Geçtiğimiz hafta beklentilerin üzerinde gelen ABD enflasyon rakamları sonrası, ABD Merkez Bankası Fed’in daha agresif faiz artırımına gidebileceği endişesiyle gerilemeye başlayan ons altın (31.1 gram), cuma günü 1.652 dolara inerek son 2.5 yılın en düşük seviyesini görmüştü. Gram da ons altında yaşanan düşüşün etkisiyle 971 TL’ye kadar gerileyerek, 22 Temmuz’dan bu yana en düşük noktaya gelmişti. Ons altın yeni haftaya da düşüş eğiliminde başlayınca, altın fiyatları vatandaşların merak konusu oldu. Ancak uzmanlar, altını yükselten ekonomik ve enflasyonist risklerin sürdüğünü, bu nedenle gramda 1.450 lira beklentisinin devam ettiğini söyledi.
ABD VERİLERİ ETKİLİ
Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, “ABD Merkez Bankası Fed, 27 Temmuz’daki faiz toplantısında, 75 baz puanlık faiz artışı yaptıktan sonra ağustos verilerine dikkat çekmiş ve gelen verilere göre eylüldeki faiz artışı miktarını belirleyeceklerini söylemişti. Şu anda ABD’nin işsizlik ve enflasyon verilerine bakıldığında piyasalarda Fed’in bugünkü (21 Eylül) faiz toplantısında 75 veya 100 baz puanlık bir artışa gitmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu durum da altın fiyatlarını baskılıyor” dedi.
KÜRESEL RİSK VURGUSU
Altın fiyatlarını artıran gelişmelerin hâlâ devam ettiğini belirten Yıldırımtürk, “Rusya-Ukrayna krizi, buğday ve tahıl sevkiyatındaki sorunlar, Rusya’nın enerji kozunu kullanması ve bunun enflasyon üzerindeki etkileri, Çin ile Tayvan arasındaki gerginliğin tırmanması, iklim krizi nedeniyle güney yarım küredeki kuraklığın gıda fiyatlarını artıracağı beklentisi gibi dünyadaki politik sorunlar masada duruyor. Bu tedirginlik ve belirsizlikler, yerel para birimlerine olan güveni azaltıp altını öne çıkaracak” diye konuştu.
DOLARA İLGİ AZALDI
Fed’in faiz toplantısından sonra onsun 1.750 dolar bandına gireceğini belirten Mehmet Ali Yıldırımtürk, şöyle konuştu:
“Yıl sonunda 1.850-1.900 dolar olacaktır. Bunun dışında iç piyasada da enflasyonun düşmemesi ve seçim hazırlığı sonucunda vatandaşlar kendini korumak için güvenli liman olan altına yönelecektir. Ayrıca kur korumalı mevduatlar (KKM) dövizde bir istikrar oluşturduğu için dolara olan ilgi de azaldı. Tüm gelişmeler ışığında doların yükselişi de devam ederse gram sene sonuna doğru 1.450 liraya ulaşır.”
Ons altın (31.1 gram) 5 Ağustos 2020’de tarihinde ilk kez 2 bin doları aşmıştı. Gram ise 20 Aralık 2021’de rekor kırarak 1.000 lirayı test etmişti. Dün ise ons altın 1.669 dolar, gram ise 981 lira seviyesinde seyretti. Uzmanlar, “Fed, faiz artırmasına rağmen, piyasayı enflasyonun düşeceği konusunda ikna edemezse altında yükseliş hızlanır” diyor.
EKRAN VE SERBEST PİYASA FARKI SÜRÜYOR
ABD enflasyon verisinin beklentinin üzerinde gelmesinin altın fiyatlarını baskıladığını söyleyen Altın ve Para Piyasaları Uzmanı İslam Memiş de piyasada Fed’in 75 ve üzeri baz puanlık faiz artışına devam edeceği beklentisi oluştuğunu söyledi. Böylece dolar karşısında altın gibi emtiaların değer kaybettiğini belirten Memiş, “Fed’in faiz toplantısının ardından daha net bir tablo oluşacak. Yani altın fiyatları ya düşecek ya da toparlanacak” dedi.
Kısa vade için ons altında 1.615-1.715 dolar fiyatlarının takip edileceğini söyleyen Memiş, “Bu geri çekilmeler, elinde dolar bulunduran yatırımcı için orta ve uzun vadede yatırım fırsatı olabilir. Yani dolarla altın alınabilir. Gramda da ons nedeniyle düşüş olsa da aslında altının yükselmesine neden olan jeopolitik riskler devam ediyor. Bugün gram tekrar 1.000 liraya yükseldi. Bu da yine alım fırsatıdır. Çünkü ben gramın uzun süre 1.000 liranın altında kalacağını düşünmüyorum. Yılın son çeyreğinde gramda 1.250 lira ve üzerinde yeni rekorlar bekliyorum” diye konuştu.
ASLINDA ÇOK İNMEDİ
Vatandaşı ekran ve serbest piyasa fiyatlarına karşı da uyaran İslam Memiş, şunları söyledi:
“Geçen hafta ekranda gram altın 970 liraya kadar düşmüş görünse de serbest piyasada fiyatlar hiç bu kadar düşmedi. Örneğin şu an gramın fiyatı 1.000 lira. İnsanlar çok fazla düşüş olduğunu sanmasın. Ekranda görülen rakamsal değerler forex (uluslararası döviz piyasası) yani efektif kur üzerinden hesaplanıyor. Bankacılık sisteminde böyle bir rakam ortaya çıkıyor ama ekran fiyatlarıyla serbest piyasa fiyatları arasında fark var.”
