Yemek konusunda Türkiye'nin önde gelen yazarlarından olan Odatv yazarı Salih Seçkin Sevinç, son Gaziantep konusundaki yazısında kentin önemli markalarını eleştirirken, " Kısacası Gaziantep’in biraz tadı kaçmış. Umarım düzelir." diye yazdı.
İŞTE O YAZI
Dört yıl sonra Gaziantep’e gittim. “Birlikte gezeriz.” diye söz verdiğim arkadaşlarıma hızlı bir yemek-kültür programı hazırladım.
Toplam sekiz ayrı yerde yemek yedik, tadım yaptık. Yemek yenilecek yerlerle ile ilgili bir referans listem var. Pişman olmamak, şaşırmamak, arkadaşlarıma mahçup olmamak adına bu listeye bağlı kaldım. Yine tatmin olmuş ve yıllar önce hazırladığım kendi kutsal listemi teyit etmiş bir halde İstanbul’a döndüm.
Lakin Gaziantep bu gidişimde beni çok şaşırttı. Hep bir alanda uzmanlaşan ve isim yapan lokantaların aynı isim altında başka alanlara da el attığını gördüm.
Gaziantep yeme içme dünyası AVM’ye dönüşmeye ve butik lokantalar ile tek bir lezzette öne çıkma özelliğini maalesef kaybetmeye başlamış.
Beyranı ile tanıdığımız Metanet, çarşı yolu üzerinde aynı isimle katmerci açmış mesela. İlk şubesinde beyran içiyoruz, garson beyran sonrası illa katmerimizi de yiyin diye dayatıyor. İyi de biz katmeri Zekeriya’da yemek istiyoruz. Metanet ismi altında katmer yapan şubesine giden kişi Metanet’i katmerci olarak tanıyıp, bilecek. Yazık. Oysa ki şöbiyet Koçak’da, burma kadayıf Altıntel Erdal Usta’nın uzmanlığı.
Tahmis kahvesi o tarihi, nostaljik binasından çıkıp dışarıya taşmış, genişlemiş. O da baklava satmaya başlamış. Nargileci, çay bahçesi, baklavacı ortalamasında bir algıya oturmuş.
Küşlemesi ile marka olan Halil Usta da lokanta içine baklava satış köşesi açmış. Ciğer kavurmasına aşık olduğumuz Köşk, büyük bir tesise dönüşmüş ve o da katmere el atmış. Hepsi bugüne kadar kendilerini marka yapan bağlamları dışındaki alanlara el atmaya başlamışlar.
Tuhaf gerçekten.
Şüphesiz bütün bu çabalar büyümenin, büyümeyle beraber daha da çok kazanma istencinin sonuçları.
Lakin Metanet ismiyle de katmerci açma! Bul başka bir isim. Hem yıllardır var ettiğin marka algını bozmamış olursun, hem de yarın öbür gün başarısız olursan ilk markana zarar vermezsin.
Katmerci Zekeriya Usta geçen yıl vefat etti. Nur içinde yatsın. Oğlu aynı şekilde babasından öğrendiği gibi katmer yapmaya devam ediyor. Onlarda bir yenilik yok. Katmerci Zekeriya’nın oğlu “Biz de güzel beyran yaparız aslında, yanında da iyi ciğer şiş yapıp satarız!” DEMEMİŞ (henüz) mesela.
Maalesef marka şehir Gaziantep, marka olmak ne demek pek anlayamamış. Bu konuda esnaf da yapılan onca çalıştaylarda, görüşmelerde doğru bilinçlendirilmemiş. Her şeyi yapmaya çalışmanın, aynı marka altında başka ürünler satmanın sonucu hiçbir şey satamayacak hale gelmek demektir. Enerjiyi bölmek, operasyonu yaymak, vasatlaşmak, kaliteyi bozmak, algıyı bozmak kaçınılmazdır.
Kısacası Gaziantep’in biraz tadı kaçmış. Umarım düzelir.
Salih Seçkin Sevinç