Bakan Kurum, Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde bir otelde gerçekleşen AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Meclis Üyeleri İstişare ve Değerlendirme Kampı'na katıldı. Düzenlenen programda konuşan Bakan Kurum, dünyanın son 200 yıllık hikayesine bakıldığında özellikle sanayi devriminin getirdiği çevre kirliliğinin dünyanın doğal dengesini bozduğunu belirterek, “Bizim için dünya, bütün insanlığın ortak evidir. Dünyanın kirlenmesinde ülke olarak baktığınızda tarihi hiçbir mesuliyetimiz yok. Buna rağmen ulusal ve uluslararası arenada her zaman aksiyon alıyoruz. Her zaman ülkemizi temsil ediyoruz. Sorumluluk derecesine göre herkesin elini taşın altına koyması için istişareler yürütüyoruz, bu noktada diplomasiler yürütüyoruz” diye konuştu.
İklim değişikliğine uyum için Paris İklim Anlaşması'nın küresel bir milat olduğunu aktaran Kurum, “Türkiye'nin kendine olan güveni tam. Tarihsel birikimden insan kaynağına, dinamik bürokrasiden ekonomik imkânlarımıza kadar her alanda çok güçlü bir yapıya sahibiz. Bu objektif fırsatlarla Türkiye, yeşil kalkınma devri diye tarif ettiğimiz ülkemiz ve şehirlerimiz adına fırsat gördüğümüz bu anlamda inşallah üstün bir başarı hikâyesi yazacaktır” ifadelerini kullandı.
"225 istasyonda yaklaşık 2 milyon aracın egzoz gazı emisyonunu ölçmek suretiyle hava kirliliğini takip ediyoruz"
3 milyar 157 milyon avroluk finansmanın çevre, doğa ve vatandaşlar yararına kullanılmaya başlandığını kaydeden Bakan Kurum, iklim kriziyle mücadele kapsamında çok daha hızlı, etkin ve kararlı adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi. Sıfır Atık Projesi'ni 81 ilde yaygınlaştırmaya devam ettirildiğini belirten Bakan Kurum, “Bu çerçevede 122 bin kurum ve kuruluş sıfır atık sistemine geçiş yaptı. İstanbul'umuzda şu anda 22 bin kamu binasında sıfır atık sistemine geçtik. Şu ana dek 159 belediyemizde oluşturulan sıfır atık ve iklim değişikliği birimlerini kurdular. Sayısını bütün şehirlerimize yaymak istiyoruz. Bu noktada belediyelerin sıfır atık birimlerini eğer kurmadılarsa bir an evvel oluşturmalarını bekliyoruz. Bugün İstanbul'umuzda hava kalitesini 39 istasyondan sürekli izliyoruz. Yine 225 istasyonda da egzoz emisyon ölçüm istasyonunda yaklaşık 2 milyon aracın egzoz gazı emisyonunu ölçmek suretiyle hava kirliliğini takip ediyoruz. Yüzme suyu noktasında da 90 noktayı online izlemeye devam ediyoruz” dedi.
En büyük, en özel projelerden birinin Atatürk Havalimanı'nda yapılan olacak millet bahçesi olduğunu söyleyen Bakan Kurum, burasının tamamlandığında dünyada örnek gösterilen şehir parkları arasında ilk sıralarda yer alacağını vurguladı. Kanal İstanbul üzerinden yöneltilen eleştirilere yanıt veren Bakan Kurum, “Maalesef istemezükçü zihniyet aslında bu ülkenin AK Parti eliyle büyümesine, kalkınmasına karşı duruşlarını gizlemek için Kanal İstanbul'u bahane ediyorlar, kullanıyorlar. Bir bakıyorsunuz müteahhitlerimiz, bir bakıyorsunuz kurumlarımız, vatandaşlarımız tehdit ediliyor. Bu tehdit dilini kullananlar şunu çok iyi bilmelidir ki bizim milletimiz tehditlere kulak asmamıştır, bundan sonra da asmayacaktır. Biz her projeyi yaptığımız gibi vatandaşlarımıza verdiğimiz sözleri tutacağız” diye konuştu.
“İstanbul'da bugün 90'lı yıllara geri dönüş vardır”
İstanbul'da yeniden susuzluğun, çöp sorunlarının, birikmiş problemlerin konuşulmaya başlandığına dikkati çeken Bakan Kurum, “Bizim AK kadrolar olarak medeniyet tecrübesine ve asıl kimliğine kavuşturduğumuz İstanbul'da bugün maalesef 90'lı yıllara geri dönüş vardır. Bugün İstanbul ne yazık ki yatırımlarla değil, İstanbul'la hiçbir alakası olmayan pek çok suni gündemle, mağduriyet edebiyatıyla gündeme gelmektedir. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur” dedi.
“Trafiği bitireceklerini söylediler, metrobüs yolunda dahi yeni bir trafik türüne sebep oldular”
“Bu aziz İstanbul için mücadele ediyoruz, onlar ise yaptıklarımızı yıkıyor” diyen Bakan Kurum şunları söyledi:
“Trafiği bitireceklerini söylediler, metrobüs yolunda dahi yeni bir trafik türüne sebep oldular. Ulaşım rahatlayacaktı, bozulan, yanan otobüslerle şehri yolda bıraktılar. 2,5 yılda belediyeleri borç batağına soktular. Kısacası başta İstanbul olmak üzere bizim aziz şehirlerimizi mağdur ettiler. Vakti geldiğinde bu iş bilmezlere, algıyla süreç yönetenlere, sosyal medya kurnazlarına, mağduriyet edebiyatıyla işleri yoluna koymayanlara gereken cevabı verecektir. Evelallah bugün bu salondaki ruh bu gidişi durduracak, önce 2023 seçimlerinde Cumhur İttifakı'nı zirveye taşıyacak, akabinde de 2024'te Fatih'in emaneti İstanbul'u teslim alacaktır.”