Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) tarafından KKTC’de düzenlenen Şehit Teğmen Caner Gönyeli-2022 Arama Kurtarma Davet Tatbikatı’nın birinci safhası icra edildi.
Türkiye ve KKTC tarafından düzenlenen Şehit Teğmen Caner Gönyeli-2022 Arama Kurtarma Davet Tatbikatı’nın birinci safhası gerçekleştirildi. Tatbikat, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Komutanı (GKK) Tümgeneral Zorlu Topaloğlu’nun, GKK Boğaz Karargahı’nda basın bilgilendirme toplantısı ile başladı. Topaloğlu, Şehit Teğmen Caner Gönyeli-2022 Arama Kurtarma Davet Tatbikatı’nın 2002’den bu yana yapıldığını kaydetti. Tatbikatın basın brifingine, askeri erkan ve Gönyeli ailesinin yanı sıra Türkiye ve KKTC’den çok sayıda basın mensubu katıldı. Brifingin ardından Girne’deki 101 Evler’deki tatbikat alanına geçildi ve tatbikat başladı. Burada gerçekleşen tatbikatı KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yerinde takip etti. Tatbikatta farklı senaryolar icra edildi
Tatbikatın ilk safhasında KKTC hava sahasında bir yolcu uçağının Beşparmak Dağları üzerinde temasının kaybedilmesine müteakip arama ve kurtarma operasyonu icra edildi. Senaryo gereğince İzmir’den havalanan bir yolcu uçağının, Girne’de dağlık bir alana düşmesi sonucunda yaralanan yolcuların tahliyesi gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyeti’ne ait 3 helikopterin katılımıyla icra edilen kurtarma tatbikatı, selamlama uçuşu ile son buldu. Tatbikata Türkiye Cumhuriyeti kurum ve kuruluşlarının yanı sıra KKTC kurum ve kuruluşları yoğun katılım gösterdi. Öte yandan tatbikata bu yıl 9 ülkeden 10 askeri temsilci de "gözlemci" olarak iştirak ediyor. “Burada önemli olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, Doğu Akdeniz’de bu devletin daha da güçlenebilmesi”
Şehit Teğmen Caner Gönyeli 2022 Arama Kurtarma Davet Tatbikatı’nın ilk safhasına katılan ve sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Burada hep birlikte çok detaylı bir tatbikat izledik. Belli ki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kendi kurumları ile birlikte Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı ve aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti’nden çeşitli kurum ve kuruluşların da bu tatbikata müdahil olması ile birlikte araç gereç ve her türlü donanım bakımından, gerek helikopterlerimiz gerekse tatbikata katılan askerlerimize Mehmetçiklerimize, Sivil Savunma Teşkilatımıza her türlü desteğin verildiğini gördüm ve çok etkilendim. Burada önemli olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde, Doğu Akdeniz’de bu devletin daha da güçlenebilmesi ve gerek arama kurtarma veya deprem olsun yangın olsun her türlü doğal afete karşı burada kendi imkanlarımız ile ve Türkiye’mizin desteği ile bütün bu çalışmaları yapabilme kapasitemizin ve donanımımızın olabilmesidir” ifadelerini kullandı. “Türkiye Cumhuriyeti devletine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile tüm bu imkan ve kabiliyetlerini paylaştıkları için bir kez daha teşekkür ediyorum”
Türkiye Cumhuriyeti ile ortak olarak gerçekleştirilen tatbikattan oldukça memnuniyet duyduklarını vurgulayan KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Türkiye Cumhuriyeti kendi yaptığı yatırımlarla, hem savunma sanayii ile hem çeşitli kurum ve kurulları ile her türlü savunma ve sivil savunma noktasındaki kabiliyetini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devleti ile de paylaşmaktadır. Bu bizim için büyük bir zenginliktir. Bunun takdiri içerisindeyim dolayısıyla bu kabiliyeti, tüm bu yapılanları yapabilme başarısı gösterenleri tebrik ediyorum. Askerlerimize, sivil savunma teşkilatının değerli elemanlarına ve tabi ki Türkiye Cumhuriyeti devletine Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile tüm bu imkan ve kabiliyetlerini paylaştıkları için bir kez daha teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Doğu Akdeniz’de daha da kökleşmesi ve benimsenmesi için bu tür tatbikatlara uluslararası katılımın olmasının da çok kıymetli olduğunun altını çizen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar şunları kaydetti:
