MUĞLA (İHA) – Muğla’nın Marmaris ilçesinde ilk ortopedi dal kliniğini açan ve yaklaşık 20 yıldır sağlık hizmeti veren hekimlerden Op. Dr. Mutlu Güngör, bazı hastalıkların oluşmaya başlamasından itibaren pek çok belirti vermesine rağmen kemik erimesi rahatsızlığının ise hiç belirti vermeden sinsi bir şekilde ilerlediğini söyledi. Güngör, özellikle menopoza giren kadınların bu konuda daha dikkatli olmasını tavsiye etti.
Kadınlar için belli bir yaştan sonra kemik erimesi rahatsızlığının en önemli problemlerden biri olduğunu kaydeden Op. Dr. Mutlu Güngör, bu sinsi hastalığa karşı durabilmek için beslenmeye önem verilmesini özellikle asitli içeceklerden kaçınılarak bol bol süt ve süt ürünleri tüketmesini önerdi.
Halk sağlığı açısından kemik erimesinin çok önemli bir problem olduğunu ve bir çok kişinin belli bir yaştan sonra yakalandığı kemik erimesine bağlı kırıklar nedeniyle yatağa mahkum yaşadığını kaydeden Op. Dr. Mutlu Güngör, son yıllarda doğal beslenmeden uzaklaşılması, hareketsizlik ve temiz hava yoksunluğunun kemik erimesi rahatsızlığını tetiklediğini söyledi.
Bazı hastalıklar birçok belirti verdikten sonra ortaya çıkarken kemik erimesi hastalığının hiç hissettirmeden herhangi bir belirti vermeden aniden ortaya çıktığını belirten Op. Dr. Güngör, “Sinsi hastalıklardan diyebileceğimiz bu hastalığa karşı bilinçli olmak şart. Erkeklerin yanı sıra menopoza 45-48 yaş aralığında giren kadınların her hangi bir şikayeti olmaksızın kemik erimesi yönünden hekime gitmelerini tavsiye ediyoruz. Kadınlarda menopozdan 1 yıl sonra başlangıç kemik ölçümü yapılmalıdır. Belli bir yaştan sonra görülebileceği gibi kişilerde genç yaşta kemik erimesi rahatsızlığının da görülebilir. Daha çok menopoza girmiş bayanların olmakla birlikte triod, guatr ve buna benzer sorunları olan kişilerde erken yaşlarda kemik erimesi görülebilir. Aile öyküsü olan kişilerde biraz daha erken görülme potansiyeli vardır. Belli ilaç tedavilerinin yanında birçok hastalıkta olduğu gibi kemik erimense karşı da alınacak en önemli tedbirlerden biri doğal ve dengeli beslenmek ve hekimin uygun gördüğü oranda hareketli yaşamdır” dedi.