Rusya-Ukrayna savaşının başlaması ile birlikte İsveç'in NATO'ya girme meselesi ve Türkiye'den gelen veto kararları dünya gündemini oldukça meşgul ediyor. Her ne kadar Türkiye, Finlandiya ve İsveç'le ortaklaşa imzalanan 3'lü momerandumda İsveç, Türkiye'nin şartlarını kabul ettiğini ifade etse de ülkede yaşananlar bu durumun tam aksini gösteriyor.
Özellikle teröre verilen desteğin kesilmemesi ve Stockholm'de yaşanan Kur'an-ı Kerim yakma eylemleri sonrası Türkiye'nin tepkisi çok sert olurken Başkan Recep Tayyip Erdoğan da İsveç'in NATO'ya henüz giremeyeceği yönünde sinyaller verdi.
Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta gerçekleşecek olan NATO Zirvesi'ne artık sayılı saatler kaldı. Dünyanın gözü ise Türkiye'nin İsveç için vereceği kararda.
Vilnius'taki zirve öncesi Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Brüksel'de NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İsveç ve Finlandiya'nın katılımıyla gerçekleştirilen Daimi Ortak Mekanizma Toplantısı'nın ardından basın toplantısı düzenledi.
İsveç'in üçlü mutabakattaki tüm taahhütleri yerine getirdiği iddiasının ayrıca incelenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Terör örgütlerinin ekmeğine yağ süren bu tür eylemlere izin veren bir ülkenin terörle mücadelede nasıl bir rol oynayabileceği de ayrıca tartışmaya açık hale geliyor. Mevzubahis olan yaşamsal çıkarlarımız ve ülkemizin bekasıdır. Devletimizin ve milletimizin güvenliğidir. Böyle bir konuda zaman baskısını bir metot olarak kullanılmasını hiçbir zaman tasvip etmedik. Yapılması gereken bellidir. Üçlü anlaşmanın gerekleri, harfiyen yerine getirilmelidir. İşte bugünkü toplantılarda üçlü muhtırada kayıtlı taahhütlerin teker teker üzerinden geçtik. Bu konudaki görüş ve tespitlerimizi ayrıntılı şekilde İsveç ve Finlandiya tarafıyla ve NATO Genel Sekreteri ile paylaştık" diye konuştu.
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström ise geçtiğimiz günlerde 'taahütleri yerine getiriyoruz' açıklamasında bulunmuştu.
Ancak eski dışişleri bakanı olan Ann Linde'den ise olay yaratacak bir itiraf geldi. İsveç'in SVT kanalındaki bir belgesele röportaj veren Linde Türkiye'yi anladığını ifade etti.
Linde'nin röportajını yayımlayan Expressen gazetesi "Son anlaşmada Finlandiya ve İsveç'in PKK ve diğer terör gruplarının finansmanına darbe vurma sözü verdiği belirtilirken, Türkiye İsveç'in bunu yapmadığına inanıyor. Eski Dışişleri Bakanı Ann Linde'de bu eleştiriye katılmaya hazır" denildi.
Nitekim Linde de röportajda, "Türkiye'deki PKK'nın İsveç'ten finanse edildiği konusunda haklılar. İsveç'te bir güvenlik sorunu olmadığı için Türklerin bunu yeterince ciddiye almadığımızı düşünmeleri de son derece normal" diyor.
Linde konuşmasının devamında "Aynı örgütün parçası olacaksak, terörle mücadeleyi ciddiye aldığımızı göstermemizi istemeleri ve bunu talep etmeleri meşru" dedi.
Dışişleri Bakanı Billström ise konuyla alakalı şu ifadelere yer vermişti:
Finlandiya'nın NATO sürecinde kendisine yöneltilen aynı baskıyı görmemesi, Finlandiya'nın İsveç'ten çok farklı davranmasından kaynaklanmıyor. İsveç'in başka yükleri var.