“Türkiye Cumhuriyeti devleti ile Doğu Akdeniz’de yapılan tüm bu tatbikatlar, tüm bu çalışmalar uluslararası boyut kazandırılması ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kendi tatbikat yaptığı çeşitli ülkelerden buraya da izleme ve katılma noktasında yabancı bir takım misyon ve temsilcilerin bulunması elbette Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti devletinin statüsünü yükseltmektedir. Önemli olan Doğu Akdeniz’deki bu Türk devletinin daha da kökleşmesi, daha da benimsenmesi ve tüm bu imkanların farklı ihtiyaçlar doğrultusunda seferber edilmesidir. Bizim Türkiye Cumhuriyeti ile yapılan çeşitli anlaşma ve mutabakatlarda tüm bu imkan ve faaliyetlerin seferber edilebildiğini görüyoruz. Çünkü açık denizlerde Türkiye Cumhuriyeti’nin kendi her türlü kurum ve kuruluşlarının yaptıkları çalışmaları bizlerle paylaşabilmesi, Doğu Akdeniz’deki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin daha da güçlenmesi, kendi vatandaşına o güveni verebilmesi ve buradaki tüm farklı yerlerden gelecek olan her türlü tehdide karşı da savunmamızı da güçlendirmektedir. Bunun çeşitli farklı boyutları vardır. Bugün burada onu gördük ve bunun memnuniyeti içerisindeyiz" “Cenevre’de sunduğumuz önerilerin tamamen arkasındayız”
Öte yandan Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC’yi ziyaretinin de sorulması üzerine cevap veren KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, şunları kaydetti
“Sayın Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve heyeti ile derinlikli toplantılar gerçekleştirdik. Cenevre’de sunduğumuz önerilerin tamamen arkasındayız. Kıbrıs’ta bir anlaşma olabilecekse veya resmi bir müzakere gerçekleştirilecekse bizim egemen eşitliğimizin ve eşit uluslararası statümüzün kabul edilmesi gerekiyor. Bu beklenti içerisindeyiz. Türkiye Cumhuriyeti de aynı noktada olduklarını teyit etmişlerdir. Bu bizim için önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti, KKTC’nin hem ana vatanıdır, hem de garantör ülkesidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin en yetkili ağızlarından Sayın Dışişleri Bakanından bunların teyit edilmesi bizim için çok önemlidir. Bizim için önemli olan federasyon görüşmelerinin son bulduğudur. Çünkü federasyon demek ‘Kıbrıs’a ortaklık’ demektir. Doğu Akdeniz’in bu şartlarında karşı tarafın farklı amellerine karşı artık bizim 2 devletli savunmamız zaten belki de gecikmiş bir süreçti. Ancak Nisan 2021’den sonra artık dünya ve ilgili taraflara Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa bunun eşitlik temelinde olacağını, eşitlik temelindeki bizim anlayışımız da egemen eşitlik. Egemenlik çok önemlidir. Her halk kendi geleceğini tayin etme hakkına sahiptir. Önemli olan Kıbrıs’ta 2 ayrı halk vardır, o halklardan bir tanesi de Kıbrıs Türk halkıdır. Bizde en az Rumlar kadar egemeniz. Bütün mücadelemiz budur. Doğu Akdeniz’de yapılan bir takım tehditlere karşı bizim egemenliğimiz, Türk devletinin Doğu Akdeniz’deki güçlenmesi yaşatılması fevkalade önemlidir. Bu anlayışla bugünkü tatbikatı da değerlendirdiğimiz de her geçen gün güçlenen bir Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden bahsetmekteyiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin bize verdiği desteğe çok önem veriyoruz"