Kahramanmaraş'ta doyurucu ve tok tutmasıyla bilinen tarhana firiği, havaların aniden ısınması ile birlikte tezgahtaki yerini aldı. Firik satıcısı Harun Reşit Özpınar, “Havaların ısınması ile birlikte firik sezonuna hızlı bir giriş yaptık” dedi.
Yavuz Sultan Selim Han'ın Mısır seferine giderken geçtiği Kahramanmaraş'ta, askerlerin yiyeceklerinin daha çok dayanması adına aşçıbaşısına yaptırdığı tarhana o günden bu yana şehirde tüketiliyor. Yoğurt, dövme, tuz, kekikten oluşan harç, yörede tarhana çığı olarak bilinen ve kamıştan yapılan sergilere serilerek kurutulmaya bırakılıyor. Hafif yaş olarak yenen tarhanaya firik, kurutularak yapılana ise kentte tarhana deniliyor.
Firik satıcısı Harun Reşit Özpınar, “Havaların aniden ısınması ile birlikte firik sezonuna hızlı giriş yapmış bulunmaktayız. Bu girişimiz de Ramazan‘a denk geldi. İnsanların firik özlemi Ramazan'la beraber son bulmuş oldu. Firik ve tarhanamızın özelliklerinden bir tanesi de doyurucu olmasıdır. Ramazan'da insanlara iftardan sonra sahura yakın böyle hani probiyotik olmasından kaynaklı tavsiye ediyoruz” dedi
Tarhananın Yavuz Sultan Selim Han zamanından bu yana var olduğunu belirten Özpınar şöyle konuştu:
“Şimdi Ramazan'da ve normal günlerde tarhanayı ve firiği tavsiye etmemizin sebeplerinden bir tanesi de, hem insan sağlığına faydaları hem de uzun süre dayanabilen bir ürün olduğundandır. Yavuz Sultan Selim Han, Mısır seferine çıktığı sürede bu tarhananın üretimini sağlattırıyor. Hem uzun sürede dayanacak; hem de, askerler uzun süre tok tutacak doygunluğunu sağlayacak, dinç tutacak bir ürün olarak bunu aş olarak yemek olarak veriyor.”