Yunanistan ve Libya’da oluşan sel felaketlerinin ardından Jeoloji Mühendisi Fahri Çelik, yaptığı araştırmalar sonucu rakıma dikkat edilmediği ve yerleşim alanlarının yanlış seçildiği iddiasında bulundu.
Jeoloji Mühendisi Fahri Çelik, Libya ve Derne’de meydana gelen sel felaketi ve Yunanistan’ın Teselya bölgesinde meydana gelen sel felaketinden sonra aynı durumun Türkiye’de yaşanma ihtimali veya yaşanması durumunda alınacak önlemler üzerine araştırma yaptığını söyledi.
"Yaptığım araştırmalar neticesinde Libya’da oluşan sel felaketi barajların patlamasından ziyade yanlış yerleşim yeri kurulduğundan dolayı olmuştur" diyen Çelik, "Yanlış yerleşim yeri. Önceki demeçlerimde dediğim gibi rakıma dikkat edilmediği için oluşuyor. Derenin rakımı 86 metre ise yerleşim yeri de aynı 86 metrede kuruldu. Bu yüzden orada büyük bir can ve mal kaybı yaşandı. Yunanistan’a bakıldığı zaman dere yataklarının rakımı 26 metre ise yerleşim alanları da 26 metrede kurulmuş ve yağmur yağdığı için sel felaketleri ve büyük su baskınlarına neden oluyor. Türkiye bakıldığı zaman Teselya ve Libya olduğu gibi yerlerimiz mevcuttur" dedi.
Örnek olarak Kızıltepe Ovası’nı belirten Çelik, "Kızıltepe Ovası’nda bunlar gibi fazla yağmur yağarsa su altında kalabilir. Çarşamba, Bafra, Karadeniz’in sahil kesimleri, Bursa’nın bir kısmı ve Edirne’nin bir sel felaketinde can ve mal kaybı yaşanabilir. Dağ ve tepelerin en güvenilir yerler. Teselya ve Libya gibi şehirlerin dağlık alanlara değil de düz alanlara kurulmuş. Yerleşim yerlerine bakıldığı zaman dağlık alana kurulması gerekirken insanlar düz alana yerleşmişler. Teselya’da bulunan nehrin rakımı 26 metre iken düz alanlarda 26 metre olduğu için ileride olabilecek sel ve deprem felaketlerinin yaşanmaması için dağ veya tepelere yerleşim alanları kurmaları gerekiyor" ifadelerini kullandı.