Dışişleri Bakanlığı, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile BAE Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed El Nahyan ile telefonda görüştüğünü duyurdu.
Çavuşoğlu, BAE'li mevkidaşı ile Afganistan'daki son gelişmeler ve Mescid-i Aksa'ya yapılan baskını değerlendirdi.
İkili görüşmede ayrıca, Taliban'ın kadınların eğitime erişimine yönelik güncel yasağı ile ulusal ve uluslararası sivil toplum ve insani yardım kuruluşlarından dışlanmalarına ilişkin ortak endişelerini de ele aldı.
Çavuşoğlu, Türkiye'nin söz konusu kararın geri alınması yönündeki beklentisini yineledi ve bu konuda İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere eşgüdümlü çabaların önemini vurguladı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada görüşmeye ilişkin şu ifadelere yer verildi:
"Sayın Bakanımız, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed El Nahyan'la Afganistan'daki son gelişmeler ve Mescid-i Aksa'ya yapılan baskın hakkında dün (3 Ocak) bir telefon görüşmesi gerçekleştirmiştir.
Sayın Bakanımız ve Bakan Şeyh Abdullah, Taliban'ın kadınların eğitime erişimine yönelik güncel yasağı ile ulusal ve uluslararası sivil toplum ve insani yardım kuruluşlarından dışlanmalarına ilişkin ortak endişeleri ele almışlardır.
Sayın Bakanımız, Türkiye'nin söz konusu kararın geri alınması yönündeki beklentisini yinelemiş ve bu konuda İslam İşbirliği Teşkilatı başta olmak üzere eşgüdümlü çabaların önemini vurgulamıştır.
Bakan Şeyh Abdullah, bahsekonu kararın ve kız çocuklarının orta öğrenime erişimlerine ilişkin önceki yasakların temel insan haklarını ihlal ettiğini vurgulamış; İslam’ın kadınlara büyük önem atfettiğine, onlara ayrıcalıklı bir konum sağladığına ve haklarını koruma altına aldığına dikkat çekmiştir. Bakan Şeyh Abdullah, kadın haklarının güvence altına alınması ihtiyacı ile kadınların ve kız çocuklarının hayatın her alanına tam ve eşit katılımlarının önemine işaret etmiştir.
Görüşmede, Bakanlar ayrıca bir İsrailli Bakanın dün Mescid-i Aksa'ya gerçekleştirdiği baskını kınadıklarını yinelemişlerdir.
Bakanlar, Kudüs'teki dini mekânların statüsünün ve kudsiyetinin muhafazasının ve bu gibi kabul edilemez eylemlere karşı eşgüdümün artırılmasının önemine dikkat çekmişlerdir. Mescid-i Aksa'nın tam anlamıyla koruma altına alınması ile burada vuku bulan ciddi ve provokatif ihlallerin durdurulması ihtiyacını vurgulamışlar; bölgedeki tırmanma ve istikrarsızlığın azaltılması için İsrail makamlarına sorumluluklarını üstlenme çağrısında bulunmuşlardır.
Bakanlar son olarak ikili gündemimizdeki konuları ele almışlardır."