Yaz aylarında artış gösterdiği belirtilen dış kulak yolu iltihabına ilişkin konuşan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Kamil Hakan Kaya, “Herkes tatile çıkıyor ama tatilleri zehir oluyor. Özellikle deniz, havuz sezonunda bu enfeksiyon daha çok artıyor. Şeker hastaları özellikle dış kulak yolu enfeksiyonu geçirdikleri zaman bir an evvel doktora başvurmalılar. Hayatı tehdit edici durumlar oluşturabiliyor. Hem şekerlerini hem bu enfeksiyonu kontrol edebilmek için bazen 1 ay hastanede yatırmak zorunda kalabiliyoruz. Özellikle bu hastaların çok dikkatli olmaları lazım” dedi.
Genellikle su ve nem nedeniyle geliştiği belirtilen dış kulak iltihabının yaz aylarında arttığı ifade ediliyor. Bu dönemlerde ise havuz ve deniz suyunun kulaktaki nemlenmeyi artırdığını söyleyen uzmanlar, kulak ağrısı, akıntısı ve işitme azlığı, kulak içinde dolgunluk hissi ve tıkanma, kızarıklık gibi belirtilerle hastalığın kendini gösterdiğini belirtiyor. Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Kamil Hakan Kaya da dış kulak iltihabı ve tedavisine ilişkin bilgi verirken riskli gruplar hakkında konuştu. Prof. Dr. Kaya, özellikle şeker hastalarının dikkat etmesi gerektiğini söylerken uyarılarını sıraladı. “Havuzdan çıkıldığında duş alınmalı, dış kulak yolunu hafifçe yıkamalı”
Dış kulak yolu iltihabına yönelik konuşan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Kamil Hakan Kaya, “Dış kulak yolu iltihabı, kulağımızın dış bölümünde yer alan kanalın özellikle içindeki cildin, bir takım mikrobik etkenlere bağlı olarak görülen enfeksiyonu. İltihap oluşmaması için dış kulak yolunda birçok koruma mekanizmaları var. Kulağımızda gördüğümüz kahverengi şeyler kir değil. Sadece dışarıya dökülenleri temizlememiz lazım, içeride kalanlara ulaşıp temizlemememiz lazım. Buraya sokulacak yumuşak bir cisim dış kulak yolunun yaralanmasına sebep olur. O yüzden hiçbir şekilde kulağımıza bir şey sokmamamız gerekir. Eğer havuz temizliğine dikkat edilmezse, denizde mikroplar çok fazlaysa kulağımızı da yaralamışsak bu bölgede enfeksiyon olma ihtimali artacaktır. Bunun dışında altta yatan birtakım hastalıklar var. Mesela şeker hastalığında enfeksiyona yatkınlık arttığı için bu hastalar daha sık dış kulak yolu enfeksiyonu geçirirler. Havuzlarda klorun çok fazla kullanılması dış kulak yolu cildinin yanmasına, o bölgede tahrişe sebep olacağı için enfeksiyon riskini artırır. Havuzdan çıkıldığı zaman hemen duş almak, dış kulak yolunu hafifçe yıkamak içeriye çok su tutmadan bu kimyasal maddelerin vücutta oluşturacağı tahrişi de önleyecektir” dedi. “Bazen 1 ay hastanede yatırmak zorunda kalabiliyoruz”
