Tunceli’nin Pülümür ilçesinde yaşayan Nuri Yıldız, babasından öğrendiği tahta kaşık ve kepçe yapımını sürdürüyor. Ahşap oymacılığının Parkinson hastalığıyla mücadele etmesine de katkı sunduğunu belirten Yıldız, kaybolmaya yüz tutmuş bu tür zanaatların yaşatılması gerektiğini aktardı.
Tunceli’nin Pülümür ilçesinde yaşayan 68 yaşındaki Nuri Yıldız, babasından öğrendiği tahta kaşık ve kepçe yapımını uzun yıllardır sürdürüyor. Küçük bir keser ve törpü yardımıyla şimşir, meşe ve armut ağacından kaşık, kepçe ve kar küreme küreği yapan Yıldız, daha önceleri karasaban, boyunduruk yaptığını, sepet ördüğünü ancak bunların gelişen teknolojiyle birlikte artık kullanılmadığını söyledi. Yıldız, bu tarz bir zanaatla uğraşmanın yakalandığı Parkinson hastalığıyla mücadele etmesine de katkı sunduğunu ifade etti. "Kaybolmaya yüz tutmuş zanaatlar yaşatılmalı"
Tamamen el emeğiyle çalıştığını ve günde en fazla 10 kaşık ürettiğini dile getiren Yıldız, “Yaptığım ürünleri satması için ilçedeki tüp bayisine bırakıyorum. Çoğu zaman da eşe dosta hediye olarak veriyorum. Tanesini 30 liradan satsam 300 lira ediyor. Yani emeğimin karşılığı değil. Parkinson hastasıyım. Doktorum sürekli hareket et diyor. Ben de bu işle meşgul oluyorum. Hastalığım geçen sene kötüydü ancak bu sene daha iyiyim” dedi.
Tahta kaşık ve kepçelerin özellikle yapışmaz tava ve tencereler için daha uygun olduğunu söyleyen Yıldız, metale göre daha sağlıklı olan bu kaşık ve kepçelerin temiz yıkanmasının önemine vurgu yaptı. Yıldız, kaybolmaya yüz tutmuş bu tür zanaatların yaşatılması gerektiğinin de altını çizdi.