Türkiye’de ekim alanı hızla artan, pek çok farklı sektörde kullanılan kanola bitkisinin Eskişehir’deki ilk hasadı çiftçinin yüzünü güldürdü.
Türkiye’de ilk kez Trakya bölgesinde ekim alanı bulan kanola bitkisi, İç Anadolu Bölgesi’nde de yaygınlaşmaya başladı. Biyodizel ve bitkisel yağ başta olmak üzere pek çok farklı ürünün yapımında kullanılabilen kanola, Eskişehir’deki çiftçinin de yeni umudu oldu. Kentte birçok çiftçi tarafından münavebe bitkisi olarak tercih edilen ve geçen ekim ayında tohumları toprakla buluşturulan kanolanın ilk hasadı başladı. Bakımının kolay olması da üreticinin tercihinde etkili olan kanola, çiftçinin yeni umudu oldu. Tepebaşı ilçesine bağlı Beyazaltın Mahallesi’nde 200 dekar ekim yapan Mehmet Ali Kanar, beklenenin yaklaşık 100 kilogram üzerinde verim aldıklarını kaydetti. “Tam bir münavebe bitkisi”
Toprağa farklı ürünler ekilmesi ve münavebe açısından kanolanın çiftçi için iyi bir tercih olduğunu aktaran üretici Mehmet Ali Kanar, “Kanola bitkisinin biçimine ilk kez Polatlı bölgesinde 5 sene önce başladım. Devamlı gittiğim için verimlerin çok iyi olduğunu gördüm. Tam bir münavebe bitkisi olduğunu gördüm. Kendi bölgemizde eksem diye düşündüm ancak cesaret edemedim. Geçen sene yüksek gitti. Fiyatlardan dolayı bayağı ekim yaptım. Yaklaşık 200 dekar ektik. Ekim ayında ektik ve ilk önce çıkım suyu verdik. 3’er saat de çimlendirme suyu yaptık. Baharda da normal buğday sulaması yapar gibi suyunu verdik. Verimler bu yıl umduğumuz gibi. Normal şartlarda biz 350-400 kilogram alsak ‘iyi’ diye düşünüyorduk. Demek ki iyi bakmışız. Aynı buğdaya yaptığımız gibi gübreleme yaptık. Burada yaklaşık 500 kilo civarında verim var. Ekecek olan üreticilere de tavsiye ediyorum. Bize şu an tam paranın lazım olduğu an. Tam bir münavebe bitkisi. 80 kuruş da desteği var” diye konuştu. “Artık bütün ürünlerde ekonomimiz çok önemli”
Su kullanımı ve maliyet yönünden kanola bitkisinin çiftçiye faydası olduğunu söyleyen Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan, “Son yıllarda üreticimizin mısıra yüklenmesi, kaldı ki mısırdaki en büyük sorunun yer altı suları olması. Bu nedenle toprakta değişiklik yapılması, aynı ürünü ekmeme böyle bir şeyin doğması bizim için çok güzel. Burada su çok önemli. Hem verim açısından hem suyun kullanımı açısından hem de değişik bir ürün olması ilçemize ayrı bir güzellik katacağını düşünüyorum. Artık bütün ürünlerde bizim ekonomimiz çok önemli. Tarımdaki girdilerin çok olması, bizi bu şekilde getiriye itiyor. O nedenle böyle arayışlara devam edeceğiz” dedi.