Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki "Şuanda 1 ve 2. derecede deprem bölgesinde bulunan bölgelerimizin oranı yüzde 66. Bu yüzde 66 oranında yaşayan insan nüfusu ise yüzde 71. Yani; her an deprem olabilecek ölçüde bir zorluğu olan coğrafyada nüfusumuzun yüzde 70’inden fazla insan yaşıyor." dedi. Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Toplu Konut Dairesi (TOKİ) iş birliğiyle tamamlanan Oruçreis Kentsel Dönüşüm Projesi 572 Konut Anahtar Teslim Töreni, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki ve TOKİ Başkanı Ömer Bulut’un katılımıyla yapıldı. Programda konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, hak sahiplerine yeni evlerinin hayırlı olması temennisinde bulundu. TOKİ Başkanı Bulut: "Türkiye geneli 250 bin sosyal konut sözümüz var"
TOKİ Başkanı Ömer Bulut projelerin devam edeceğini aktararak "Aynı azim ve kararlılıkla projelerimize devam ettiğimiz sürece yepyeni projeler kazandırabiliriz. Bu çerçevede zaten önümüzde 250 bin Türkiye geneli ilan ettiğimiz sosyal konut çerçevesinde yine 4 bin 500’e yakın ilçelerle birlikte konut sözümüz var. Bu konutların da projelerini hazırlamış durumdayız. İnşallah önümüzdeki süreçte bu projelere peyderpey başlayacağız" ifadelerini kullandı. Vali Gökmen Çiçek ise "Kentsel dönüşümde TOKİ’mizin, belediye başkanlarımızın yaptığı muazzam işler; Kayserimiz ve Türkiye’deki birçok şeyi önledi ve TOKİ konutlarının sağlamlığını hep beraber gördük" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, ülkenin deprem bölgesi olduğunu ve kentsel dönüşümün biran önce yapılması gerektiğinin altını çizerek "Üzerinde yaşadığımız bu güzel Anadolu coğrafyası, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden birisi olarak geçiyor. Cennet gibi bir vatana sahibiz. Ama en büyük dezavantajı da özellikle Anadolu coğrafyasının bir deprem bölgesi olmasıdır. Himalaya’lardan başlayarak Alplere doğru uzanan sıradağlar içerisinde en riskli 5 ülkeden birisi Türkiye olarak geçiyor ve Türkiye bir deprem ülkesidir’ diye not düşülüyor. Şuanda 1 ve 2. derecede deprem bölgesinde bulunan bölgelerimizin oranı yüzde 66. Bu yüzde 66 oranında yaşayan insan nüfusu ise yüzde 71. Yani; her an deprem olabilecek ölçüde bir zorluğu olan coğrafyada nüfusumuzun yüzde 70’inden fazla insan yaşıyor. Son 100 yıl içerisinde anakaramızda meydana gelen 6 ve üzerinde şiddetli depremlerin sayısı 60. 1 veya 2 senede bir mutlaka deprem oluyor 6-7 şiddetinde. Toprağa verdiğimiz canlarımızın sayısı 130 bin. Bu işin mali hasarını hiç düşünmeyin, 100 milyarlarca dolar. O kadar da büyük bir bela var karşımızda. Böyle olunca bizim biran önce kentsel dönüşüm yapmamız lazım, biran önce sağlıklı konutlarımıza çıkmamız lazım. Biran önce yapı stokumuzu yenilememiz lazım. Bunu biran önce yaparsak emniyetli halde evlerimizde otururuz. Eğer Japonya’da insanlar deprem olduğunda o sallantıda biraz sağa biraz sola dönerek yatakta uyumaya devam ediyorlarsa, biz de burada kendimizi en ufak bir sallantıda kendimizi sokağa atıyorsak bu işte bir tuhaflık vardır. Çok şükür akıllı ve cesaretli bir milletiz. Devlet kurma geleneği olan bir milletiz. Son depremde bile yaklaşık 14 milyon insan etkilendi, 850 bin bağımsız birim yıkıldı. Yurtdışından gelen ne kadar yabancı varsa dedi ki; ’böyle bir depremin çeyreği bizde olsaydı altından kalkamazdık’ dediler. 6 Şubat depreminde bütün millet ayaktaydı. 6 ay kadar belediyelerimiz bütün işleri üstlendiler. Biz böyle büyük bir milletiz. Böyle bir milletin evladı olarak bizler, gelecek depremlere karşı elimizden ne geliyorsa yapmamız lazım. Hazırlığımızı yapmamız, kentsel dönüşümleri hızlandırmamız lazım. Bu konutlarda 9 şiddetindeki depremlerde evinizde rahat oturun, kendinizi lütfen dışarı atmayın. Eski yapılarla ilgili kimseye bir şey diyemem. O nedenle kentsel dönüşümleri Türkiye’de hazırlamamız icap ediyor." diye konuştu.
Konuşmaların ardından hak sahiplerine anahtarları protokol üyeleri tarafından teslim edildi.