ÖZEL
Otizm spektrum bozukluğu, dünyada korkunç bir şekilde artmaya devam ediyor. Doğuştan geldiği kaydedilen, ilk üç yılda ortaya çıkan ve yaşam boyu devam eden karmaşık bir nöro-gelişimsel yetersizlik olarak tanımlanan otizm spektrum bozukluğunun nedenleri ise henüz bilinmiyor.
20 YILDA HIZLI YÜKSELİŞ
Otizm istatistikleri her yıl ABD’de düzenli olarak açıklanırken hastalığın geldiği nokta korkunç boyutlarda.
Çağımızın en önemli hastalıklarından biri OTİZM...
Her geçen yıl görülme sıklığı artıyor, peki neden?
Bu hastalığa ve sürece mercek tuttuk..
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin verilerine göre, 1995 yılında her 1000 çocuktan 1’ine otizm tanısı konulurken 1999 yılında 500 çocuktan 1’inde, 2020’de ise her 36 çocuktan 1’inde otizm görüldü. Bu hastalık, 2000-2020 yılları arasındaki 20 yıllık süreçte yüzde 317 artış gösterdi.
50 YILDA YÜZDE 27 BİN 677 ARTIŞ
ABD merkezli Otizm Eylem Topluluğu’nun (TACA) yayınladığı verilere göre; 1970 yılında otizm 10 bin çocuğun sadece 1’inde görüldüğü kayıtlara geçti. 50 yılda korkunç bir hızla artan otizm, yüzde 27 bin 677 artışla durumun vahametini gözler önüne serdi.
2050'DE 2 ÇOCUKTAN 1'İ OTİZMLİ OLACAK
İstatistiklere yansıyan ivmeye göre, 2030’da doğan 4 çocuktan 1’i otizmli olması tahmin edilirken 2050’de 2 çocuktan 1’inin otizmli olacağı öngörülüyor.
OTİZM NEDİR? BELİRTİLERİ NELERDİR?
Henüz neden kaynaklandığı tam olarak bilinmeyen otizm, üç yaşından önce başlayan ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir rahatsızlıktır. Otizm genetik kökenlidir ancak genetikliği oldukça karmaşıktır ve otizmin kökeninin çoklu gen etkileşimlerinden mi yoksa ender görülen mutasyonlardan mı kaynaklandığı çok açık değildir.
Otizm, bebeğin akranlarından farklı davranışlar sergilemesiyle fark edilebilir. Altı ayı geçmiş bir bebeğin başkalarına gülümsememesi, dokuz ayı geçmiş bebeğin başkalarının ses ya da mimiklerine karşılık olarak jest ve mimik göstermemesi halinde otizm araştırılmalı.
Bir yaşı geçtiği halde algılamama, parmakla bir şeyi işaret etmeme ya da “bay-bay” gibi jestleri yapmaması, bir buçuk yaşı geçtiği halde tek bir sözcük söylememesi, iki yaşı geçtiği halde iki sözcüklük basit anlamlı cümleler kurmaması da erken çocukluk döneminde otizm şüphesi için yeterli.
Hangi ayda olursa olsun dil gelişiminde ya da sosyal gelişim düzeyinde geriye dönük değişim yaşanması, daha önce tepki verdiği şeylere artık tepki vermiyor olması ya da söyleyebildiği sözcükleri artık söylemiyor olması, ismi söylendiğinde ismine tepki vermemesi, göz teması kurmaktan kaçınması durumlarından herhangi birinde mutlaka bir uzman görüşüne başvurulmalı.