Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü mezunu Miray Özlem Er, dünyanın en iyi tasarım okullarından biri olan İtalya’daki Domus Academy’de termal kamera ile sıcaklığı algılayan robot klima tasarımı ekibinde yer aldı. Geleceğin kliması olarak nitelendirilen cihazın üzerinde bulunan termal kamera, kullanıcının vücut sıcaklığını algılayıp fiziksel ihtiyaçlara göre otomatik olarak sıcak veya soğuk hava üfleyecek.
Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü mezunu Miray Özlem Er, dünyanın en iyi tasarım okullarından biri olan Domus Academy’de yüksek lisansını tamamladı. İtalya’nın Milano şehrinde bulunan Domus Academy’de bir klima firması iş birliğinde gerçekleşen atölye çalışmaları çerçevesinde robot iklimlendirme cihazı tasarlandı. Proje ekibinde, ürün tasarımını yapan Miray Özlem Er’in yanı sıra Dipayan Pradhan etkileşim tasarımcısı, Peerath Lilitsuwan ise görsel marka tasarımcısı olarak yer aldı. 10 yıl sonraki gelecek ev sistemleri düşünülerek tasarlanan robot iklimlendirme cihazı, üzerinde bulunan termal kamerayla kullanıcının vücut sıcaklığını ve yapay zeka ile bu veriye bağlı duygu durumunu algılayabilecek. Bu bilgiyle, kullanıcının duygusal veya fiziksel ihtiyacına göre otomatik olarak sıcak ve soğuk hava üfleyen cihazın üst kısmı da kullanıcının pozisyonuna göre dönme hareketi yapabiliyor. Kullanım anı dışında şarj ünitesine giden ürün, burada su deposundan da haznesini doldurabiliyor.
Kullanıcının verilerini kaydedecek
Proje fikrinin oluşma sürecinden bahseden Miray Özlem Er, “Grup arkadaşlarım ile ortaklaşa ortaya çıkardığımız projenin konsept geliştirme ve ürün tasarımı kısmında rol aldım. Projenin en can alıcı kısmının, ürünün sahip olduğu akıllı özellikler olduğunu düşünüyorum. Ürünün benim için öne çıkan çarpıcı özelliklerinden biri termal kameraya sahip olması. Termal kamera ile akıllı ev sistemlerini bir üründe birleştirdiğimizde ortaya robot klima fikri çıktı. Bu fikirden ilerleyince gelecek 10 yıl içinde neden akıllı robot klimaya sahip olmayalım dedik. Tasarımızı, insan vücudunun sıcaklığının ve duygu değişimlerinin fiziksel çıktısını verebilen bir teknoloji olarak hayal ettik. Bu sayede ürün kullanıcının hem fiziksel hem de duygusal verilerini kaydedebilecek. Teknolojinin ilerlemesi ile hayatlarımıza akıllı robotların daha da dahil olması kaçınılmaz. Teknolojiye daha da bağımlı olacağımız gelecek ev sistemlerini düşündüğümüzde, kullanıcılar ürün ile bağını belki duygular üzerinden de kurabilecek” dedi.