Kayseri Ticaret Odası’nda (KTO) 2023 yılının son meclis toplantısı yapıldı. Toplantıda konuşan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, “İşçimize hak ettiği, insanca geçimini sağlayacağı ücretin verilmesinden yanayız” dedi.
KTO Meclis Salonu’nda gerçekleşen Aralık Ayı Meclis Toplantısı’na KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, yönetim kurulu üyeleri ve oda üyeleri katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından katılımcılara, KTO tarafından hazırlanan Mustafa Kemal Atatürk’ün yapay zekayla konuşturulduğu ses kaydı dinletildi.
Programda konuşan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, geride kalan 1 yıllık süreç içerisinde Kayseri’de iş dünyasının sorunlarına çözüm aramak adına çok kıymetli çalışmalara imza attıklarını söyleyerek, “Çok ağır yükler ve sorumluluklar yüklediğimiz 2023 yılını geride bırakmamıza artık sayılı günler kaldı. Zaman su gibi akıp geçiyor. Yeni bir yıla giriyoruz. Geride bıraktığımız bir yıllık süreçte, ilimiz iş dünyasının sorunlarına çözüm bulmak, ekonomik ilişkilerini güçlendirmek, özellikle uluslararası pazarda yer almak ve avantajlarından faydalanmak adına hep birlikte kıymetli çalışmalara imza attık. Elbette, hemen her sektörde hala birçok sorun ve sıkıntımız olduğunun farkındayız. Ancak çözüm konusunda tüm imkânlarımızı kullandığımızı bilmenizi isterim. 2023 yılı ülke olarak büyük badireler yaşadığımız iniş çıkışlarla dolu bir yıl oldu” ifadelerini kullandı.
“Ekonomik dengeler yerli yerine oturtulmalı”
Ekonomik dengelerin yerli yerinde oturtulması gerektiğini ifade eden Gülsoy, “Enflasyonla mücadele ederken bir taraftan da üretimin, ihracatın, istihdamın önceliklendirildiği bir denge içerisinde götürülmesini istiyoruz. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Ekonominin temel bir kuralı var. Enflasyonu düşürmek istiyorsanız bir miktar işsizliği göze almanız gerekiyor. Hükümetimiz enflasyonla mücadele yoğun bir ekonomi politikası yürütüyor. Sıkılaşma adımları buna paralel iç pazarda daralma olacağına dair net mesajlar veriliyor. Buna rağmen işsizlikteki oran ılımlı seviyelerde yatay seviyede devam ediyor. Burada en önemli şey gençlerimizi işe yönlendirmek. Toplumsal olarak en önemli başlığımız da bu olmalı. Eğer bunu başarabilirsek zaten hiçbirimizin eleman ihtiyacı kalmayacak. Türkiye ekonomisi bugüne kadar birçok badire atlattı, çok zor dönemlerin üstesinden güç birliğiyle gelmeyi başardık. Her zaman olduğu gibi bu dönemi de hep birlikte aşacağımıza inanıyorum. Biz devletimize güveniyoruz. Enseyi karartmadan tam gaz çalışmaya, üretim, istihdam ve ihracat yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Enflasyon önemli bir sorun
Enflasyonun önemli bir sorun olduğunu belirten Gülsoy, “2024 yılı kararlılıkla enflasyonla mücadele edilmesi gereken bir yıl olacak. En önemli sorun enflasyon. Enflasyon, sadece ekonomide değil, sosyolojiden psikolojiye hatta ahlaki değerlere kadar yansıması oluyor. Onun için böylesine yüksek bir enflasyonu kaderimiz haline getirmemeli, kesinlikle hayatımızdan çıkarmalıyız. Faizlerin yüksek olması ve bu faizlerin yüksek seyri mutlaka ekonomik aktiviteyi ciddi ölçüde yavaşlatacak. İç piyasaya bağlı sektörlerde hem talep noktasında, hem finans kaynağı noktasında bir zorluk yaşanacağı kesin. Enflasyonla mücadelede fiyat istikrarı ile finansal istikrar arasındaki dengenin oluşturulması gerekiyor. Bizler inanıyoruz ki bu süreç uzun olabilir ama sorunlarımız çözümsüz değil. Elbette fiyat ve finansal istikrar sağlanması için geçicide olsa bazı zorluklar yaşanacaktır. Bu zorlu sürecin ardından kavuşacağımız istikrar yeniden toparlanmanın önünü açacak en güçlü kazanımızın olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
“Çalışan olmadan üretim olmaz”
Asgari ücret hakkında da konuşan Gülsoy, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Gündemdeki asgari ücret konusunda görüşlerimizi paylaşmak istiyorum. Asgari ücret sürecini hepimiz yakından takip ediyoruz. Asgari ücrette denge mekanizmasını önemli buluyoruz. Çalışan olmadan üretim olmaz. Çalışanın emeğine değer kazandırmadan, üretilen mal ya da hizmette de değer olmaz. Biz bu dönemde çalışanımıza, işçimize hak ettiği insanca geçimini sağlayacağı ücretin verilmesinden yanayız. Her iki tarafında mağdur olmayacağı bir ücret belirlenmelidir. Asgari ücretin üzerindeki yük alınmalı, gelirlerdeki vergi dilimleri de güncellenmelidir. Şimdiden açıklanacak asgari ücretin de hayırlı olmasını diliyorum.”
