ABD Adalet Bakanlığı, Sezgin Baran Korkmaz'ın kara para aklama ve para transferi dolandırıcılığı suçlamalarıyla yargılanmak üzere Avusturya'dan ABD'ye iade edildiğini açıklamıştı.
Cumhuriyet yazarı Miyase İlknur bugünkü köşesinde "SBK’nin iadesi SBK’lerin paniği" başlıklı dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
"ABD’de ilk duruşmasına çıkan SBK'nin sadece formalite gereği kimlik bildirimi dışında bir şey konuşmadığını" belirten İlknur, "Avukatına göre şartlı iade edildiğini o nedenle Türkiye’deki faaliyetleri ile ilgili bir şey konuşmayacak. Zaten siyasilerle de bir ilişkisi yokmuş!" dedi.
"ABD’deki hapishane koşullarını bilenler ve yargılandığı davada 255 yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak olan SBK’nin konuşmaktan başka seçeneği olmayacağı görüşünde" olunduğunu aktaran İlknur, "Bence de konuşacak. Hele de avanta dağıttığı herkesin kaydını alan bir kişi, bu kayıtları da Sedat Peker’e gönderen bir kişi başkalarını yakmamak için kendisini yakacak kadar safoş değil" ifadelerini kullandı.
"Türkiye'deki SBK ayağını uyku tutmuyor" diyen ilknur'un yazısının ilgili bölümü şöyle;
"Türkiye’deki SBK’nin SBK ayağını uyku tutmuyor. SBK’nin ayağı SBK’ler kimdir; bir de onun açılımını yazalım da bulmaca çözmeyin bari. Sezgin Baran Korkmaz’ın yükselişinde, her kilitli kapıyı açmasında ve kamuoyunda bir Robin Hood olarak popülaritesinin oluşmasında katkısı olanlar. Yani siyaset, basın ve karapara aklamada yardımcı kişi ve kurumlar. Siyaset-Basın-Karaparacıların açılımı da SBK oluyor doğal olarak.
Siyasetin kapısını ona aralayan ilk kişi Mücahit Arslan. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın uzun süre danışmanlığını da yapan Aslan, Erdoğan’ın karakutusu olarak adlandırılıyor. SBK’nin devletle işlerini çözmede yardımcı olduğu söylenen Mücahit Arslan üzerinden de Berat Albayrak’la tanıştığı söylenen SBK için artık devlette açılmayan kapı yoktu. Berat Albayrak’la ilişki kurduktan sonra artık Mücahit Aslan’ın papucu da dama atıldı.
BDDK 2015 yılında SBK’nin hileli yollarla çöktüğü şirketleri topladığı Mega Varlık Şirketi AŞ’nin kuruluşuna izin veriyor. Hem de yönetiminde ABD’de devleti dolandırmakla suçlanan ve o paraları SBK’nin şirketleri üzerinden aklayan Jacop Kingston bulunmasına rağmen. Varlık şirketlerinin kuruluşu ve BDDK’den izin alması hayli zorlu bir süreç.
SBK’nin siyasette tek ilişki kurduğu Aslan ve Albayrak değildi kuşkusuz. Cumhurbaşkanı sayısı bellisiz danışmanlarından Korkmaz Karaca’ya yalısını ofis olarak kullanımına tahsis ettiğine göre Saray’da hayli nüfuz sahibi.
Diğer ilişkilerini de konuşunca öğreneceğiz.
BAS BAS PARALARI MEDYAYA
Kaynağı belirsiz paralarla ya da kanun dışı işlerle zenginleşenler, arkalarına hem siyasetçi hem de basın desteğini almak isterler. Siyasetle sorunlarını çözen bu sonradan türedi zenginler basını kullanarak da itibar satın alırlar kendince.
Bu yeni bir durum değil. Altın tabancalı uyuşturucu kaçakçılarının gazete satın aldığını da gördük, tanınmış tefecilerin gazete almak için pazarlık yaptığına da tanık olduk.
Tabii devletten ballı ihale almak için gazete patronluğunu araç olarak kullananları da...
SBK de akladığı karaparaların yasal faaliyetlerden edindiği izlenimini vermek için basına ihtiyacı vardı. Basına hemen zarf içinde para vermek adaba yakışmazdı. Önce oteline davetler, yatında ağırlamalar, yalısında beş çayları derken samimiyeti ilerletip sonrasında zarfla para vermeye kadar gitmiş iş. En son gazeteci Erk Acarer’in açıkladığına göre SBK’den para sızdırmak için oğlunu kurye olarak kullanan bile varmış.
Şaşırdık mı?
Elbette hayır. Bazı meslektaşlarımızın bindiği arabaları, Bodrum, Çeşme gibi yerlerde yazlık sahibi olması, lüks ciplere binmesi, İstanbul’un en seçkin semtlerinde oturması meslek geliriyle açıklanabilecek bir durum değil.
Biz SBK’den kimlerin para aldığını ismen az çok biliyoruz. Hem de SBK’ye çalışan en yakınındaki isimlerin verdiği listede adı bulunanlar bizim mahallede çok kişi tarafından biliniyor.
Otelinde ve yalısında kimleri ağırladıysa, kimler ona Robin Hood olarak güzelleme yaptıysa paraları da onlara basmıştır.
KARAPARACILAR, KÂĞITÇILAR DA VAR
Bir de SBK konusunda şu ana kadar isimleri geçmeyenler var. Karaparalarını bankalarında aklayanlar, şirketlerine kolayca çökmesi için malları hacizli ve kredilerini ödemekte zorlanan işadamlarının listesini SBK’ye ulaştıran bankacıları da konuşacağız önümüzdeki günlerde.
Kâğıtçıları da unutmayalım.
Borsa İstanbul’da işlem yapanlar arasında hisse senetlerinden “kâğıt” diye söz edilir. Sezgin Baran Korkmaz’ın Borsa İstanbul’da karaparalarını aklayanlar, hisse senetlerini toplayarak ekonomik darboğaza girmiş şirketlerin yönetimi ele geçirmesinde yardımcı olan hayli “çevik ve becerikli kardeşleri” de ya SBK ya da Sedat Peker açıklayınca hep birlikte öğreneceğiz.
Hesaplaşma oldukça kanlı olacak gibi..."