Isparta’nın unutulan yöresel lezzeti ’haşhaşlı gevrek’, Senirkentli kadınlar tarafından gastronomi turizmine kazandırılıyor. Haşhaşlı cips olarak da bilinen gevreğin 100 gramı 25 TL’den satılıyor.
Isparta Valiliği, İl Kültür Turizm Müdürlüğü ve Süleyman Demirel Üniversitesi tarafından geliştirilen “Unutulan Lezzetlerinin Gastronomi Turizmine Kazandırılması” projesi çerçevesinde, Isparta’nın unutulan lezzeti haşhaşlı gevrek tekrardan gün yüzüne çıktı. Senirkent ilçesi kadın kooperatifi tarafından yapılan cips, ekmek hamurunun haşhaşla açılarak ince hale getirildikten sonra pişirilmesiyle elde ediliyor. Sağlık açısından önemli yere sahip olan haşhaş gevreğinin 100 gramı 25 TL’den satılıyor.
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şirvan Şen Demir, bilimsel araştırma projesi çerçevesinde Isparta’nın on iki ilçesini gezip oradaki yemek profilini ortaya çıkardıklarını dile getirerek, “Bize en büyük yardımcı, kadın kooperatifleri oldu. Takdir edersiniz ki yemekleri genelde kadınlar yapıyor. Kooperatifte bulunan kadınlar, geçmişte anneannelerinin yaptıkları yemekleri bize anlattılar. Senirkent bölgesinin haşhaş kültürü çok gelişmiş, haşhaştan birçok şey yapılıyor. Bildiğiniz gibi haşhaş tohumunun çocukların özellikle kemik bakımı, beyin gelişimi için oldukça yararlı olduğu biliniyor. Kadınlar, bu gevreği geçmişte büyük annelerinin özellikle ekmek yapım aşamasında saçları kurduklarında çocukların onlara çok rahatsızlık verdiği için çocukları oyalamak amacıyla yapıldığından ve buna haşhaş gevreği denildiğinden bahsediyorlar. Biliyorsunuz günümüzde cipsler büyük küçük demeden herkesin elinde, çok sevilerek yeniliyor ama çok sağlıklı değil. Haşhaş cipsi çok sağlıklı. Daha fazla yapılıp keşke çocuklarımıza diğer cipleri vermek yerine bu haşhaş cipsini verebilsek; okula yanlarında götürebilseler” dedi. “Kadın kooperatifi destek bekliyor”
Haşhaşlı cipsin online satışı için kadın kooperatiflerinden destek beklediklerini belirten Prof. Dr. Demir, “Proje içerisinde tek şey haşhaş cipsi değil, birçok yemek var ve biz kadın kooperatiflerini yönlendirerek bunları daha fazla insana nasıl ulaştırabileceklerinin araştırmasını yapıyoruz. Yani kadın kooperatifleri bunları paketleyip online satışlarını yapmak istiyor aslında ve destek bekliyorlar. Özellikle kadın kooperatifleri için çok da kolay olmuyor. Bununla ilgili birtakım girişimlerde bulunmaya çalışıyorlar. İnşallah tüm Türkiye’ye, belki yurt dışına bunun ihracatı yapılabilir” diye konuştu.
Proje çerçevesinde Türk mutfağının önemini vurgulayan Prof. Dr. Demir, “Her yörenin kendi yemek kültürü var ve her yörede bu tür projeler yapılmalı. Modernleştirilmeli, biraz daha üzerine belki ilaveler yapılabilir ve bu kültürümüze biz sahip çıkmazsak yabancıların yemek kültürünü benimsemeye başlıyoruz. Oysaki çok daha güzel bir yemek kültürümüz var, dolayısıyla bu kültürü değiştirmek, devam ettirmek ve dünyada bir Türk mutfağı olduğunu ortaya çıkarmak lazım” şeklinde konuştu.
