AYBİR'den yapılan yazılı açıklamada, İslam dininin kutsal değerlerine ve Kur'an-ı Kerim’e yönelik hoşgörüsüzlük, nefret söylemi, şiddet eylemleri ve kasıtlı saldırıların, İslamofobi'nin dünyanın birçok yerinde yükselişte olduğunu gösterdiği belirtildi.
Açıklamada, "Dinler, kültürler ve toplumlar arası kırılgan barış iklimi bu saldırılar nedeniyle zarar görmekte; bazı Batılı ülkelerin 'ifade özgürlüğü' gerekçesiyle göz yumduğu eylemler uluslar ve toplumlar arası ortak anlayış geliştirmeyi imkansız hale getirmektedir." ifadesi kullanıldı.
Avrupa'da İslam ve Kur’an karşıtı eylemlere karşı tepkilerin arttığı vurgulanan açıklamada, kuru ve diplomatik söylemle yapılan kınamaların yeterli olmadığı aktarıldı.
Hangi din olursa olsun, kutsal kitaplara ve dini değerlere karşı yapılan hakarete varan eylemlerin tüm uluslararası yapılar ve devletler tarafından nefret suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin altı çizilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"İslam dininin kutsal değerlerine yönelik bu saldırılar, dünya barışına ve istikrara zarar vermektedir. Bu nedenle fikir ve ifade hürriyetinin açık suiistimali olan kutsala yapılan saldırılara her ülkenin ve her sivil toplum ve uluslararası kuruluşun gerekli tepkiyi göstermesi ve somut adımlar atması gerektiğine inanıyoruz."
Açıklamada, dini değerlere ve kutsal kitaplara karşı nefret söylemlerinin ve şiddet eylemlerinin kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurgulanarak "Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararının güçlü bir uluslararası norm haline gelmesi ve ülkelerin tamamında uygulamada birliğin sağlanması için her türlü çabayı gösterme konusunda dünyadaki tüm sivil toplum kuruluşlarını işbirliğine ve dayanışmaya davet ediyoruz." değerlendirmesi yer aldı.