HABER7
Irak’ta Barzani yönetiminin 2017 yılındaki ‘Kürdistan referandumu’ sonrası başlayan krizin artçı sarsıntıları sürüyor.
Referandumun ardından Irak merkezi hükümetinin Kerkük’ün kontörlünü ‘Barzani partisi’ KDP’den devralması sonrası şehirdeki eden çalkantılı süreç devam ediyor. Kerkük’te Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) binasının boşaltılarak ordu kontrolüne veren Irak merkezi Sudani hükümeti, 6 yıl sonra bu kararından geri adım atarak binayı yeniden KDP’ye tahsis etme kararı almıştı. Bölgedeki Türkmen ve Arap göstericiler tarafından protesto edilen kararla ilgili günlerdir süren eylemlere karşı önceki gün, KDP yandaşları da eyleme başlamış ve göstericilerin üzerine yürümüştü.
Irak'ta Kerkük Valisi Rakan Said el-Cuburi, kentteki Ortak Operasyonlar Komutanlığı güçlerinin kullandığı binanın Kürdistan Demokrat Partisi'ne (KDP) teslim edilmesi kararının ertelendiğini ve göstericilerin protestolarına son verildiğini duyurdu. Karargah önünde kurulan çadırlar kaldırılmaya başlandı. |
PKK İÇİN FIRSAT OLMASIN
Sokağa çıkma yasağı ilan edilen Kerkük’te yükselen tansiyonu değerlendiren ORSAM Direktörü Prof. Dr. Ahmet Uysal, Türkiye’nin dikkatli olması gereken hususun altını çizdi. Kürt karşıtı mantıkla hareket edilmemesine vurgu yapan Prof. Ahmet Uysal, Barzani ile uzlaşma zeminin bölgedeki İran yanlısı yapılanmalardan daha kolay olduğunu belirtti. Bölgede terör örgütü PKK’yı güçlendirebilecek zaaf oluşturulmaması gerektiğini ifade eden Uysal, mevcut krizin PKK’yı Kerkük, Sincar ve Süleymaniye’den çıkarmak için kullanılabileceğini söyledi.
Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal, “Sudani Hükümeti, referandumdan sonra Kerkük’ten çıkarılan Peşmerge'nin geri dönmesine yeşil ışık yaktı. Bu plan uygulamaya başlanınca Türkmenler ve Araplar -özellikle de Sünniler- buna karşı çıkıyor. Ortaya ciddi gerginlik çıktı. Ölüm ve yaralanmalar oldu. Hükümet, Kerkük’te sokağa çıkma yasağı getirdi. Daha önceki Kürt yönetimi vilayette iyi bir miras bırakmamıştı. Daha da önemlisi, Kerkük’te KDP bürolarının yeniden açılması ve Ortak Operasyonlar Binasının KDP’ye verilmesine büyük tepki var. Burası 2017’den önce KDP’nin Kerkük’teki ana bürosuydu. İnsanlarda ‘eski günlere mi dönüyoruz’ endişesi oluştu.” dedi.
IRAK’TA PKK’NIN ARKASINDA BARZANİ DEĞİL İRAN VAR
ORSAM Başkanı Uysal, şöyle devam etti:
“Haşdi Şabi gruplarının tepkisine bakarsak, İran Kerkük’teki durumdan pek razı değil gibi. Kerkük kararı, muhtemelen Sudani Hükümeti’nin müstakil kararı. Yine de Türkiye’nin Irak’ta Kürt karşıtı mantıkla hareket etmemesi lazım. Barzani ile uzlaşmak İran ve vekilleriyle uzlaşmaktan çok daha kolay.
Türkiye’nin Irak’taki esas rakibi Barzani değil, İran’dır. Kerkük’e PKK’yı getiren İran’dır, Barzani değil. Sincar’da ise ABD ile İran beraber desteklemektedir.”
PKK’YI ÇIKARMAK İÇİN…
Prof. Uysal, “Türkiye’nin askeri operasyonları dolayısıyla PKK’nın Irak’taki etkinliği zayıflıyor ama Kürtler arasında İran ve ABD desteği ile ayrılıkçı, sapkın ve Türkiye karşıtı fikirleri yayılıyor. Kerkük krizi, Türkiye ile Barzani’nin arasını açarak PKK’nın konumunu güçlendirecek bir zaaf oluşturmak yerine, PKK’yı Kerkük, Sincar ve Süleymaniye’den çıkarmak için kullanılabilir.” ifadelerini kullandı.