Türkiye genelinde sandıkların yüzde 99,7'si açıldı. Resmi olmayan sonuçlara göre, oyların yüzde 52,14'ünü alan Erdoğan yeniden Cumhurbaşkanı seçildi. YSK Başkanı, Erdoğan'ın seçimi resmi olmayan sonuçlara göre kazandığını ilan etti.
Seçim sonuçlarını değerlendiren uzman isimler çarpıcı açıklamalarda bulundu.
İletişim Uzmanı Ali Saydam:
Almanya’da şansölye adaylarının normalde bir seçim kaybettikleri zaman bırakın siyasetten çekilmeyi siyasi hayatlarının yok olduğuna tanık oluyoruz. Pek çok ülkede böyle. Türkiye’de Kılıçdaroğlu’nun başarısı koltukta kalması. Sürekli seçim kaybedip sürekli koltukta kalması büyük bir başarı. İkincisi birbiriyleriyle taban tabana zıt parti ve grupları bir araya getirmesi. Bunu bir başarı olarak görmek mümkün ama diğer taraftan çatışmanın uyum sergileyememesi sonucu negatif etkisi de olabilir. Erdoğan’ın seçimi kazanmasına birçok gerekçe sayılabilir. CHP’liler seçmeni okuyamadılar. Ben iki tane eksenin bu seçimde de büyük rol oynadığı kanaatindeyim. Dış politikadaki duruş bunu belirlediğini söyleyebiliriz. Kılıçdaroğlu, tam tersi politika uygulayacağını söyledi. İkincisi ise Türkiye’nin bölünmez bütünlüğü.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran:
Kılıçdaroğlu, 12. seçimini de kaybetmiştir. 2010 referandumundan itibaren kaybetmiştir. Bütün bu kayıplarla beraber kendisinin kaybetmesine ve CHP’nin başında kalmasına sebebiyet veren bir zaafı var. Gücü ve zaafı var. Birincisi partisini elinde tutabiliyor. Yani 6 kurultayda koltuğunda durabildi. Yine iki belediye başkanını bertaraf ederek aday olabildi. Bir tanesi de büyük koalisyonu kurabildi. Bunlar Kılıçdaroğlu’nun başarılı olduğu taraflar. Ama bu başarısı kendi adaylığını dayatmış olması yenilgisinin de altında yatan nedendir. 21 yıldır iktidarda olan bir Cumhurbaşkanı, sadece son 5 yılda koronavirüs sürecine, büyük depremin yıkıcılığına, ekonomik sorunlara rağmen son 3 seçimde hala benzer sonuçları alabiliyorsa muhalefetin burada bir şeyin yanlış gittiğin düşünmesi lazım. Kılıçdaroğlu, beni hiç şaşırtmayan bir konuşma yaptı. Son yaptığı açıklamada öz eleştiri yapmak yerine daha saldırgan ve suçlayıcı bir yöntemi seçti. Kılıçdaroğlu’nun bu koalisyonu birarada tutabilmesi gerektiğini düşünüyor. Çünkü sonuç öyle bir sonuç ki, İstanbul ve Ankara’da alınan sonuca göre bu seçimi kendisi için başarı olarak sunabilir. Oyları biraz arttırmış olması nedeniyle koalisyonu bir arada tutarak yerel seçimlere götürmesi halinde bir başarı yakalayabilir. Bu da pekala CHP’nin başında kalmasıyla sonuçlanabilir.
Gazeteci Yazar Nedim Şener:
Sayılardan gidersek bizi daha doğru noktalara ulaşabiliriz. Bu oy oranları 2018 seçimlerinin sonucu. Yani 2018 seçimlerinde Erdoğan yüzde 52,3 almıştı. Onun karşısında 4 tane aday vardı; Demirtaş, Karamollaoğlu, Akşener ve Muharrem İnce. Yani bunları topladığınız ama yüzde 48 küsür yapıyordu. Bu muhalefet bloğu oyunu Kılıçdaroğlu’na vermiş. CHP’liler bundan ne sonuç çıkarır acaba? Sol dediğiniz zaman eleştiriden ziyade bir de özeleştiri vardır. Kılıçdaroğlu’nda ne yazık ki o özeleştiri tutumunu görmedim. Ve en kötüsü oluşturduğu delege yapısıyla kendisine bağlı bir teşkilat üretmiş ve CHP’yi sıfırlayana kadar uğraşacak gibi. Atatürkçü bir çizgi kalmadığı için umarım Muharrem İnce oraya nüfuz etmeyi başarır. Bütün bu felaketlere rağmen bir muhalefet bloğu üzerine 1 puan oy kullanamamış.