Anadolu Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜDAM) tarafından hazırlanan ‘Çocuk Üniversitesi' adlı proje ile deprem bölgelerinden Eskişehir'e gelen çocuklar ve ebeveynleri, rehber öğretmenler eşliğinde çeşitli atölye eğitimleri alarak afet sonrası travmayı atlatmaya çalışıyor.
Eskişehir Sazova Mahallesi'nde bulunan Anadolu Üniversitesine bağlı TÜDAM, uygulamaya başladığı sosyal sorumluluk projesinde 20'den fazla atölye ile deprem bölgesinden gelen aile ve çocuklara normalleşme süreçlerinde yardımcı olabilmek için çeşitli etkinliklere imza atıyor. 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremler sonucu Eskişehir'e gelmek zorunda kalan çocuklar, burada bulunan çeşitli etkinliklerle hem psikolojik yönden destek alıyor hem de eğitici derslerle bilgilendiriliyor. Anadolu Üniversitesi öğretim görevlileri koordinesinde yürütülen projeye katılan depremzede çocuklar; matematik, seramik, resim ve müzik gibi farklı atölyelerde eğlenerek öğrenirken, aileleri de uzman eğitimciler tarafından sosyal destek alıyor. Yaklaşık 5 hafta sürecek olan proje, deprem korkusunu yaşamış çocukların travmalarını unutturarak, bilişsel gelişimlerine katkı sağlamayı hedefliyor.
“Hedefimiz hayatın içerisinde onlarla birlikte ve onların yanında olduğumuzu hissettirmek”
Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Serap Erdoğan, bu projenin çocuklara eğitimde süreklilik ilkesi ile başladığını belirtti. Kurucusu olduğu ‘Çocuklara Oyunla Matematik Atölyesi” ile 2017 yılından bu yana ihtiyacı olan ve eğitime ulaşmakta güçlük çeken çocuklara ulaşmaya çalıştıklarını dile getiren Erdoğan, “Buradaki organizasyonumuzun adı Anadolu Üniversitesi Çocuk Üniversitesi. Tam adı ise ‘Çocuk Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin Deprem Bölgesinden Gelen Çocuklara Yönelik Sosyal Sorumluluk Projesi'. Şuan içinde bulunduğumuz atölye ise TÜDAM'da yer alan, ‘Çocuklara Matematik Atölyesi' etkinliği. Buradaki hedefimiz, deprem bölgesinden Eskişehir'e gelen aileler ve çocuklara normalleşme süreçlerine yardımcı olmak. Hayatın içerisinde onlarla birlikte ve onların yanında olduğumuzu hissettirmek. Burada bir imkân var, çok önemli bir şekilde onlara ulaşan nitelikli imkânı onlara sunmak ve tanıştırmak istiyoruz. Biz burada 100 ila 200 arasında olması beklenen, buraya gelebilecek çocuklara destek olmaya çalışacağız. 4 haftalık bir süreç bu. Mesela ‘Çocuklara Oyunla Matematik Atölyesi' bugün misafirlerini ağırlayacak. Birazdan ilk etkinliğimize başlayacağız. Gelecek olan 15 çocukla 4 hafta boyunca oyunla matematik eğitimi yapacağız. Aynı şekilde seramik, resim ve diğer atölyeleri de bu şekilde devam edecek. Ailelere de bu süreci daha iyi atlatabilmeleri için hem psikolojik hem de sosyal destekler sunulacak. Yani bu etkinlik sadece çocuklarla sınırlı değil, aileleri de kapsıyor”
“Böyle güzel bir proje ile karşılaşmak hayalimizde bile yoktu”
Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremler dolayısıyla yaşadığı şehri terk ederek Eskişehir' gelen Musa Türkoğlu, buraya gelirken böyle bir proje ile karşılaşmayı tahmin etmediklerini söyledi. Oyun oynayarak matematik öğrenme lafını duyan kızının çok sevindiğini dile getiren Türkoğlu, “Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesinden geldim, deprem dolayısıyla Eskişehir'deyiz. Bence çok mükemmel bir şey, biz böyle bir şey düşünmüyorduk. Çok mutlu olduk ve memnun olduk. Şahsen iyi ki Eskişehir'e gelmişiz diye düşünüyorum. Depremden sonra bayağı bir olumsuz bir durum yaşadık. Ben depremde yakınlarımı kaybettim, ablam ve eniştem vefat etti. Evlerimiz falan malum her şey depremden dolayı zarar gördü. Çok sıkıntı dönemler yaşadık. Çocuklarımızın buraya gelip böyle bir etkinlikle karşılaşması bizi çok mutlu etti. Hem matematik gibi bir dersle karşılaşıyorlar hem de oyun şeklinde öğreniyorlar. Bu bizi çok mutlu etti. Projeyi tasarlayan, ilgilenen ve bizi buraya getirenlerin hepsine çok çok teşekkür ediyorum. Biz Doğan Aslanbey Yurdunda kalıyoruz. Şuan mevsim itibariyle çocuklar üşütür diye çok fazla dışarı çıkartmıyoruz ama böyle sosyal bir aktivitenin olması çok güzel bir şey, hayalimizde bile yoktu. Mesela benim çocuğum çok çekiniyordu ne yapacağız diye. Matematik öğrenip oyun oynayacağız diye bir şey duyunca çok mutlu oldu, onun mutluluğu bize de yansıdı” şeklinde konuştu.