Merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 10 ili vuran depreme Malatya’da yakalanan yerel basın mensubu Gamze Ebrar Şeker, “O an kelimelerle anlatılacak gibi değil. Kıyamet koptu sandık” dedi.
Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen yıkıcı depremlerin ardından enkazlarda arama-kurtarma çalışmaları devam ederken, depremzedeler yaşadıkları o anları anlattı. Depreme Malatya Konak’ta yakalanan gazeteci Gamze Ebrar Şeker, o anı anlatmakta zorluk yaşadığını belirterek, “İlk defa kelimelerimize dökemiyoruz, telaffuz edemiyoruz. Normalde çok okuyan, çok yazan bir insanım ama o an anlatılacak gibi değildi. Yaşanmamasını tercih ederdik ama yaşandı. O an çok korkunç ve endişe vericiydi. O anlarda kıyamet koptuğunu sandık. Çünkü depremin şiddetinden ziyade, yeraltının çok yakınında olduğu için çok fazla yollar yarıldı, çok fazla hasarlar oldu ve çok büyük sarsıntılar yaşadık. O anlarda biz biraz daha korkuyla hareket ederken, daha çok toplumu düşünüp çocukları, bebekleri kucaklarımıza alıp kaçmayı tercih ettik. Aile olarak bebeklerimiz yok ama komşularımızın çocukları ve bebekleri vardı. Daha çok onlara yönelip, onları alıp kaçırdık. Hatta ben bir komşumun çocuğunu almışım ve çok sonradan, toplanma alanında fark ettik çocuğun bende olduğunu. O an şuur yerinde olmuyor. Çünkü ayağınızı bastığınız yer sizi hem kaydırıyor hem de yükseklik veriyor. Evler üstünüze üstünüze geliyordu. Çok tanıdığım ve samimi olduğum bir arkadaşımın evi önüme yıkılmıştı. Bir de gökyüzünden inanılmaz bir kar düşüyordu. Benden yaşça daha büyük abiler ve ablalar hiç daha önce böyle bir kar görmediklerinden bahsettiler. O da ürkütücüydü” ifadelerini kullandı. "Yaşayan ölü gibiyiz"
Sadece Malatya’da değil birçok ilde kayıpların olduğuna değinen Şeker, “Hem sosyoekonomik olarak hem de psikolojik olarak ikinci deprem çok yıprattı. Bizler Malatya’daydık. Evlerimiz müstakil ve sağlam evlerdi. Orada evlerimiz patladı ve büyük hasarlar gördü. Zaten şu anda Malatya’da oturulabilecek sağlamlıkta çok fazla ev kalmamış. İyiyiz diyemiyoruz. Sadece Malatya’da değil memleketimin birçok ilinde kayıplarımız var. Enkaz altında kalan insanlarımız var. Hepsi bizim insanımız. O yüzden iyiyiz demeye de utanıyoruz. Evet sağız, nefes alıyoruz ama yaşayan bir ölü gibiyiz. Aklımız, ruhumuz, kalbimiz ve bütün üzüntümüz memleketimize. İnşallah daha beteri olmaz” diye konuştu.