USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Linç edilen yazar Haber7'ye konuştu! "Bunları Cumhuriyet'te yayınlayamazsınız!"

Cumhuriyet gazetesi, sokakların terörize edilmesine neden olan 'başıboş köpek sorunu'nu ile ilgili tweet attığı için sessiz sedasız Eğitimci Yazar Şahin Aybek'in yazılarına son vermişti. Aybek, Haber7'ye açıklamada bulundu.

Linç edilen yazar Haber7'ye konuştu!
13-01-2024 19:03
Google News

Haber7 – ÖZEL

Daha önce çikolata kutusu içerisinde aldığı paralarla algı operasyonu yaptığı ortaya çıkan Cumhuriyet gazetesi, sokakların terörize edilmesine neden olan 'başıboş köpek sorunu'nu ile ilgili tweet attığı için sessiz sedasız Eğitimci Yazar Şahin Aybek'in yazılarına son vermişti. Geçtiğimiz gün "Cumhuriyet, 'Çocuklar ölmesin' çağrısı yapan yazarını kovdu!" başlıklı haberle konuyu gündeme taşıyan Haber7, linç kampanyasına maruz kalan Cumhuriyet gazetesi yazarı Şahin Aybek'e ulaştı. Sorularımıza cevap veren Aybek, kendi camiasının sorunu dile getirmemekle birlikte sorunu dile getirenleri linç ettiğini söyledi. Zülal Kalkandelen'in tweetinin ardından 2 gün içerisinde yazılarına son verildiğini, Türkücü Sevcan Orhan ile CHP'li Haluk Koç'un da linç kampanyasına katıldığını belirten Aybek, sağ/sol farketmeksizin herkesin çocuğunun köpek saldırısıyla karşı karşıya kalabileceğini ve 5199 sayılı kanunun değişmesi gerektiğini söyledi. Yazar, Muhalif medyanın soruna duyarsız kaldığını da sözlerine ekledi. 

BEN EN FAZLA NE YAZMIŞ OLABİLİRİM Kİ?

"Cumhuriyet gazetesi ne yaptınız da yazılarınıza son verdi?" sorusunu cevaplayan Aybek, "Çok güzel sordunuz, bu konuyla ilgili ben en fazla ne yazmış olabilirim ki? 'Sokaklarda köpekler zor koşullarda yaşamasın, çocuklar ölmesin, çocuklara zarar gelmesin' diyebilirim. Bu konuda sözde hiçbir demokratik medya organına cevap verme gibi bir niyetim yok. Çünkü hiç kimse ya da hiçbir şey bu ülkenin çocuğunun bir tırnağından daha değerli değil. O yüzden yanıt vermenin bir anlamı yok. Gerekli açıklamayı sosyal medya hesaplarımdan 2 defa yaptım. Gündeme de getirmedim. Tunahan’ın köpekler tarafından parçalanmasının ardından gündeme geldi. Ben bu konuda ön plana çıkmak istemiyorum. Hiçbir şeyi o çocuk gözlerindeki korkudan daha önemli değil. O korkuyu yenmek hepimizin boynunun borcu. Ama polemiklere girmek istemiyorum." ifadesinde bulundu.

"25 YILLIK KÖŞE YAZARI KARİYERİM FEDA OLSUN"

Ben o konuyla ilgili açıklamaları sosyal medya hesabından yaptım. Şunun için söylüyorum bu problem yaşadığım kişileri gündeme getirecek kadar değerli bile bulmuyorum." diyen Aybek, aklı başında olan hiç kimse hiçbir canlının kötülüğünü istemeyeceğini belirtti. Aybek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Benim için çocuklar bu ülkede sağ/sol fark etmeksizin bütün medya gruplarından daha değerli. Benim 25 yıllık eğitimci köşe yazarı kariyerim feda olsun. Ben ne yazabilirim ki bu konuda. Ben en fazla ne derim? ‘Sokaklarda köpekler zor koşullarda yaşamasın, çocuklar ölmesin, çocuklara zarar gelmesin.’ Zaten aklı başında olan hiç kimse hiçbir canlının kötülüğünü isteyemez. Solcu da olsanız istemezsiniz, dindar da olsanız istemezsiniz. Ne dinimiz buna müsaade eder, ne evrensel sosyal demokrasi buna müsaade eder.”

