Bartın’dan tedavi için Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne getirilen maden işçilerinin durumuna ilişkin bilgi veren Yanık Merkezi ve Acil Cerrahi Sorumlusu Prof. Dr. Mustafa Turan, “Hiperbarik oksijen tedavisi alan hastamızın durumu iyi olarak yoğun bakımımızdan çıkardık. Solunum makinesine bağlı olan hastalarımızdan da bir tanesinin makineden ayrılma süreci başlatılmıştır. Diğer bütün hastalarımızın ağır yanıklarının, ölü dokularının temizlenmesi ve durumlarının daha kötüye gitmemesi için yoğun tedavi ve ameliyat prosedürlerimiz devam edecek” dedi.
Bartın’ın Amasra ilçesinde 14 Ekim günü meydana gelen maden patlamasında 41 maden işçisi vefat ederken, yaralılar tedavi altına alınmıştı. Bartın’dan ambulans uçakla İstanbul’a getirilerek Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde tedavi altına alınan 6 hastanın durumuna ilişkin Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Merkezi ve Acil Cerrahi Sorumlusu Prof. Dr. Mustafa Turan bilgi verdi. Hastaların tedavi gördüğü yanık ünitesi ve hiperbarik tedavi alanı da görüntülendi. “Durumlarının daha kötüye gitmemesi için yoğun tedavi ve ameliyat prosedürlerimiz devam edecek”
Tedavi gören maden işçilerinin durumuna ilişkin açıklamalarda bulunan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Merkezi ve Acil Cerrahi Sorumlusu Prof. Dr. Mustafa Turan, “Bartın’dan 6 hasta Cuma gününden itibaren hastanemize getirilmiştir, bu hastaların 5 tanesi ileri düzeyde, yaraları ağırdı ve onları solunum makinesine bağlamak zorunda kaldık. Onların tedavileri, acil ameliyatları ve yoğun tedavileri devam etmektedir. Bir hastamız da ötekilere göre nispeten daha iyiydi. Yalnız o da zehirli gazlara maruz kaldığı için hiperbarik oksijen tedavisine ihtiyaç duymuştu. O hastamızın da her gün yoğun bir şekilde tedavileri devam etti ve şu an durumu iyi olarak yoğun bakımımızdan çıkardık. Akabinde diğer hastalarımızdan solunum makinesine bağlı olan hastalarımızdan da bir tanesinin makineden ayrılma süreci başlatılmıştır, durumu biraz daha iyiye gitmekte. Diğer bütün hastalarımızın acil ameliyatları, ölü dokularının temizlenmesi ve diğer yoğun bakım prosedürleri en üst düzeyde yapılmaktadır ve hastaların tedavilerinde de bu hastanenin ilgili bölümlerinin bölüm başkanı düzeyinde, en üst düzeyde buraya katılımı sağlanmaktadır. Sürekli bir konseyde tartışılarak ortak bir konsensüs şeklinde tedavi ve takipleri, ameliyatları yapılmaktadır. Bundan sonraki süreçte makineden ayrılmak üzere olan hastalarımızın dışındaki diğer hastalarımızda da ağır yanıklarının, ölü dokularının temizlenmesi ve durumlarının daha kötüye gitmemesi için yoğun tedavi ve ameliyat prosedürlerimiz devam edecektir. Ölü dokuları hızlı bir şekilde hastalardan uzaklaştırmamız gerekiyor. Onları aldığımız zamanda buraları yapay derilerle veya kendi ellerinden, alabileceğimiz yerlerden kapatmamız gerekiyor. Yoksa bakteriler hastalarımızı teslim almış durumda oluyorlar. O yüzden o tedavileri de yine devam ettireceğiz. En üst düzeyde malzemelerle, en modern tekniklerle, tıpta ne varsa hepsi şu an aktif olarak kullanılmaktadır. Bundan sonraki süreçte de bütün ümidimiz bu hastalarımızın sağlığına kavuşması, çabalarımız inşallah bir sonuç verir” dedi. “Yüzde yüz oksijen solunarak uyguladığımız bir tedavidir”
Hiperbarik Tıp Tedavi Ünitesi’nde sualtı hekimi ve hiperbarik tıp uzmanı olarak görev yapan Dr. Zeynep Canaz ise, “Hiperbarik oksijen tedavisi basınç odası dediğimiz kapalı bir kabinde yüksek basınç altında yüzde yüz oksijen solunarak uyguladığımız bir tedavidir. Rutin olarak yaklaşık 2 saat süren bir tedavidir, çeşitli tanılarla biz hastaları kabul ediyoruz, karbonmonoksit zehirlenmesi gibi toksik gazlara maruziyettir, aynı zamanda kulağımıza giden damarların tıkanmasına bağlı ani gelişen durumlarda kullanılır” diyerek tedaviye ilişkin bilgiler verdi.