Manisa'nın Salihli ve Gölmarmara ilçe sınırları içerisinde bulunan ve göçmen kuşlarının konaklama yeri olan Marmara Gölü tamamen kurudu.
Gölün kurumasıyla balıkçılık da tamamen biterken, bu durumu fırsata çeviren bazı vatandaşlar DSİ ve Milli Emlak'a ait havzada tarımsal anlamda işgale başladı. Bölgede gölün kuruduğu alanlarda izinsiz tarım faaliyetleri yapılırken bazı bölgelerde de kaçak olarak havyan ağılları inşa edildi.
Bölgedeki kaçak yapılaşma ve izinsiz tarım faaliyetlerinin önüne geçmek için düğmeye basan Manisa İl Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler drone ile bölgeyi taradı.
Kaçak yapıları ve tarımsal faaliyetleri tek tek tespit eden ekipler durumu ilgili birimlere iletti. Tamamen kuruyan Manisa'daki Marmara Gölü havzasını işgal edenler birer birer tespit edilerek düzenlenen tutanaklarla haklarında işlemlere başlandı. Sadece bu yıl içinde 23 adet hayvan damı ve ağıl tespit edilirken kurulan komisyon eşliğinde yıkım çalışmaları devam ediyor.
Manisa İl Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler tarafından bölgede güvenlik amaçlı önlem alınan yıkım çalışmalarına Gölmarmara Kaymakamı Celil Ateşoğlu da katılarak çalışmaları yerinde inceledi. Yıkım çalışmaları DSİ'ye ait iş makineleriyle gerçekleşirken, Milli Emlak, DSİ, Gölmarmara İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile emniyet güçleri de yıkım çalışmalarında hazır bulundu.
“İşgallere son veriyoruz”
Yıkım çalışmalarını yerinde inceleyen Gölmarmara Kaymakamı Celil Ateşoğlu, “Marmara Gölü 1959 yılından itibaren DSİ tarafından gölet haline getirilmiş ve Menemen ovasına sulama suyu gönderiliyor. Ülkemizin hatta dünyanın yaşamış olduğu küresel ısınmaya bağlı kuraklık sonucu ve burada Marmara Gölü'nü besleye birkaç kaynağa barajlar yapılması sonucu Marmara Gölü'nün kurumasına neden oldu. Zaman zaman doldu zaman zaman çok fazla kuruduğu dönemler oluyor. Kuruduğu dönemlerde burada vatandaşların faydalanabileceği ciddi araziler oluşmuş. Devletin tasarrufunda olan bu araziler insanlar kanunsuzca faydalanmaya kalkışmışlar. Bu yıllardır devam eden bir sorun. Son yıllarda bu sorun üzerinde kararlılıkla duruyoruz. Özellikle burada hayvan damı, ahır yapımı, çeşitli bağ bahçe dikimi gibi yapılan tecavüzleri önlemeye çalışıyoruz. Burası devletin hüküm ve tasarrufunda olan bir alan. Bu alanı izinsiz, herhangi bir kira veya kontrat olmadan kullanılması yasak. Biz de bunu engellemekle yükümlü kurumlarız. Bu işlemi gerçekleştiriyoruz. Valimizin de bu konuda sıkı talimatları var. Biz de ilçe kaymakamı olarak ilçe jandarma komutanlığı ve ekiplerimizle bu görevi yapıyoruz. Burası aslında DSİ'ye ait bir alan. Yer yer hazineye ait olan yerler de var. Bunların hepsinin korunması gerekiyor biz de bu faaliyeti yürütüyoruz. Devlet olarak buraların sahipsiz olmadığını sahip çıktığımızı gösteriyoruz. İnşallah Marmara Gölü'nün kurtarılması çalışması DSİ tarafından devam ediyor. Bu gerçekleşirse bu tip sıkıntılara gerek kalmayacak. Ama o ki Marmara Gölü'nün artık sulama amaçlı kullanılmayacağı ve dolmayacağı kesin netleşirse ondan sonra zaten DSİ, devletimiz bu arazileri hakkıyla kullanabilecekleri bir şekilde, kiralamak suretiyle geri verebilir. Ama bu ileride olabilecek bir durum. Şu anda biz mevcut durumu korumaya çalışıyoruz yaptığımız işlem de budur. Arkadaşlarımız gayretle çalışıyor. Vatandaşlar da duyarlı herhangi bir sıkıntı çıkarmıyor ve işgallerine son veriyor.” dedi.
Yapılardan sonra ekili alanlar da temizlenecek
Kaymakam Ateşoğlu bu yıl içinde tespit edilen 22-23 adet hayvan damı ve ağılın ardından sıranın ekili alanlara da geleceğini kaydederek şunları söyledi: “DSİ'nin bize en son verdiği rakamlarda 22-23 tane ahır tespit edilmişti. Bu senenin başında tespit ettik. Bunların hemen hemen hepsi yıkıldı işgallerine son verildi. Bu bitmiş anlamına gelmiyor. Burada arazi sürmek, tarımsal amaçlı bitkiler ekmek, malum burası üzüm memleketi bağ dikmek şeklinde de işgaller var. Bunları da zaman içinde gireceğiz ve peyderpey ortadan kaldıracağız.”
Yapılan işgalleri tespit eden jandarma ekiplerinin tutanak tutarak ilgili kurumlara durumu bildirdiği ve bunun neticesinde de çok sayıda kişiye milyonlarca lira para cezası uygulandığı öğrenildi.
Sadık Cangel - Aykut Yeniçağ