Türkçe'yi yaygınlaştırmak amacıyla faaliyet gösteren Yunus Emre Enstitüsü’ndeki yolsuzluk iddialarıyla başlatılan soruşturmada çarpıcı detaylar ortaya çıktı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, tabela şirketlerden alınan sahte faturalarla kurumun zarara uğratıldığı iddiaları üzerine soruşturma başlatmış aralarında üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu 8 kişi tutuklanırken, kurumun eski Başkanı Şeref Ateş firar etmişti.
YÜZLERCE BANKA HESABI AÇILMIŞ
Şeref Ateş ve tutuklu, firari, şüpheli 11 kişinin kendilerine ve 1. derece yakınlarına banka hesapları ile kripto hesapları açtırdığı ortaya çıktı. Edinilen bilgilere göre, Yunus Emre Enstitüsü’nün firari eski başkanı Şeref Ateş’in şahsi olarak 29 banka hesabı olduğu ve birinci derece yakınlarına toplam 44 hesap açtırdığı ortaya çıktı. Özel Kalem Müdürü M.D.’nin yakınlarıyla birlikte toplam 145 banka hesabı bulunurken, Strateji ve Geliştirme Daire Başkanı S.Y.’nin eşine ait 157 banka hesabı, kendisine ait 18 hesabı ve birinci derece yakınlarıyla birlikte toplam 214 hesabı olduğu tespit edildi. Bilişim ve Destek Hizmetleri Daire Başkanı M.Ç.’nin ise babasına ait 172 banka hesabı, eşine ait 35 ve kendisine ait 73 banka hesabıyla birlikte toplamda 285 banka hesabı olduğu öğrenildi.
6 PARAVAN ŞİRKETLE 300 MİLYON TL YOLSUZLUK
İlk belirlemelere göre, yolsuzluğun bedelinin 300 milyon TL’nin üzerinde olduğu ifade ediliyor. Şüphelilerin 6 paravan şirket kurduğu, vakfa ait paraların bu paravan şirketlere aktarıldığı belirlendi. Hizmet veya mal alınmış gibi, bu şirketlerden naylon faturalar kesildiği bildirildi. Suçlanan 11 kişiye, eşlerine ve birinci derece yakınlarına ait toplam 1458 banka hesabı, 20 kripto hesabı ve 3 kiralık kasa ortaya çıkarıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sürdürülen soruşturma kapsamında, aralarında vakıf yöneticilerinin de bulunduğu 8 şüpheli “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” ve “suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama” suçlarından tutuklanırken, 3 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
SAHTE İMZALAR ATILDI
Öte yandan Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un kurumdaki yolsuzluk soruşturması üzerine yakın bir ismini başkan yardımcısı olarak atadığı ortaya çıktı. Bu kişi, en çok naylon faturaların kesildiği İnşaat Komisyonu'na üye yapıldı. Elde edilen bilgiler, bakanlık ve savcılıkla paylaşılarak soruşturmanın derinleşmesine yol açtı.
Savcılık soruşturmasında, vakıf yöneticililerinden eski Özel Kalem Müdürü M.D., eski Destek Hizmetleri Daire Başkanı M.Ç. ve eski Strateji Dairesi Başkanı S.Y.'nin, vakıf adına çeşitli mal ve hizmet alımı yapılmadığı halde yapılmış gibi göstererek satın alma onay belgesi, piyasa fiyat araştırma tutanağı, satın alma komisyonu, banka ödeme emri gibi çeşitli belgelere imza attıkları belirlendi.
Kaynak: HABER7.COM