Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı (IEA) Başkanı Fatih Birol, küresel sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) piyasalarında arzın talebi karşılayamayacağı endişesi ve başlıca petrol üreticilerinin üretimi azaltmasının dünyada "ilk gerçek enerji krizine" neden olduğunu ifade etti.
Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı (IEA) Fatih Birol, 15. Singapur Uluslararası Enerji Haftasının açılışında konuştu. Birol, dünya genelinde sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) pazarlarının daralması ve büyük petrol üreticilerinin üretimi kısmasının "ilk gerçek küresel enerji krizine” yol açtığını belirtti. Birol, Ukrayna savaşı sırasında Avrupa’ya LNG ithalatının artması ve Çin’de yakıt talebinin artma ihtimalinin, gelecek yıl sadece 20 milyar metreküp yeni LNG kapasitesi olacağı düşünüldüğünde sıkışıklığa yol açabileceğini vurguladı. “OPEC’in üretimi azaltma kararı riskli”
Birol, “Aynı zamanda Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC+ olarak bilinen ortakları tarafından alınan ’üretimi günde 2 milyon varil azaltma’ kararı, riskli bir karar. Çünkü IEA bu yıl küresel petrol talebinde günde 2 milyon varile yakın bir artış bekliyor. Bu kararı gerçekten talihsiz buldum” ifadelerini kullandı. Birol, “Özellikle riskli, çünkü dünyadaki birçok ekonomi resesyonun eşiğinde” diye konuştu. “Dünyanın talebi karşılamak için hala Rus petrolüne ihtiyacı olacak”
Birol, “Petrol tüketiminin 2023’te günde 1.7 milyon varil artması bekleniyor, bu nedenle dünyanın talebi karşılamak için hala Rus petrolüne ihtiyacı olacak” uyarısında bulundu. Birol, tavan fiyat uygulamalarına rağmen piyasaya Rus petrolünün girmesine ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Enerji krizinin temiz kaynak kullanımını hızlandırmak, sürdürülebilir ve güvenli bir enerji sistemi oluşturmak için bir dönüm noktası olabileceğini söyleyen Birol, “Ülkeler enerji teknolojilerini ve yenilenebilir enerjiyi çözüm olarak gördükleri için enerji güvenliği (enerji geçişinin) bir numaralı itici güçtür” dedi.
Avrupa’da kış aylarında yaşanması beklenen enerji krizine de değinen Birol, “Aşırı soğuk ve uzun bir kış geçirmediğimiz sürece, Kuzey Akım boru hattı patlaması gibi herhangi bir sürpriz olmadıkça Avrupa bu kışı ekonomik ve sosyal açıdan bazı sıkıntılarla geçirebilir” dedi.
