Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Aslı Tokmak; “Güneşe maruz kalan cilt kurur, lekelenme, ince kırışıklıklar ve elastikiyet kaybı gibi erken yaşlanma belirtileri ortaya çıkar.” dedi.
Sıcak yaz günlerini geride bırakıp kuru yaprakların döküldüğü sonbahara merhaba demek her ne kadar romantik görünse de değişen mevsim koşulları cilt sağlığımız üzerinde düşündüğümüzden daha büyük bir etki bırakmaktadır. Her ne kadar birçok kişi yazın bronzlaşmaya çalışsa da aslında güneşin ultraviyole ışınları cildimize ciddi hasarlar veriyor. “Bronzlaşma aslında cildin kendini korumak için devreye soktuğu bir savunma mekanizmasının sonucudur” diyen Medicana Ataşehir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Aslı Tokmak; “Güneşe maruz kalan cilt kurur, lekelenme, ince kırışıklıklar ve elastikiyet kaybı gibi erken yaşlanma belirtileri ortaya çıkar” şeklinde konuştu.
“Cildin nemlendirilmesi önemli”
Yazın güneş ve nemin etkisiyle yıpranan hasar gören cildimiz sonbaharda özellikle kuru ve rüzgarlı havanın etkisiyle daha hassas ve kırılgan hale gelerek egzema ve kaşıntı daha sık karşımıza çıkar. Bu yüzden cildin nemlendirilmesi çok önemli hale gelir. Cildin kaybettiği nem, mineral ve vitamin desteğini mezoterapi yöntemiyle de yerine koyabilmemiz mümkün. Dr. Tokmak; her mevsimde olduğu gibi bu dönemde de sağlıklı bir cilt için günde en az 2 litre su tüketmeye özen gösterilmesi gerektiğini belirtti.
“Yağlı ciltlerde sonbahar mevsiminde aknelerde artış görülüyor”
Uzm. Dr. Aslı Tokmak; “Sonbaharın gelmesiyle birlikte ısı ve nem dengesi değişen cildiniz için bakım rutininizde ufak değişiklikler yapabilirsiniz” diyerek, “Bu mevsimde hassaslaşan cildiniz için yumuşak ve su bazlı temizleyicileri tercih etmelisiniz. Yazın cildin yıpranmasıyla üstte ölü hücrelerden oluşan bir tabaka olur ve yerine yeni hücreler yukarı doğru hareket ederken ciltte kepek kepek dökülme başlar. Cildi ölü hücrelerden arındırmak, akne izleri, gözenek genişlikleri ve güneş hasarına bağlı oluşan lekeleri giderebilmek için cildin üst katmanına düzenli aralıklarla yüzeysel ve hafif peeling uygulanabilir” ifadelerini kullandı. Tokmak, böylece cildin mat ve soluk görünümü giderilerek daha parlak ve gözenekleri sıkılaşmış taze bir görünüm elde edilebileceğinin altını çizdi.
Uzmanından cildiniz için altın tavsiyeler
Tokmak cildin korunması için şu tavsiyeleri verdi:
“Saçlar da en az cildimiz kadar yaz mevsiminde güneş, deniz ve klorlu sudan etkilenir. Sonbahara geçerken saçlarda kuruma, kırılma, kepeklenme ve saç dökülmesinde de artış olur. Saçın ihtiyacı olan nem, vitamin ve mineralleri içeren mezoterapi uygulaması saç sağlığının korunması için iyi olacaktır.
Vücutta en hassas noktalardan biri de dudaklardır. Havanın neminin azalması ve soğuk havanın da etkisiyle dudaklarda çatlamalar sıkça görülebilir. Bunun için de badem yağlı balsamlar ve dudak nemlendiricileri ile gün içerisinde sık sık bakım yapmak önemlidir.
Cilt sağlığımız için en önemli unsurlardan biri de güneş koruyucu krem kullanmaktır. Bilindiği gibi en güçlü anti-aging ürünler güneş koruyucu kremlerdir. Birçok kişi güneş koruyucu krem kullanımını yaz mevsimi ile özdeşleştirmiş olsa da güneş koruyucu kremler her mevsim ve her gün kullanılmalıdır. Yazın cilt tipine özel olarak 50 ve üzeri SPF içeren güneş koruyucular tercih edilse de yazın bitmesiyle birlikte 30 SPF içerikteki güneş koruyuculara geçilebilir.
Antiaging yaklaşımlardan bahsetmişken güneşli havalarda gözleri kısmaya bağlı oluşan kaz ayaklarının alın bölgesindeki ve kaş arasındaki kırışıkların oluşmaması için yaz başında botulinum toksin uygulaması yaptırmadıysanız, bu kırışıklıkların derinleşmemesi ve kalıcı hale gelmemesi için sonbahara girerken dermatoloğunuza botulinum toksin uygulamasını yaptırmanızı öneririz.”