Sivas’ta yaşayan ve 26 yıllık çalışma sürelerinin arından emekli olan öğretmen çift, emekli ikramiyeleri ve birikimleri olan 1 milyon lirayı AFAD ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına bağışladı.
Sivas’ta yaşayan öğretmen Mehmet ve Filiz Çelik çifti, 26 yıllık çalışma hayatlarının ardından emekli oldu. Çift emekli ikramiyeleri ve birikimleri olan 1 milyon lirayı bağışlama kararı aldı. AFAD ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfına bağışta bulunan çift için Sivas Valiliği binasında bağış programı düzenlendi. Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, çift ile yakından ilgilenerek basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Şimşek, bağışta bulunan çiftin topluma örnek olduğunu ifade ederek, “Mehmet hocamız ve Filiz hocamız devletimize yıllarca hizmet ettiler. Öğretmen olarak hizmet ettiler. Ve bu hizmetlerin karşılığı olan emeklilik ikramiyelerini ve yine yıllarca bitirdikleri meblağları Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’mıza ve yine AFAD’ımıza bağışladılar. Kendilerine bu örnek davranışlarından dolayı tebrik ediyorum. Bu örnek davranışlarının yüzyılın felaketi dediğimiz deprem felaketinin yıl dönümünde gelmiş olması da ayrıca bir anlam taşıyor. Hem öğrencilerine hem de topluma örnek oldular. Topluma aydınlık saçtılar. Ama emekli olmalarına rağmen hala örnek olmaya devam ediyorlar. İnanıyorum ki bu örnek ve anlamlı davranışları herkese örnek olur. Her meslek mensubuna örnek olur. Ve bu anlamlı bağışların devamı gelir. Ve bu şekilde de hem Türk Silahlı kuvvetlerimize, savunma sanayimize hem de depremzedelerimize katkı sunmaya milletçe devam ederiz” dedi. “Kendimizden çok ülkemizi düşünen insanlarız”
Emekli öğretmen Mehmet Çelik, kendilerinden çok ülkemizi düşündüklerini ifade ederek, “Emekli maaşımızı ikramiyemizi aldık. Tabi herkes gibi planlar yaptık. Araba modelini mi yükseltiriz? Bir şey mi yaparız derken çok büyük bir felaketle karşılaştık. Hiç kimse duyarsız kalmadı. Biz de duyarsız kalmadık. Buranın yeniden imar edilmesi lazım, yapılması lazım, yollar, havaalanları, altyapılar. Her şeyin farkındayız. Çağdaş, küresel düşünen insanlarız. Kendimizden çok ülkemizi düşünen insanlarız. Bunlar olurken biz bir şeyler yapmayı planlamaya başladık. Hayallerimizden yavaş yavaş vazgeçmeye ertelemeye başladık. Bunlar olurken çok yakınımızda savaşlar oldu. Savaşlar olunca en büyük acıyı çocuklar çekti. Çocuk bizim zaten hassas noktamız. Bizim çocuklarımız yok. Bizim çocuklarımız Türkiye’nin çocukları. Öyle kabul ettik. Sonra bu çocukların güvenli bir ülkede yaşaması gerektiğini gördük. Bundan en büyük acıyı sonra da çocuklar çekti. Bunların güvenli bir ülkede yaşaması için olmazsa olmaz güçlü bir silahlı kuvvetler, güçlü bir devlet. Bunun için de dedik ki millet zaten devletimiz yapıyor. Devletimiz bir nehir gibi imar veriyor, deprem bölgelerine akıyor. Devletimiz çabalıyor, kendi silahını yapıyor. Her türlü ambargoya rağmen, her türlü tehdide rağmen, yaptırıma rağmen çaba sarf ediyor. Biz de dedik ki şimdi değilse ne zaman? Eğer vatan olmazsa, ülke olmazsa bizim bu çocuklarımız güvenilir bir ülkede yaşayamazsa, geleceği olmazsa benim ikramiyem bir milyon beş milyon olsa ne olur? Benim emekli maaşım bir, on kat olsa ne olur? Bunları bir yana bıraktık. Bugün değilse ne zaman dedik? Biz de varız dedik. Ülkemizin, bu çabasına, devletin gösterdiği bu kutsal çabaya, bu gayrete bir kar tanesi sızıntısı olmak istedik” diye konuştu. “Devletimizin yanındayız”
Emekli Öğretmen Filiz Çelik, devletin yanında olduklarına değinerek, “26 yıllık çalışma hayatımızın sonunda devletimiz bizi emekli ikramiyeyle ödüllendirdi. Bu süreçte olan bu felaket ve ülkemizin etrafındaki savaşları görünce bu içinde yirmi altı yıllık emek barındıran bizim için çok çok değerli olan bu ikramiyeyi devletimizin yanında olduğumuzu göstermek istedik. Öğrencilerimize her zaman empoze ettiğimiz vatan, bir tanedir. Vatanımızı, milletimizi sevin. Ülkem için ben ne yaptım sorusunu arada sırada kendinize sorun diye çok anlatmışlığımız vardır. Devletimizin yanındayız. Devletimiz o büyük felaket olduğu zaman o gün yaraları sardı, sarıyor ve saracaktır. İşte bu yaralar sarılırken çorbada bir nebze bir tuzumuz olsun istedik. Bizim için manevi anlamı çok güçlü olan bu ikramiyeyle içinde bulunmak istedik” şeklinde konuştu.
Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, örnek davranışlarından dolayı çifte teşekkür belgesi takdim etti.