Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Opr. Dr. Sibel Malazgirt körlüğün tedavi edilebilir olması nedenine bağlı olduğunu ve körlüğe neden olan bazı hastalıkların erken tanı ile tedavi edilebildiğini söyledi. Liv Hospital Samsun Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzm. Opr. Dr. Sibel Malazgirt körlük ile ilgili açıklamalarda bulundu. Körlüğün kalıcı görme kaybı olduğuna dikkat çeken Opr. Dr. Sibel Malazgirt," Körlüğün tedavi edilebilir olması ise nedenine bağlıdır. Körlüğe neden olan bazı hastalıklar tedavi edilebilirken birkaçında tedavi ile körlüğü ortadan kaldırmak mümkün değildir. Örneğin katarakt körlük yapabilmektedir. Fakat ameliyat ile tamamen tedavi edilebilir bir durumdur. Sarı nokta hastalığı tedavi ile tamamen ortadan kaldırılabilen bir durum değildir. Ancak yine de tedavi ile kısmen ya da büyük ölçüde hastanın görmesini artıran tedavi yöntemleri vardır. Optik ’atrofi’ adı verilen körlük nedeni görme sinirindeki kalıcı hasarı ifade etmektedir. Optik atrofi tedavi edilebilir bir durum değildir. En sık nedenlerden bir tanesi halk arasında tavuk karası adı verilen ’retinitis pigmentoza’ hastalığıdır. Gece körlüğü olarak da bilinmektedir. Bu hastalığın farklı genetik geçişlere sahip tipleri bulunmaktadır. Tavuk karası hastalığının etkili bir tedavisi yoktur ve kalıcı körlük nedenidir. Beyin tümörleri, beyin kanamaları, beyin damar tıkanıklıkları ve beyin ameliyatlarına bağlı görme kayıpları görülebilmektedir. Bu durumlarda körlük ortaya çıkabilir ve kalıcı olabilir. Ancak bu gibi sorunlar kişiden kişiye çok değişken olabilmektedir. Herkeste körlükle sonuçlanmayabilir. Göz tansiyonu en sık körlük nedenlerinden bir tanesidir. Göz tansiyonu birçok farklı göz sorununa bağlı olarak ortaya çıkabilir. Göz tansiyonu olan hastalar damlalarını düzenli damlatmazlar ise ya da ameliyat olmakta geç kalırlarsa bu durum kalıcı görme kaybı ile sonuçlanabilmektedir. Ancak bazı durumlarda göz tansiyonu her ne yapılırsa yapılsın körlükle sonuçlanabilmektedir. Retina damar tıkanıklıkları da en sık körlük nedenlerindendir. Bu durumlar genellikle hipertansiyonu ve diyabeti olan kişilerde ortaya çıkmaktadır. Damar tıkanıklığı durumlarında tıkanıklığın atardamar ya da toplardamarda olması ve tıkanan damarın büyüklüğü kalıcı ağrı görme kaybı ile sonuçlanıp sonuçlanmayacağı üzerinde etkilidir. Göze gelen travmalar ve kafa travmaları da hem gözde hem de görme sinirinde zedelenmeye neden olarak kalıcı görme kaybı ile sonuçlanabilir. Kişilerde az ya da çok görme ile ilgili sorun olduğunda mutlaka hekime başvurulmalıdır. Çünkü tedavi edilebilir bir hastalık ise erken tanı ile körlük önlenebilmektedir. Bu vesileyle Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası’nı kutluyor, hastanemizde gerçekleştirilen bu güzel etkinlik için teşekkürlerimi sunuyorum” dedi. Duygulandıran etkinlik
Liv Hospital Samsun, Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası’nda Altı Nokta Körler Derneği üyeleriyle birlikte “Görmek için değil hissetmek için buluşuyoruz” adlı duygusal bir etkinliğe imza attı. “Görmeden Hayat” konulu panelle başlayan etkinlikte, Altı Nokta Körler Derneği Başkanı Ufuk Gürbüz, Kiraz Bolat, Yunus Aydın ve Ahmet Uçarlı; Görme Engelli Bir Kadının Yaşamı, Sosyal Uyum, Görmeden Eğitim ve Görme Engellilerin Teknoloji Kullanımı konularını anlattı, Liv Hospital Samsun ailesi ile görme engellilerin sosyal uyumu için yapılması gerekenleri tartıştılar. Etkinliğe Liv Hospital Samsun’dan Genel Müdür Mustafa Şen, Genel Müdür Yardımcısı Hatice Bulut, tüm doktor ve çalışanlar katıldı. Panelin ardından Atelier Berayan eşliğinde Liv Hospital Samsun doktor ve çalışanları görme engelli bireylerle seramik çalışması yapıldı. Beyaz Baston Körler Haftası’nın görme engelli bireylerin sesini duyurmada önemli bir hafta olduğundan bahseden dernek başkanı Ufuk Gürbüz, bu kişilerin hayata kazandırılmasında sosyal projelerin önemine değindi ve Liv Hospital Samsun’a teşekkürlerini iletti.
