Pek çok kişinin cesaret edemediği ve korktuğu işlerden biri olan ve halk dilinde ölü yıkayıcısı olarak bilinen ‘gassallık’ mesleğini öğrenmek için kursiyerler Tuzla Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan ’Cenaze Hizmetleri Kursu’na gidiyor. Burada aldıkları kurs ile gassal olan ya da kursu almaya devam eden kursiyerler, deprem bölgelerinde görev almak istediklerini belirterek yetkili mercilere başvuruda bulundu. Öte yandan kurs yetkilileri, deprem afetinin ardından gassallık mesleğini öğrenmek isteyenlerin sayısının arttığını belirtti. Tuzla Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan ’Cenaze Hizmetleri Kursu’nda genç gassal adayları eğitim alıyor. Hayata veda eden insanları yıkadıktan sonra kefenleyerek yakınlarına teslim eden gassallık mesleğini öğrenmek isteyenler kursa ilgi gösteriyor. Pek çok kişinin korktuğu ve cesaret edemediği işlerden biri olan gassallık mesleğini yapmak isteyen erkek ve kadınlar için 4 hafta ve 32 saat süren eğitim veriliyor. Özelikle Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve tüm Türkiye’yi sarsan depremlerin ardından gassallık mesleğine de ilgi arttı. Tuzla Halk Eğitim Müdürü Metin Çangır, depremlerin ardından gassallık mesleğini öğrenmek isteyenlerin başvurularında artış olduğunu belirtti. Çangır ayrıca daha önceden eğitim almış ve sertifikası bulunan gassalların ya da halen eğitim almakta olan kursiyerlerin deprem bölgesinde görev alıp mesleklerini icra etmek için yetkili mercilere başvurularda bulunduklarını belirtti. Kursiyerlerden Serap Kaya, “Meslek olarak değil ilim olarak gördüğümüz için bu mesleği tercih ettik. Geleneksel tedavi ile uğraşırken nasibimiz varmış bu konu ile ilgili ilmimizi aldık, öğrendik. Türkiye deprem bölgesi olduğu için her an her şekilde hazırlıklı olmamız lazım. Herkesin bu ilmi bilip yapması gerektiğini düşünüyoruz. Biz müracaatlarımızı yaptık. Her an çağırılacağız diye hazırda bekledik. Gassal olarak oraları gördükçe vicdanımız sızladı. Bir yerden haber gelmedi. Yine bekliyoruz. Her an hazırız” dedi. “Başvurularımız oldu lakin oraların yoğunluğundan sebep geri dönüş olmadı”
Diğer bir kursiyer Dilek Denizci, “Gassallık meslek olarak adlandırılıyor lakin meslek olarak görmüyorum. Benim için manevi bir yolculuktan kardeşlerimize önderlik yapmaktır. Çocukluğumdan beri gayri ihtiyari buna ilgi duymuşumdur. Mezarlıklar, kabirler, kefen gibi şeylere ilgi duymuşumdur. İlk olarak anneannemi yıkayarak başladım. Soğukkanlı olduğumu ve yapabildiğimi fark ettim. Severek de yapıyorum. Ölüm kelimesi soğuk olduğu için korkuyorlar. Kadınlar daha çok korkuyor. İlk zamanlarda bizden korkanlar oldu. Son zamanlarda insanlar daha bilgili. Gassallık yüksek mertebe ilgi gören ve saygı duyulan bir meslek oldu. Bazı il ve kuruluşlara, müftülüklere ve kaymakamlıklara başvurularımız oldu lakin oraların yoğunluğundan sebep geri dönüş olmadı. Biz de sahalarda arka planda çalışmaya devam ettik” dedi. Tuzla Halk Eğitim Müdürü Metin Çangır, “Can birliğiyle hepimiz mücadele ediyoruz. Depremde her alanda olduğu gibi bu mesleğe de ihtiyaç var. Büyüklerimiz, Diyanet yetkilileri bunları, elinden geldiğince görevlerini ifa ediyorlar ancak kendi köylerinde kendi yakınlarına müdahale etmek isteyenler, son görevini yapmak isteyenler olduğu için hayli ilgi arttı mesleğe. Özellikle ilk anda, birinci gün, ikinci gün gibi müdahale edilecek zamanlarda yoğun şekilde vefatlar olduğu için bu işten anlayan ve dini boyutunu sağlık boyutunu bilen insanlar olması nedeniyle hem ilgiyi artırdı. Hem de insanların son vazifeyi vicdanen rahat şekilde yapmaları için ilgi çok arttı. Özellikle bize telefonla arayan ve bizzat gelen, ‘ben bu belgeyi daha önce almıştım’ diyenleri de veya şu anda eğitim almakta olanları yetkililere yönlendirdik. İhtiyaç halinde kendilerine ulaşılması için bilgi verdik” diye konuştu.