İstanbul Kitapçısı Kadıköy Şubesi’nde düzenlenen “Haydarpaşa Kitabı” söyleşi ve imza gününde konuşan Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, “Yerel yönetimlerin kendi bölgelerindeki bu tür mekanlara sahip çıkması gerekiyor” dedi.
Kadıköy Belediyesi Akademi ve Kadıköy Belediyesi Kültür Yayınları’nın hazırladığı Akademi Serisi’nin ilk kitabı olan “Haydarpaşa Kitabı: Kent, Mekân, Mücadele” yazarlarıyla söyleşi ve imza günü düzenlendi. Kitabın editörü olan araştırmacı Ayça Yüksel’in moderatörlüğünü yaptığı söyleşide, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, makaleleriyle kitapta yer alan Döndü Toker, Gül Köksal, Fuat Ercan, röportajlarıyla kitaba katkı sağlayan İshak Kocabıyık, Tugay Kartal ve Ayşen Dönmez konuşmacı olarak yer aldı. Söyleşinin açılış konuşmasını yapan Kadıköy Belediye Başkanı Odabaşı, sözlerine Bartın’da meydana gelen maden kazasında hayatını kaybedenlere rahmet ve ailelerine sabır dileyerek başladı. Başkan Odabaşı, "Bizim için basit ve normal bir kitap değil, bu mücadelenin anlatıldığı bir kitap. Bu mücadele yeni değil tarihi olan bir mücadele. Bu kitap bir yaşam alanına, bir kültürel alana, insanların belki İstanbul’a geldiği zaman ilk gördükleri binaya sahip çıkmasının tarihidir. Bizim için çok kıymetli. Hatta bu toplantıyı düzenleyen arkadaşlarımız ’Sırtımız Haydarpaşa’da olsun, Haydarpaşa’yı görerek bu kitabı konuşalım’ demişlerdi. Hava şartları buna imkan vermedi. Dışarıda, Haydarpaşa’yı sırtımıza alarak yapacaktık. Onun gücünü alarak ona sahip çıktığımızı gösterecektik. Bu kitabı yayımlamak bizim için çok önemli. Yerel yönetimlerin kendi bölgelerindeki bu tür mekânlara sahip çıkması gerekiyor. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” dedi. “Haydarpaşa Kitabı: Kent, Mekan, Mücadele”
Yazar ve okurların bir araya geldiği söyleşide, kitapta “Mekân Krizi” başlığıyla makaleleri bulunan akademisyen ve mimar Gül Köksal, Anadolu demiryolu bütünselliği bağlamında Haydarpaşa Garı, limanı ve istasyonları üzerine konuşma yaptı. Köksal, ayrıca Haydarpaşa’nın sürekliliğinin korunması ve yaşatılması amacıyla uygulanan yol ve yöntemlerinden bahsetti.
Yine aynı başlıkta konuşan araştırmacı yazar Fuat Ercan da demiryollarında bütünleşik dikey, sosyal ve sektörel yapılanma üzerinden ayrışmaya değindi. Ercan, Haydarpaşa Garı ile tüm diğer istasyonların ortak bir paydada, “hüzünde” eşitlenebileceğini söyledi.
Kitapta “Kentsel Gündelik Yaşam” başlığı altında makalesi bulunan akademisyen Döndü Toker ise Yeşilçam Sineması’nda mekân olarak sık sık kullanılan Haydarpaşa Garı’nı ve garın yapımından bu yana milyonlarca insanın göçüne tanıklık ettiğini anlattı.
Kitabın röportaj kısmında yer alan İshak Kocabıyık Haydarpaşa’nın dünden bugüne gelişen mücadele geleneğinden, Ayşen Dönmez demiryollarında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden ve Turgay Kartal ise Haydarpaşa mücadelesinden bahsetti.