"Bugün görmek için değil hissetmek için birlikteydik"
Liv Hospital Samsun Genel Müdürü Mustafa Şen, “Bizler yıl içerisinde olan farkındalık haftalarını ve sosyal sorumluluk projelerini çok önemsiyoruz. Bu projelerle konu özelinde toplum içerisinde dayanışmayı aşılamak ve şuur oluşturmayı başarmak birincil hedefimiz. Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası dolayısıyla gerçekleştirdiğimiz ’Görmek İçin Değil Hissetmek İçin Buluşuyoruz’ etkinliği de bu farkındalık projelerinden biri. Bu projede amacımız görme engelli bireyler için yaşayacakları ortamı sağlama ve onları sosyal uyum içerisinde hayata adapte etme bilinci oluşturmaktır. Hep birlikte toplumda hassasiyeti artırmalı; onlara toplum içerisinde yer edinme, fayda sağlama, çalışma ve üretmeleri hususlarında destek olmalıyız" diye konuştu. Çocuğumun ilk kelimesi “buradayım” oldu
Etkinlikte görme engelli bir anne olarak yaşamın zorluklarını aktaran Kiraz Bolat, "Toplumumuzda görme engelli birey olmak çok zor, iş yerleri ev hayatı görme engelini kolaylaştıracak şekilde dizayn edilmiş olmalı. Ben üç çocuk annesiyim hayatta en çok istediğim şey çocuklarımın gözlerini görebilmek olurdu. Çocuklarımın ilk kelimesi “buradayım” oldu. İlk cümlesi “anne ben buradayım” Bir anne çocuğunun ağzına kaşığı götürür ama bizlerin çocukları daha yemek yemeyi öğrenmeden elimizdeki kaşığa doğru yaklaşmayı öğrenir. Görme engelli bireylerin yaşam standartlarının ne kadar zor olduğunun farkında olmalı, hayatı kolay yaşanılabilir hale getirmeliyiz. Görme engelli çocuklar okuyabilir, iş sahibi olabilir; engelli deyip eve hapsolan çocuklarımız var. İçerisinde bulunduğumuz Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası’nda ve yılın her günü yapılan sosyal sorumluluk projeleri her birimiz için hayati önem taşıyor. Bir çocuğa, bir gence, bir kadına ışık olabilmek çok çok önemli. Bizler okuduk, çalıştık, çocuklar büyüttük. Görememek bir engel değil, Liv ailesinin verdiği mesaj gibi görmek değil hissetmek asıl olan. Bu güzel etkinlikle bizlere yaşamımızı anlatma, yapılabilecekleri tartışma ortamı sağlayan Liv Hospital Samsun’a sonsuz teşekkürlerimizle. Bizim için çok kıymetliydi” şeklinde konuştu.