Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), yapay zeka kullanarak ürünlerin parçalarına ait gerçekleştirilen testler sayesinde hava aracı yapısal bileşenlerine uygulanan yorulma testlerini yüzde 70 oranında azaltmayı başardı. Buna ek olarak dijital ikiz teknolojisinin de devreye alınması ile malzemenin ömrü test aşamasında tespit edilebilecek. Böylece zaman tasarrufunun yanı sıra insan kaynağının etkin kullanımı sağlanacak, testler esnasında ortaya çıkan hurda malzeme oranı düşürülecek ve test esnasında oluşan enerji tüketiminin azaltılması sağlanacak.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii, ABD’de bulunan “Turkish Aerospace USA” ofisi ve dünyanın önde gelen üniversitelerinden akademisyenlerin de dahil olduğu uluslararası bilimsel çalışmayı doğrulamayı başardı. TOBB Üniversitesi’nin de dâhil olduğu çalışma sayesinde Metallerin (Alüminyum ve Titanyum) malzeme üzerine uygulanan yorulma testlerinin yapay zekâ, makine öğrenmesi ve derin öğrenme ile bilimsel olarak doğrulandı. Sonraki aşamada hava aracı yapısallarında kullanılan metaller, kompozit polimer malzemeler ve titanyum alaşımları gibi malzemeler için de uygulanmasına yönelik çalışmalara başlandı.
Dijital İkiz teknolojisini de devreye alacak olan şirket, ürünün test aşamaları başladığı anda ürünün sanal ortamda tasarlanan ikizinin de testini başlatacak. Yapay zeka ile test aşamasını kısaltmayı başaran Türk Havacılık ve Uzay Sanayii, Dijital İkiz teknolojisi ile de sanal ortamda tasarlayacağı aynı parçadan test verisi toplayacak. Buradan elde edilen test verileri neticesinde hangi alanların ne kadar yorulacağı daha önceden tespit edilebilecek. Parçanın dayanım ömrü de böylece bilinecek. "Bir kabiliyeti daha millileştirmiş bulunuyoruz"
Gerçekleştirilen çalışmalara yönelik görüşlerini paylaşan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil “Hava araçlarımızın dünya standartlarında ve yarının teknolojileri ile geliştirilmesine yönelik çalışmalarımız hızla devam ediyor. Şirketimizin Amerika’da bulunan ofisindeki mühendislerimiz ve alanında uzman akademisyenler ile ortak çalışma meyvelerini verdi. Bir kabiliyeti daha millileştirmiş bulunuyoruz ve bunu ülkemizin saygın üniversitelerinden TOBB Üniversitesi ile de doğruladık. Daha ileri teknolojilerin de kullanılmasına yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Ülkemizin havacılık ekosistemine katkı sağlayacak gelişmelere imza atan herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.