esed rejimi hapishanelerinde siyasi sebeplerden ötürü bulunan en az 133 bin kişiden sadece 7,351’i aflar kapsamında serbest bırakıldığı saptandı.
Esed rejimi tarafından serbest bırakılanların bazılarının da savaşın ilk yıllarında Suriye muhalefetini radikalize etmek için hapishanelerden serbest bırakılan terör örgütü üyeleri ve radikalize olmuş kişilerden oluştuğu öne çıktı.
Böylelikle insan kaynağı olarak savaşın başından bu yana sıkıntı çeken Esed rejiminin af kararları ile kendi kitlesini askeri unsur olarak kazanmaya çalıştığına dikkat çekiliyor.
Ayrıca Esed rejimi tarafından ilan edilen af kararlarının metni ile sahadaki uygulaması arasındaki fark göz ardı edilse bile ilan edilen 24 af kararının hiçbirinin Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıları kapsamadığı ileri sürüldü.
Özellikle ‘yabancı devlet ile işbirliği yapma’ suçunun hiçbir af kapsamında yer almaması buna gerekçe olarak gösteriliyor. Türkiye’ye sığınan tüm Suriyelilerin Esed rejimi tarafından suçlu olarak görülebileceği ve af kararlarının onları kapsamadığı belirtiliyor.