Arkeoloji ve Kültürel Miras Eğitimleri Çalıştayı’na konuşan Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Sualtı Arkeolojisi Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Dr. Serkan Gündüz, Marmara Denizi’nin medeniyetlerin buluşma noktası olduğunu söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Avrupa Birliği Komisyonu Türkiye Delegasyonu ortaklığında kurulan AB- Türkiye Anadolu Arkeoloji ve Kültürel Miras Enstitüsü’nün organize ettiği çalıştayın ikincisi Gaziantep’te yapıldı. Prof. Dr. Kutalmış Görkay ve Prof. Dr. Mustafa Şahin başkanlığında Gaziantep’te yapılan çalıştaya konuşmacı olarak katılan Dr. Serkan Gündüz, Altınova’da Sualtı Kültür Varlıkları konusunda sunum yaptı. Gündüz, Altınova Belediyesi’nin sponsorluğunda yürüttükleri ve 5 yıldır devam eden çalışmayı bilim insanlarına anlattı. “Kıtaları buluşturdu”
2018-2021 yılları arasında Yalova’nın Altınova ilçesindeki kıyı şeridinde yürütülen arkeolojik sualtı yüzey araştırmaları ve su altı kazıları hakkında bilgi veren Gündüz, “Marmara Denizi, hem Karadeniz kıyısındaki medeniyetleri Ege medeniyetleri ile hem de Avrupa kıyılarındaki kentleri Asya kıyısındakiler ile buluşturmuştur” dedi.
Çalışmaların Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izni, Bursa Uludağ Üniversitesi ve Altınova Belediyesi’nin destekleri ile sürdüğünü ifade eden Dr. Serkan Gündüz, şöyle konuştu:
“Projenin ilk çalışmalarına Altınova ilçesinden başlanılmasındaki sebepleri arasında, Doğu Roma İmparatorluğu’nun önemli liman şehirlerinin olduğu bilinen Helenopolis’in, Barrington Atlas’ta Limnae Antik Kenti’nin ve I. Haçlı Seferleri’nde önemli bir liman görevi gören Kibotos Kalesi’nin bu coğrafya içinde olmasıdır. Arkeolojik sualtı yüzey araştırmalarımız esnasında Dilburnu’nda D/G İstasyon Komutanlığı sınırı içinde geç Roma devrine tarihlendirebileceğimiz ve 20. yüzyılın ortalarına kadar kullanılmış olan bir adet iskele bu iskelenin batısında Osmanlı Dönemi deniz fenerinin kıyı şeridinde muhtemelen geç Roma erken Bizans dönemine tarihlendirilebilecek bir deniz feneri, Hersek Lagünü’nün giriş kısmında üç farklı döneme işaret eden Lagün Seddi izleri, Karamürsel Eğitim Merkezi Komutanlığı kıyı şeridinde Limnae/Civetot yerleşimlerine ait olduğunu düşündüğümüz yapı kompleksi ve lagünün ön bölümünde Osmanlı devrinden kalma “Altınova 1” adını alan gemi batığı tespit edilmiştir. Bu gemi yine Altınova bölgesinden çıkartılan Od taşı taşırken batmıştır." “Dalış turizmine açılabilir”
17 kilometrelik kıyı şeridinin büyük bir bölümü modern yapılaşmanın kurbanı olması sebebiyle yalnızca yaklaşık 8 kilometrelik bir alan boyunca araştırmalar yapıldığını anlatan Gündüz, "Tespit ettiğimiz arkeolojik sualtı kültür varlıkları bize bölgenin tarihî önemini bir kez daha ispatlanmıştır. Ayrıca sualtında keşfedilen kalıntılar ileriki yıllarda Kültür ve Turizm Bakanlığı kontrolünde dalış turizmine açılabilir ve bölge ekonomisi için önemli bir gelir kaynağı olabilir” diye konuştu.