LİNÇ KAMPANYASINA MARUZ KALDI

20 Nisan'da attığı tweet sonraıs linç kampanyası başlatıldığını dile getiren Aybek,  dönemin Cumhuriyet gazetesi yazı işleri müdürü, Emre Kongar, Cumhuriyet gazetesi yayın kurulu üyesi Zülal Kalkandelen ve bazı medya kuruluşlarının Ankara temsilcilerinin kendisini takipten çıkarak tavır aldıklarını kaydetti. Aybek, "Daha önce Cumhuriyet gazetesini, Birgün gazetesini, Sözcü, Oda TV'yi etiketleyerek 'Bu ayıp hepimize yeter. Yazıklar olsun. Bu ülkede binlerce çocuk parçalanıyor. Tek satır haber yapmıyorsunuz. Bu hepimizin ayıbıdır. Başta da bir eğitimci olarak benim ayıbımdır' diye ben tweet'ler attım. Ama bu son tweet'ten sonra sözünü ettiğim böyle yüzlerce, binlerce, on binlerce tweet ile Cumhuriyet Gazetesi etiketlenip atıldı. Bunlar 100-200 kişiler. Hızla tweet atıp linç kampanyası başlattılar." dedi.

KALKANDELEN'İN TWEETİNDEN SONRA YAZILARINA SON VERİLDİ

Başıboş köpek sorununu dile getirmesinden rahatsız olunduğunu söyleyen Aybek, Zülal Kalkandelen'i tanımadığını ancak linç kampanyası başlatan grupların onu etiketleyerek tepki gösterdiğini ve Kalkandelen'in "Müdahale etmediğini nereden biliyorsunuz?" demesi üzerine yazılarına 2 gün sonra son verildiğini kaydetti. Susmayacağını belirten Aybek, şöyle konuştu:

"Artık o tweetler, etiketlendikten sonra bir tanesi Cumhuriyet Gazetesi'ni ve gazetenin bu sözde ‘hayvansever’ kadın köşe yazarını etiketleyip ‘Şahin Aybek gibi bir hayvan düşmanını neden hala Cumhuriyet Gazetesi'nde çalıştırıyorsunuz?’ diye bir tweet attı. Muhtemelen o hanımefendi Twitter'ı çok kullanmayı bilmediği için onun altına ‘Şahin Aybek'in bu gazetede için elimden geleni yapmıyorum’ tarzı bir tweet yazdı. Zaten 2 gün sonra da bütün yazılarıma son verildi. Bu tweetin ardından 5 yıldır hiçbir ücret almadan binlerce yazı yazdığınız, binlerce program çektiğiniz bir gazeteden amasız, fakatsız, gerekçesiz gönderilirseniz aklı başında hiç kimse için bunun başka bir açıklaması olamaz. Benim böyle bir kaygım yok. Ben bu konularda da susmam, bedel neyse öderim. Çünkü hiçbir şey bu ülkenin çocuklarından daha önemli değil."

SORUNU DİLE GETİRİR GETİRMEZ LİNÇ BAŞLADI

Sorunu gündeme getiren gazetecilerin linç edildiğini söyleyek Aybek, kendisinin linç sebebinin de 'başıboş köpek sorununu dile getirmek' olduğunu belirtti. Aybek, “Ben kimseyle polemiğe girmem Bu kişiyi bire bir hiç tanımam. Yaşantımda hiç görmedim, etmedim. Hiç bilmem, etmem. Dediğim gibi ben tamamen ‘Çocuklar ölmesin. Sokaklarda köpekler zor koşullarda yaşamasın.’ dedim. Bakın daha çözümüne gelmedik. Yani problemi konuşma kısmına gelmeden linç kampanyası başladı. Yani görseniz küfürleri... Ne tecavüzcülüğümüz kaldı, ne şuyumuz, ne buyumuz kaldı.” ifadelerinde bulundu.

TÜM ÜLKE AKIL TUTULMASI YAŞIYOR HER KONUDA!

"SADECE SOKAK KÖPEKLERİ ÇOCUK ÖLDÜRDÜ!" dediğiniz anda,
daha konu bu sorunun nasıl çözüleceğine bile gelmeden,hakaretler yağdıran sağcı,solcu,profesör demeden her kesimden bir kitle var.Psikiyatristler acilen bu konuyu araştırmalılar. pic.twitter.com/6ABcdwGWn6

— Şahin Aybek (@sahin_aybek) February 3, 2023

CHP'Lİ İSİM VE ÜNLÜ TÜRKÜCÜ DE LİNCE KATILDI

Türkücü Sevcan Orhan ile CHP eski Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç'un da kendisini hedef alanlar arasında yerini aldığını belirten Aybek, şunları söyledi:

