Altılı masanın 12'nci toplantıda kamuoyuna tanıttığı 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni' halk nezdinde gerçeklikten uzak kaldı.
Asıl niyetleri açığa çıktı! Türkiye'nin 100 yıllık hamlesini böyle engelleyecekler
Ekonomiden siyasete, dış politikadan kamuya, toplumsal yapıdan spora, birçok konunun ele alındığı ve 2 bin 300'den fazla vaadin yer aldığı metin, içeriğindeki maddelerden ötürü tepkilere neden oldu. Özellikle muhalif isimlerin 244 sayfalık metne yönelttiği eleştiriler çarpıcı cinstendi.
"YALAKALIK İÇİN YAPIYORLAR"
CHP'nin yayın organı Sözcü gazetesinden Yılmaz Özdil, mutabakat metnini ima edercesine "Bu aciz muhalefet zihniyetiyle kendimizi çok akıllı zannedelim" derken, muhalif gazeteci Kadri Gürsel, "Ülkenin bu şekilde yönetilmesinin mümkün olmadığını" savundu.
Tarihçi Murat Bardakçı, Candaş Tolga Işık'ın TV100'deki programında metni "Yalakalık için yapıyorlar" diye yorumlarken, bir başka muhalif gazeteci Hulki Cevizoğlu, "Altılı masanın metni Selahattin Demirtaş’ın metnidir" dedi.
Gündeme oturan bu açıklamalar dışında T24, Bianet ve benzeri muhalif medya yapılanmalarında da mutabakat metni aleyhinde kaleme alınmış veya dile getirilmiş görüşler vardı.
Peki altılı masanın hazırlayıp halka tanıttığı 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni' için kim ne dedi?
GÜRSEL: "MÜMKÜN DEĞİL"
Altılı masanın 'temsil hakkı' yapısı ile siyasal krizlere yol açabileceğini belirten muhalif gazeteci Kadri Gürsel, Halk TV'deki bir yayında "Ortak Politikalar Mutabakat Metni'nin" yönetim bağlamında gerçekçi olmadığını şu sözlerle savundu:
"Yüzde 10-15 oy almış bir İyi Parti'nin, yüzde 20-25 arası oy alacak olan CHP'nin, yüzde 1-2 oy alacak partilerle eşit oy hakkına sahip olması haksızlıktır. Aynı şekilde ülkenin bu şekilde yönetilmesi mümkün olmayacaktır. Burada pek çok faktör araya girer; liderlerin karakterleri, ihtirasları şunlar bunlar."
Akşener'in gizli planı masayı dağıtabilir!
ÖZDİL: "KENDİMİZİ ÇOK AKILLI ZANNEDELİM..."
Muhalif sözcü gazetesinin köşe yazarlarından Yılmaz Özdil, mutabakat metninin yayınlanmasından bir gün sonra kaleme aldığı "Aman ha mağduriyet yaratmayalım" başlıklı yazısında altılı masanın hazırlamış olduğu metni topa tuttu. "Aman kızdırmayalım" diyen Özdil, tepkisini şöyle kaleme aldı:
"Doğruyu boş verelim... Algıyı önemseyelim... Kendi değerlerimizi savunmayalım... Yanlışlara saygı duyalım... Kendi seçmenimizin ne düşündüğü umurumuzda bile olmasın... Bize oy vermeyen seçmenden aferin almak için takla atalım... Bu aciz muhalefet zihniyetiyle kendimizi çok akıllı zannedelim... Herkesi geri zekalı zannedelim... Aman bize şöyle derler... Aman bize böyle derler... Aman kızdırmayalım... Aman küstürmeyelim... 20 senedir bu aciz bakış açısıyla 20 sene muhalefette kalalım... Şimdi aynı bakış açısıyla bu defa başarılı olacağımızı sanalım..."
BARDAKÇI: "YALAKALIK İÇİN..."
Tarihçi Murat Bardakçı, TV100 kanalında Candaş Tolga Işık'ın sunduğu "Az Önce Konuştum" programında altılı masanın mutabakat metnini yerden yere vurdu.
Masanın 'Jön Türkler' ile aynı çizgide ilerlediğini belirten Bardakçı, "Türk lafını anayasadan çıkartmaya çalışıyorlar. Birilerine yalakalık için... Çok ayıp bir şey... Bu kadar seviye düşürülmez. Zaten Türkiye'de tuhaf bir şey oldu; Türk demek faşizm sayılıyor bu memlekette. Böyle aptalca şey olur mu ya?" diye konuştu.
CEVİZOĞLU: "DEMİRTAŞ'IN METNİDİR"
Muhalif gazeteci Hulki Cevizoğlu, CNN Türk kanalındaki "Akıl Çemberi" programında mutabakat metnini "HDP'yi memnun etme operasyonudur" diye yorumladı.
Yayında metnin bir nüshasını gösteren Cevizoğlu: "Altılı masanın metni, cezaevindeki Selahattin Demirtaş'ın metnidir. Bu metin HDP'yi memnun etme operasyonudur" dedi.
DUVAR: "ÜSTÜN KÖRÜ DEĞİNİLMİŞ"
Muhalefetin medyadaki yapılanmalarından Duvar adlı haber sitesi, altılı masanın yayınladığı metne eleştirel nitelikte bir makaleyle cevap verdi.
Duvar'ın konuk yazarı Hakan Okçal'ın kaleme aldığı makalede "ABD ile ilişkilerimizde bir güven kaygısı olduğu satır aralarında anlatılmaya çalışılmış. Çin hiç yer almamış. Rusya’yla ilişkilere ise üstün körü değinilmiş" ifadelerini kullandı.
Metinde Doğu Türkistan'daki soydaşlarımızın yaşadığı insani drama değinilmediğini aktaran Okçal, eleştirisini şu şekilde sürdürdü:
"Uygur meselesi sadece ikili bir konu değil. Evrensel değerlere saygılı bir dış politika izleyeceğini taahhüt eden Millet İttifakı’nın Doğu Türkistan’da yaşanan vahim insan hakları ihlalleri konusunda ne yapacağını açıklaması gerekirdi."
BEREKET KAR: "YENİ BİR SÖYLEM YOK"
244 sayfalık metnin 'kopya' nitelikteki maddeleriyle eleştirildiği mevcut gündemde bir başka eleştiri muhalif medya yapılanması Bianet'ten geldi. Ortadoğu araştırmacısı Bereket Kar, dış politika bağlamında 'yeni bir söylem olmadığını' belirtirken 'somut bir şey yok' diyerek eleştirisini dile getirdi.
Kar: "Her ne kadar bu işin başında 'Yurtta barış dünyada barış' denmiş olsa da -ki bu son derece önemli şüphesiz- getirilen yaklaşımların çok bilinmedik, yeni söylemler olduğunu söylemek çok zor. Daha çok halihazırdaki anayasa ve kanunlardaki durumdan faydalanılan bir durum var. Bunların tekrarı söz konusu" dedi.