Milattan Önce (M.Ö.) 7. yüzyıldan bu yana gemicilerin önemli rehberi olan deniz fenerleri, gelişen teknolojiye rağmen günümüzde de gemilere yol göstermeye devam ediyor.
Bilinen en eski deniz feneri olan ve M.Ö. 7. yüzyılda Sigeion Kenti’nde bugünkü adıyla Çanakkale Kumkale’de yapılan deniz fenerinden bu yana kullanılan deniz fenerleri, asırlardır gemilere kılavuzluk ediyor. Çeşitli ışık yayıcı sistemler vasıtasıyla, gemilere rehberlik etmek amacıyla kıyılarda yapılan bina türü olan deniz fenerleri, gelişen teknolojiye rağmen önemini kaybetmiyor.
Tarihten bu yana su üstündeki yaşamda gemilerin kazasız bir seyir yapmaları için geçişi zorlu olan su yolları üzerine inşa edilen asırlık deniz fenerleri gelişen teknolojiye rağmen halen su üstünde sağlıklı bir seyir için denizcilerin vazgeçilmezleri arasında yerini koruyor. Muhteşem mimarisi ve manzarasının yanı sıra deniz fenerlerinin aynı zamanda gemicilerin dostu olduğu da bilinirken binlerce yıldır denizcilere işaret veren deniz fenerleri, önemini ve işlevini koruyor.
Türkiye’de yaklaşık 50 adet bulunan deniz fenerleri, asırlardır denizcilere yol göstermesi özelliğinin yanı sıra pek çok yazar ve şaire de ilham kaynağı olmuştur. Bugün fener bekçiliği ve fener bakıcılığı gibi meslekler yok olsa da asırlar önce yakılan ateşlerle ışık saçan fenerler, günümüzde elektrik enerjisi ile bu işlevine devam ediyor. Kontrolü uydu üzerinden sağlanan deniz fenerleri, halen denizcilerin yol arkadaşı olmaya devam ediyor. Her deniz fenerinin ışığı ile verdiği mesajın farklı olduğu bilinirken, fenerlerin karakterlerinin olmasının sebebinin ise kullanıldığı liman girişleri, dar geçitler ve boğaz gibi yerlerde bu bölgelerin karıştırılmaması için olduğu biliniyor. Bu sebeple farklı renk kombinasyonları ve şekillerde gösterilen deniz fenerleri günümüzde de su üstündeki hayatta çok önemli bir yer tutuyor.