Havuzlardaki klor dengesinin önemli olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Kamil Hakan Kaya, “Klorun tüm cilde olduğu gibi göze etkisi olabilir. Bu sıvıların yutulması hem midede hem boğazda hem de burundan şiddetli bir şekilde çekilmesi, sinüslerde de yanmaya neden olacaktır. Dolayısıyla sinüzit ihtimalini de artıracaktır. Bu kimyevi maddelerin oranlarının da çok iyi ayarlanması gerekli yoksa koruyucu olmaktan çıkıp zarar verici olacak hale de gelebilir. Şeker hastalığı olan insanlar çok daha dikkatli olmalılar. Bu hastalarda özellikle şekerin düzensiz olması, ayaklarda, ellerde bir takım cilt enfeksiyonlarına sebep olduğu gibi kulakta da enfeksiyon ihtimalini artıracaktır. Dolayısıyla bu hastalar şekerlerinin düzenli olmasına dikkat etmeliler. Dış kulak yolunun şişmesi sonucunda da burası tamamen kapalı kaldığı için özellikle arka tarafına müdahale edemiyoruz. Şeker hastaları özellikle dış kulak yolu enfeksiyonu geçirdikleri zaman bir an evvel doktora başvurmalılar çünkü buradaki yumuşak doku beyine, kafa tabanına komşudur. Bazen öyle hastalarımız oluyor ki şekeri düzensiz, ileri yaş hastalar, vücutlarının muhtelif yerlerinde de yaralar oluyor. Özellikle ayak, el parmaklarında görülen yaralar, aynı burada olduğu gibi biz dış kulak yolu enfeksiyonunu bu hastalarda kontrol etmekte çok zorluk çekiyoruz. Hayatı tehdit edici durumlar oluşturabiliyor. Tedavisi çok güç olan enfeksiyonlar oluşturabiliyor. Bu hastaların hem şekerlerinin kontrol edilmesi hem bu enfeksiyonu kontrol edebilmek için bazen 1 ay hastanede yatırmak zorunda kalabiliyoruz. Çocuklara da çok dikkat etmek gerekli, özellikle dış kulak yolu yaralanması varsa çocuklar şakalaşırken herhangi bir travmaya sebep olabilirler" şeklinde konuştu. “Deniz, havuz sezonunda enfeksiyon daha çok artıyor”
Belirtiler durumunda doktora başvurulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Kaya, sözlerine şöyle devam etti:
“Herkes tatile çıkıyor ama tatilleri zehir oluyor çünkü gelen hastalar öyle anlatıyor. Çocuklarda çok sık orta kulak iltihabı da görülebilir, dış kulak yolu iltihabını taklit edebilir. Orta kulak iltihabı daha şiddetli seyirli olacağı için bir an evvel doktora başvurmak lazım. Eğer kulak zarında delik olan hastalar var ise bunlar kati suretle başlarını suya sokmamalılar. 4-5 gün sürecek şiddetli ağrı uykunuzu kaçırabilir, gece uyuyamazsınız. Tamamen ağrı olmadan dış kulak yolunda iltihaplı, sarı renkli, kötü kokulu bir akıntı varsa bir an evvel doktora başvurmakta fayda var. Geç kalırsanız o bölgenin şişmesine bağlı dış kulak yolu kapanmasına bağlı oraya uygulanabilecek tedaviler de zorlaşır. Tedavilerde dış kulak yoluna damlatılan damlalar kullanıyoruz ama eğer dış kulak yolu çok şişmişse bu damlalar, orayı geçemeyecek gibiyse o zaman kremlerle hazırladığımız bir takım gazlı bezler var. Onları koyup beklememiz gerekiyor, çok nadir ağızdan ilaç tedavisi verdiğimiz oluyor. Şeker hastalığı, ek birtakım problemler varsa o zaman ağızdan tedavi vermemiz gerekiyor. Kötü huylu dış kulak yolu enfeksiyonu varsa hayati tehlike olabileceği için hastayı hastaneye yatırmamız gerekiyor. Kulağa sokulan şeyler dış kulak yolunda kalabiliyor. Hastalar başvuruyor, kulağımızı pamuklu çubukla temizlerken baktım ki, ‘Çıkarttığımda pamuğu göremedim’. O orada kalıyor, kendisi de bir enfeksiyon kaynağı oluyor. Deniz, havuz sezonundan bağımsız olarak da biz dış kulak yolu enfeksiyonları çok sık olarak görüyoruz ama özellikle deniz, havuz sezonunda bu daha çok artıyor”