Dünyadaki yüksek öğrenim kurumlarıyla ilgili araştırmalar yapan İngiltere merkezli Times Higher Education (THE), “Üniversitelerin Etki Sıralaması 2022” raporunu yayınladı. Yaşar Üniversitesi, Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma hedeflerini temel alan listede yer almayı başardı.
Times Higher Education (THE) Etki Sıralaması, Birleşmiş Milletler’in (BM) sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda üniversiteleri değerlendiren tek küresel performans tablosu olarak biliniyor. Dört yıldır yayınlanan raporda, üniversitelerin toplumsal, çevre ve sosyal gelişme üzerindeki etkileri ölçülüyor. Üniversite etki sıralamasına ise bu yıl 106 ülkeden bin 406 kurum dahil edildi. Yaşar Üniversitesi, dört başlıkta listede yer alarak başarıya imza attı.
Yaşar Üniversitesi, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” alanında dünya genelinde sıralamaya giren 938 üniversite arasında ‘601-800 sıralamasında’, “Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı” alanında dünya genelinde sıralamaya giren 785 üniversite arasında ‘401-600 sıralamasında’, “Eşitsizliklerin Azaltılması” alanında dünya genelinde sıralamaya giren 796 üniversite arasında ‘601+ sıralamasında’, “Hedefler için Ortaklıklar” alanında dünya genelinde sıralamaya giren bin 438 üniversite arasından ‘601-800 sıralamasında’ yer aldı. Yiğitbaşı: "Küresel ilkeleri benimsedik"
Birleşmiş Milletler’in 17 ana başlıktaki sürdürülebilir kalkınma hedefleri için küresel sorunlarla mücadelede üniversitelere büyük sorumluluklar düştüğünü belirten Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, bu zorlukların çözümüne katkıda bulunmak için çalıştıklarını söyledi. Üniversite olarak 2015 yılında, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ni (UN Global Compact) imzaladıklarını hatırlatan Ahmet Yiğitbaşı, “Barış ortamının korunması, kadının konumunun güçlendirilmesi, çevrenin korunması ve iklim değişikliği, insan hakları gibi küresel sorunlara çözüm üretmek amacını benimseyen, dünyanın en büyük gönüllü kurumsal sorumluluk inisiyatifi Global Compact’in paydaşı olan Yaşar Üniversitesi, küresel ilkeleri benimsemenin yanı sıra çevre, ekonomi ve eğitim alanında katkı sağlayan birçok proje geliştirmeye devam ediyor” dedi.
Ahmet Yiğitbaşı, sürdürülebilirlik kavramının, üç temel unsurdan oluştuğunu belirterek, “Bu kavramlar, Çevresel Yönetim, Ekonomik Büyüme ve Sosyal Gelişim. Çevresel Yönetim, yeşil enerji, enerji verimliliği ve geri dönüşüme odaklanmakta. Üniversite olarak bu amaçla yürüttüğümüz çalışmalar neticesinde TS-EN-ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi Belgesi alan ilk yüksek öğretim kurumuyuz. Bir diğer unsur olan ekonomik büyüme, inovasyon ve AR-GE’nin önemine dikkat çekmekte. Akademik çalışmaların ekonomik ve toplumsal değere dönüştürülmesi, yenilikçilik ve girişimciliğin geliştirilmesi amacıyla çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. Kuzey İzmir TEKMER’in kurucuları arasında yer alıyoruz. Sürdürülebilirlik kavramının üçüncü unsuru olan Sosyal Gelişim ise istihdam oluşturma, beceri geliştirme, eğitim gibi konulara yönelmekte. Bu çerçevede, tüm bu kavramların bilincinde, duyarlı bireyler yetiştirmeye odaklanmış durumdayız. Akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve çalışanlarımızla birlikte, geleceği iyileştirmek için çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Dinçer: "Akademik ve sosyal çalışmalarla sürdürülebilir kalkınm
Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemali Dinçer ise THE Etki Sıralamasında yer alabilmek için üniversitelerin, biri 17 numaralı sürdürülebilir kalkınma hedefi olan “Hedefler için Ortaklıklar” olmak üzere en az dört hedef ile ilgili belgelerini sunması gerektiğini belirterek, “Bu sıralama; dünya genelindeki üniversitelerin Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma hedeflerini gerçekleştirmedeki başarılarını toplumsal, çevresel ve sosyal gelişmeyle ilgili faaliyetleri üzerinden değerlendiren oldukça önemli bir gösterge. Başvurduğumuz tüm alanlar için ilgili kanıtlarımızın da sunulduğu değerlendirme süreci sonunda, akademik ve sosyal çalışmalarıyla sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek için fark oluşturan kurumlar arasında olmaktan gurur duyuyoruz. Üniversitemizin elde ettiği bu başarının, ilerleyen yıllarda artan bir ivmeyle devam edeceğine inanıyorum” dedi.
