GAZİANTEP'te, Kulak Burun Boğaz (KKB) ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Secaattin Gülşen, halk arasında biyonik kulak olarak bilinen 'koklear implant' tedavisinde kentin önemli bir merkez haline geldiğini söyledi. Doç. Dr. Gülşen, "Bu tedavi ile yılda 360 hastamız ilk defa sese kavuşuyor" diye konuştu.
Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim yardımcısı, KBB ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Secaattin Gülşen, doğuştan veya sonradan gelişen ileri derecede işitme kayıplarının koklear implant tedavisi ile ortadan kaldırıldığını söyledi. Uygulama ile Türkiye'de binlerce hastanın ilk defa işitme sevinci yaşadığını anlatan Gülşen, Gaziantep'in de tedavide önemli bir merkez haline geldiğini ifade etti.
'TÜRKİYE'DE EN FAZLA AMELİYAT GAZİANTEP'TE YAPILDI'Doç. Dr. Gülşen, işitme taraması sırasında sıkıntı rastlanan çoğunluğu bebek olan hastaların yapılan tedavilerinin sonuçlanmaması üzerine implant uygulamasına geçildiğini ifade etti. Gaziantep'te ayda 30, yılda ise 360 işitme kaybı yaşayan hastanın bu yöntem ile ameliyat edildiğini anlatan Gülşen, "Ameliyatta hastamıza elektronik yazılım ile çalışan cihaz takıyoruz. Bu cihazın dışarıdan ses dalgası alan bir parçası var. Bu parça dışarıdan aldığı ses dalgasını bizim cerrahi operasyonla yerleştirdiğimiz iç parçaya aktarıyor. Bu cihaz iç kulaktaki işitme sinyalini doğrudan uyarıyor. İmplant taktığımız hastalarımızda temel problem iç kulakta tüysüz hücreler dediğimiz ses enerjisini sinir diline çeviren bir organ, bir yapı. Burada oluşan hasar yerleştirilen cihaz ile giderilmiş oluyor ve hastalarımıza bu şekilde işitme duyusunu yeniden kazandırıyoruz. Bu tedavi ile yılda 360 hastamız ilk defa sese kavuşuyor" diye konuştu.BAŞARI ORANI YÜZDE YÜZKoklear implant tedavisi ile ciddi başarılar elde ettiklerini vurgulayan Doç. Dr. Gülşen, başarı oranlarının uygun endikasyonlarda yüzde yüz olduğunu belirtti. İşitme kaybı olan hastaların tedaviden faydalanmaları çağrısında bulunan Gülşen, tedavi edilmeyen işitme kaybının Alzheimer, demans, psikolojik problemlere yol açabileceğini kaydetti. Hastanın saçı kesilmeden kulak arkasından yaklaşık 3 santimlik bir kesi ile operasyonun gerçekleştiğini ve ameliyattan bir gün sonra taburcu edildiğini dile getiren Gülşen, şöyle konuştu:"Başarı oranlarımız uygun endikasyonlarda yüzde yüz. Hastanın işitme siniri varsa ameliyata engel bir durumu yoksa yüzde yüz başarı sağlayabiliyoruz. Ameliyat, çok kolay bir ameliyat değil. Çalışma yaptığımız bölge birtakım riskler içermekte. Bu zamana kadar kliğimizde bir sorunla karşılaşmadık. Hastalarımızın korkmalarını gerektirecek bir durum söz konusu değil. Aksine hastalarımız ameliyat olmadıkları durumda kendilerini daha büyük tehlikeler bekliyor. İşitme duygusunu kaybeden kişiler sadece işitme duygusunu kaybetmekle kalmıyor, Alzheimer, demans, kendilerini toplumdan soyutlanma gibi birtakım psikolojik sorunlarla da karşılaşabiliyor. 30 dakika süren operasyon ile işitme duyusunu yeniden kazanan hastalarımızı bir gün sonra hatta bazılarını aynı gün taburcu edebiliyoruz."