Anadolu’nun ve başkentin piramitlerine evi sahipliği yapan Gordion, Ankara’nın ilk, Türkiye’nin 20’nci Dünya Mirası Listesi’ne giren kültürel miras varlığı oldu.
Ankara’nın Polatlı ilçesinde yer alan Gordion Antik Kenti, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNSECO) tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alındı. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne 2012 yılında eklenen Gordion Antik Kenti’nin bir dünya mirası olarak korunması için uzun süredir çalışmalar yürütülüyordu. UNESCO tarafından uzman personel görevlendirilerek, 80’e yakın tümülüse ev sahipliği yapan Gordion Antik Kenti’nde incelemelerinin ardından Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da yapılan UNESCO Dünya Miras Komitesi’nin toplantısının ardından Türkiye’nin 20’nci, Ankara’nın ilk Dünya Mirası Listesi’nde yer alan kültürel miras varlığı oldu.
Gordion Antik Kenti’nde yer alan ve “Eşek Kulaklı” olarak bilinen Kral Midas’ın babası Kral Gordious’a ait tümülüs, maruz kaldığı erozyona rağmen 300 metre çapı ve 53 metre yüksekliği ile dünyanın en büyük ikinci tümülüsü. Mezarın yapımında kullanılan, çam, ardıç ve sedir ağaçları sebebiyle dünyada ayakta kalan en eski ve en iyi korunmuş olan ahşap bina olarak ziyaretçilerini bekliyor.
Deniz Kavimleri Hareketi olarak da bilinen Ege Göçleri ile Milattan Önce 12’nci yüzyılda Anadolu’ya gelen Friglerin, Gordion’da antik dönemde dünyanın en önemli yerleşim yerlerinden birine kent kurduklarını dile getiren Polatlı Belediyesi Tarihi Alanlar Tanıtım Merkezi (POTA) Genel Koordinatörü Kadim Koç, “Bu Tümülüsler de zaman içerisinde oluşmuş. Keşfi de Berlin-Bağdat demir yolu buradan geçerken iki Alman kardeş tarafından gerçekleşmiş. Onların ardından da kısa süreli olarak Osmanlı zamanında bazı kazılar yapılmış ve antik kent bulunmuş. 1900’lü yılların başında da bu kazılar devam etmiş ama asıl kazılar 1950’den itibaren başlıyor ve Amerikalı Penn Üniversitesi’nin uzman personelleriyle birlikte bu kazılar hız kazanıyor. Günümüzde de halen kazı başkanı olan Amerikalı Brain Rose, aynı üniversiteden olan bir hocamız” ifadelerini kullandı. "Ardıç ve sedir ağaçlarından oluşan Dünya’nın tek ahşap mezarı"
Kral Gordious’un mezarının bulunduğu tümülüsün dünyanın en büyük ikinci tümülüsü olduğunu aktaran Koç, “Dünyanın tek ahşap mezarını içinde barındıran tümülüs. Bu tümülüs, 1957 yılında Amerikalı ve Türk uzman tarafından keşfedilip bir kazı başlatılıyor. Daha sonra da Zonguldak’tan getirilen madencilerimizle birlikte arkamızda bulunan bu tünel kazılarak mezar odasına ulaşılıyor. Bu tümülüs yaklaşık 300 metre çapında 53 metre yüksekliğinde. Dünyanın en büyük tümülüsü de Manisa’da o da yine Anadolu topraklarında ama bu tümülüs şu anda açılmış ve içerisindeki ardıç ve sedir ağaçlarından oluşan Dünya’nın tek ahşap mezarı. Antik kentte bunun hemen yakınında bu çevrede de yine 80’e yakın tümülüs bulunmakta. Bu tümülüslerin hepsi şu anda dünya mirası olarak kabul edilmiş durumda” dedi.
Gordion 2012 yılında geçici listeye girmiş olmasına rağmen 2018 yılına kadar hiçbir gelişme kaydedilmediğini belirten Koç, şu anda Türkiye’de 84 tane tarihi alanın geçici listede bulunduğunu dile getirdi.
UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesi çalışmalarında Polatlı’da bulunan yerel yönetimin önemine dikkat çeken Koç, Gordion’un listeye giriş süreci hakkında şu ifadelere yer verdi:
“Polatlı’daki yerel yönetim de 2014 yılında Polatlı Belediyesi Tarihi Alanlar Tanıtım Merkezi diye bir merkez açtı ve bu merkez kurumsal bir kimlik kazandı. Öncelikle Sakarya Meydan Muharebesi tarihi alan olarak ilan edilmesinde büyük bir rol oynadı ve daha sonra da bir başka kültürel değerimiz olan Gordion’u da UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne çalışmalar başlattı. Asıl çalışmalar Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıkları Ve Müzeler Genel Müdürlüğü’ne birlikte yapılan 2018’deki protokole dayanıyor. Belediye ile Kültür ve Turizm Bakanlığı arasında yapılan o protokol, bizler de 2018 yılında çalışmalara başladık ve 2018 yılına vardığımızda bu çalışmalar yavaş yavaş şekillendi. 2020 yılında bir alan başkanlığı atandı. Ardından bu alan başkanlığına dayalı danışma kurulu ve eşgüdüm denetleme kurulu oluşturuldu. Bunlarla yaptığımız çalışmalar sonucunda 2021 yılında Gordion’la ilgili bütün çalışmalar bitti. Çalışmalarımızı hazırlayarak Kültür ve Turizm Bakanlığı, Polatlı Belediyesi, Kazı Başkanlığı üçlüsü olarak bir dosya hazırlayarak Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim ettik. Dosyamız önce Dışişleri Bakanlığı’na oradan da UNESCO Genel Merkezine gönderildi.” “İlk müzik yarışması burada yapılıyor”
Ankara’nın ilk kez Frigler tarafından başket olarak ilan edildiğini dile getiren Koç, “Frigler’in başkenti olan Gordion, inanılmaz bir miras. Bunların bir örneği olan Mısır Piramitleri neyse burada da tümülüsler var. Arkamızda Dünya’nın en büyük 2’nci tümülüsü ve dünyanın tek ahşap mezar örneği bulunmakta. Karşımızda dünyadaki en eski çakıl mozaiki var. Antik kentin kapısında baktığımızda İç Anadolu’da bulunan en büyük Antik Kent kapısına sahip. Büyük İskender’in Anadolu’ya hakim olmak düşüncesiyle kördüğümü çözme efsanesi burada geçiyor. Kral Midas’la ilgili birçok efsane burada geçiyor. İlk müzik yarışması burada yapılıyor. Yani Frigler o kadar çok miras bırakmışlar ki bunların farkına varmak hak ettiği yere taşımak çok önemli. Bizler de bunu yaptık. Var olan değerimizi, üstüne hiçbir şey koymayarak güze bir şekilde dosya hazırlayarak gösterdik. Gelen heyet de okudukça ‘bu çok geç kalınmış diye’ kendi kendilerine düşünmeye başladılar” diye konuştu.
UNESCO tarafından düzenlenen Suudi Arabistan’ın başkenti Riad’da yapılan toplantıda bulunduklarını ve Gordion’un sunumu yapılırken hiçbir tartışma olmadan, üzerinde konuşulmadan, herkes tarafından kabul edildiğini belirten Koç, Gordion’un bu şekilde bütün dünya tarafından tanınmış olacağını söyledi.