"Ben bu tweeti attıktan sonra beni takip eden tanınmış bir sözde 'halk müziği sanatçısı', Cumhuriyet Halk Partisi'nin iki numarası diyebileceğim dönemin büyük bir siyasetçisi... Takipten çıkıp WhatsApp'tan Twitter'dan etmedikleri küfür kalmadı. Bir kez daha söylüyorum. Bakın ben problemin nasıl çözüleceğine bile girmedim. Bu siyasetçi o dönem Sevilay Yılman'a bu köpeklerden dolayı belden aşağı edilen çok büyük bir küfür tweetini beğenmişti. Hatta Sevilay Hanım ondan sonra Haluk Koç'a ‘Siz nasıl böyle bir TV beğenirsiniz’ demişti. Yani bir akıl tutulması. Düşünsenize, o hayvan hakları diyen sözde sanatçı bir sürü kuzunun koyunun kesildiği ‘Adana Kebap’ programı yapıyor."

SÖZDE 'GERİCİ' DEDİKLERİ CENAH PROBLEMİN ÇÖZÜLMESİNİ İSTİYOR

'Gerici' diye hedef aldıkları kesimin 'çocuklar ölmesin' diye soruna çözüm istediğini kaydeden Aybek, "Akıl tutulursa, bu kötüdür. Güneş tutulur, ay tutulur ama akıl tutulursa bir toplum geriye gider. Böyle bir şey olamaz. Sözde ‘gerici’ diye nitelendirdikleri yıllardır mücadele ettikleri karşı cenah problemin çözülmesini istiyor. Ama bu sorunun çözümü için 5199’un değişmesi gerekiyor. Konu kamuoyunda çok konuşulmuyor. Hani tırnak içerisinde ‘sağ medya’ diyelim. belli bir zamandan beri nispeten haber yapıyor. Ama Sayın Cumhurbaşkanı'nın söyledikleri havada kalıyor." dedi.

CUMHURİYET'TE BÖYLE BİR YAZIYI YAYINLAYAMAZSINIZ

Başıboş köpek sorunu ile ilgili bir yazının Cumhuriyet gazetesinde yayınlanamayacağını söyleyen Aybek, şu ifadelerde bulundu:

"Siz başıboş köpek sorunuyla ilgili böyle bir yazıyı Cumhuriyet Gazetesi yayınlayamazsınız zaten. Ya ben yazıyı bırakın o konuyla ilgili tweeti yazdıktan sonra o dönemin Cumhuriyet’in dönemin yazı işleri müdürü, Emre Kongar, döneminin sözünü ettiğim sözde bu hayvansever köşe yazarı… Tamamı o gün beni Twitter'dan takipten çıktılar. 2 gün sonra da yazılarıma gerekçesiz bir şekilde bu tweetler yüzünden son verdiler. Böyle bir konuda zaten siz Cumhuriyet gazetesinde yazı yayınlayamazsınız, mümkün değil. Ben sosyal demokrat bir kişiyim ama Bir kez daha söylüyorum. Benim mahallem olamaz. Artık bu konu bir eğitim konusudur. Eğitim de hükümetler üstü bir devlet politikasıdır. Acının rengi mi olur ya? Yani o köpeklerin arasında kalan 70 küsür yaşındaki nenenin o kalp atışlarını, o çocukların psikolojisini düşünemiyorum. Bu siyaset üstü bir şey."

ÖNCE İNSAN!

Yaratılmışlar içerisinde önce insanın geldiğini belirten Aybek,“Yaradan'dan ötürü bütün yaratılmışları severim. Her şeyi severiz. Bütün canlıları severiz ama tabii ki biz Şeyh Edebali'nin Osman Bey'e söylediği gibi önce insan diyen bir felsefeden geliyoruz. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' diyor. Ben sosyal demokrat solcu biriyim ama sosyalist enternasyonelin ana sloganı da önce insandır. Bizim bu bağlamdaki görevimiz, özellikle eğitimci olarak, benim de 25 yıllık bir eğitimci köşe yazarı olarak öncelikle görevim çocuğun üstün yararından hareketle çocukları korumak. Çocuklar sokaklarda ölmesin, inanç özgürlüğü noktasında sabah namazına rahatlıkla gidebilsin, çocuklar okullarına güvenli gidebilsin. İşçi sınıfı sabahın köründe toplu taşıma kullanıyor. Bu siyaset üstü bir konudur ama kimsenin umrunda değil."

