Sağlık Bakanlığı’nın ağız ve diş sağlığı hizmetlerini genişletmesi amacıyla hazırladığı ‘Aile Diş Hekimliği’ projesi ilgili kesimler tarafından olumlu karşılanırken, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, konuyla ilgili olarak “Ağız ve diş sağlığında yeni bir modele geçiyoruz” dedi.
Sağlık Bakanlığı tarafından ağız ve diş sağlığı hizmetlerinin genişletilmesi ve 0-12 yaş grubunda erken teşhisin kolaylaştırılması amaçlanarak hazırlanan ‘Aile Diş Hekimliği’ uygulaması pilot olarak belirlenen 3 ilde hasta kabulüne başlayacak. Eskişehir, Kırşehir ve Karabük illerinde ‘Aile Diş Hekimliği’ modelinin uygulanması başarı sağladığı takdirde yurt genelinde yaygınlaşacak.2023 yılında ülkenin tamamında uygulanması planlanan Aile Diş Hekimliği modeli, çocuklar için koruyucu ağız ve diş sağlığı çalışmaları açısından büyük önem taşıyor. E-nabız üzerinden Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nden (MHRS) ailelerin alacağı randevular ile yapılacak muayenelerde 0-12 yaş çocukların oluşabilecek ağız ve diş hastalıkları erken teşhis edilmiş olacak. “Ağız ve diş sağlığında yeni bir modele geçiyoruz”
Sağlık Bakanlığı’nın projesi ile Eskişehir’de Aile Diş Hekimliği modelinin uygulanması hakkında konuşan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, “Sağlık Bakanlığımız ile ortak olarak ağız ve diş sağlığı uygulamalarımızın yanında yeni bir modele geçiyoruz. Yeni bir sistem olarak devletimiz 0-12 yaşındaki çocuklarımızı ‘Aile diş hekimi’ kavramı içine sokarak, ağız ve diş sağlığı hizmeti vermeyi öngördü. Biz Sağlık Bakanlığı’nın da bir ortağı olarak planlamada çocuk ağız ve diş sağlığı anabilim dalımızla beraber ortak çalışacağız. MHRS sistemini de açıyoruz. Devletimizle bu konuda bağlantılarımızı kurduk. 0-12 yaş çocuklarımız MHRS sistemiyle buraya gelecekler ve burada sağlık hizmeti almaya başlayacaklar” dedi. “Çocuk diş hekimliği kliniğimizde çocuklarımızın düzenli muayeneleri yapılacak”
Hazırlığı bitmek üzere olan ağız ve diş sağlığı modeli ile çocukların düzenli muayene şansı elde ettiğini belirten ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi Başhekimi Doç. Dr. Nesrin Saruhan, “Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü 0-12 yaş arası çocukları kapsayan aile diş hekimliği uygulamasının yürütüleceği 3 pilot ilden birisi olarak bizler de bu çalışmaya destek vermekteyiz. Aile diş hekimliği uygulaması ile çocuk diş hekimliği kliniğimizde çocuklarımızın düzenli muayenelerini yaparak koruyucu ağız ve diş sağlığı hizmetlerini güçlendirerek devamlılığını hedefliyoruz. Bu çerçevede de 0-12 yaş çocuklarımız için MHRS sistemi üzerinden hastanemize randevular ve başvurular gerçekleştirilebiliyor. Tüm çocuklarımızı koruyucu ağız ve diş sağlığı hizmetlerinden yararlanabilmeleri için aile diş hekimliği uygulamasına katılmalarını tavsiye ediyoruz” ifadelerini kulandı. “Sorunlar erkenden tespit edilerek basit uygulamalarla çözüme kavuşturulacak”
ESOGÜ Çocuk Diş Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Seçil Çalışkan, çocuk yaşta diş problemlerinin tespit edilmesinin erişkinlik döneminde yaşanabilecek rahatsızlıkların önüne geçebileceğini belirtti. Çalışkan, “Çocukluk çağında bireye özgü koruyucu programların yapılması ile ağız ve diş sağlığı sorunlarının ortaya çıkmadan önlenmesi, periyodik kontrollerin yapılması ile ağız ve diş sağlığı sorunlarının erkenden teşhis edilmesi ve basit uygulamalarla çözüme kavuşması mümkündür. Aile diş hekimliği uygulaması ile çocuklarımızın ağız içi muayeneleri yapılarak mevcut durumlarının tespit edilmesi, oral hijyen motivasyonlarının sağlanması, beslenme alışkanlıklarının düzenlemesi, risk profillerinin oluşturularak profile uygun koruyucu programların ve takip rejimlerinin düzenlenmesi işlemleri gerçekleştirilecektir” diye konuştu. “Hem halk sağlığı hem de diş hekimleri için yararlı bir uygulama olabilir”
Serbest diş hekimlerinin de modele dâhil edilmesiyle büyük bir projenin oluşabileceğini belirten Eskişehir Diş Hekimleri Odası Başkanı Cenk Ataç ise şu ifadeleri kullandı:
“Sağlık Bakanlığı’nın aile diş hekimliği ile ilgili programını Eskişehir Diş Hekimleri Odası ve Türk Diş Hekimleri Birliği olarak destekliyoruz. Özellikle kamu ve serbest çalışan hekimlerin bu uygulamayı birlikte yürütürlerse hem halk sağlığı için iyi olur hem de diş hekimleri için yararlı bir uygulama olur. Bu uygulamanın nasıl yürüdüğünü bizler takip edeceğiz. Takibin sonuçlarıyla birlikte bu işin büyümesi istiyoruz. Hatta serbest diş hekimlerinden de hizmet satın alınmasını talep ediyoruz. Bu proje tedaviden daha ucuz bir hizmettir. Çürük veya herhangi bir tedavi ihtiyacı doğmadan bunun önüne geçmenin çok daha önemli olduğunu düşünüyorum. Bu durum da çok önemli.”