DURUM 'PATİLİ DOSTUMUZ' HİKAYESİNİN ÇOK ÖTESİNDE

Başıboş köpek sorununun iç güvelik problemi haline geldiğini söyleyen Aybek, sorunun terör sorunuyla eşdeğer hale geldiğini belirtti ve şu ifadelerde bulundu:

“Bu hayvanlar da sokaklarda çok zor koşullarda yaşıyor. Geldiğimiz noktada milyonlarca köpek var sokaklarda. Bu artık hani böyle tırnak içerisinde ‘can dostumuz’, ‘patili dostumuz’, hikayesinin çok ötesinde. İç güvenlik problemi haline gelmiş vaziyette. Yani biz yerel seçimlere doğru gittiğimiz şu günlerde, emin olun ‘En önemli en somut belediyecilikte sorun nedir?’ diye anket yapılsın, sokak köpekleri çıkar. İnsanların artık vücut bütünlükleri tehlikeye girmiş bir vaziyette ama bu artık normal böyle hani sempatik bakışlarla işte ‘bir kap su’, ‘biraz mama’yla çözülebilmenin çok ötesinde bir problem. Ama maalesef bizim demokratlarımız her konuda yüzünü Atatürk'e, Batı’ya dönerler. Ama bu konuda Batı'ya dönmüyorlar. Yani ben Batı'da okumuş birisi olarak söylüyorum. Sokakta bir hayvan olmaz.”

MUHALİF MEDYA SORUNU GÖRMEZDEN GELİYOR

Muhalif medyanın sorunu görmezden geldiğini söyleyen Aybek, “İnsanların çocukları köpekler tarafından parçalanıyor. Türkiye'de öyle bir sosyolojik kutuplaşma oluşturulmuş ki siz daha köpek demeden ‘Vay vatan haini, vay FETÖ'cü, vay PKK'lı’ diyerek linç kampanyaları başlıyor. Zaten muhalif medya bunu hiçbir şekilde görmezden geliyor. Bu görmezden gelinecek bir problem değil. Bunun sağı solu olamaz. Yani bu çok ciddi bir noktada. Tek derdimiz Ankara'nın göbeğindeki gibi Tunahanlar ölmesin. Türkiye'nin diğer köşesindeki gibi 70 küsür yaşındaki kadınlar parçalanmasın. Başka bir derdimiz yok. Bizim hepimizin derdi bu ülkenin çocukları.” dedi. 

"SİZİN SOLCULUĞUNUZ DA BATSIN!"

AMA BENİM BU ÜLKENİN TEK BİR ÇOÇUĞUNU DAHA KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜM YOK!

Bu ülkedeki bir kısım sözde solcu gazeteci ve siyasetçi de başıboş sokak köpeklerinin çocukları,insanları öldürmesinin ve parçalamasının nedenidir. Sözde hayvanseverlik adı… pic.twitter.com/hEgI2Q7TEu

— Şahin Aybek (@sahin_aybek) August 19, 2023

"BUNLAR HAYVANSEVER FALAN DEĞİL"

'Hayvansever' gibi görünen grupların hayvanların ölmesini istediğini söyleyerek tepki gösteren Aybek, şöyle konuştu:

“Burada iki ana nokta var. Bunlardan bir tanesi, ‘Sokaklarda başıboş köpekler olsun’ diyen bir kitle var. Öncelikle kavramları iyi kullanmak gerekiyor. Bunlar hayvansever falan değil. Asıl hayvansever biziz. Biz hayvanların da sokaklarda zor koşullarda yaşamasını istemiyoruz.

Hayvan hakkı hayvanların daha iyi koşullarda yaşamasını istemektir. Hayvan hakkı demek, hayvana tapmak, insanı yerin altına almak demek değildir. Burada ‘İnsanlar yaşasın, hayvanlar ölsün’ falan diyen de yok. Bütün canlılar yaşasın. Ama aslında asıl ‘Hayvanlar sokaklarda kalsın’ demeye devam edenler hayvanların ölmesini istiyorlar. Çünkü o hayvanlar sokaklarda kaldıkları sürece her an bir arabanın altında kalabilirler. O hayvanlar hayvan yani adı üzerinde.

“Sokaktaki köpeğin bir suçu yok. Köpek doğası gereği yırtıcıdır ve parçalayıcıdır. Efendim neymiş; ‘İnsanlar, hayvanların yerini elinden almış’ O zaman ben 2 tane timsah, 2 tane aslanı getireyim, sokağa bırakayım, doğaları burası’ diyeyim. Yani insanlar kavramları da yanlış Doğa demek bu demek değil. Bir köpek altı ayda bir 10 tane yavru yapıyor. Şu an milyonlarca köpek var sokaklarda. Köpeklerin hiçbir suçu yok. O köpeklerin sokakta kalmasına müsaade edenlerin suçu.”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Karikatürler